Halıcı, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Devlet Bakanı Kemal Derviş'in bulunduğu makamın imkanlarını kullanarak, bazı oluşumlar içinde olduğunu ifade ederek, Derviş'in ya istifa etmesi gerektiğini, ya da teknokrat bir bakan olarak hükümette görevini sürdürmesi konusunda karar vermesi gerektiğini söyledi.
Halıcı, "Kemal Derviş bir siyasi oluşumun içinde olabilir. Bu onun demokratik hakkıdır. Ancak, hükümet üyesi olarak hükümette ve özellikle de partimize karşı şu ya da bu oyunun içinde olanlarla bizim işimiz olamaz. Böyle bir davranış biçimi hiç bir ölçünün içine oturtulamaz. Bu bir hakkın bir görevin ve güvenin kötüye kullanılmasıdır" dedi.
Halıcı, Derviş'in, Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanlığı gücünü kullanarak, hükümet ve DSP karşıtı bir hareketin ve hareketlerin içinde olamayacağını belirterek, "Başka bir ifade ile hem hükümetin 4. ortağı gibi hem de hükümete karşı bir organizasyonun baş aktörü gibi hareket edemez. Derviş, bugün kendisine destek olanların yarın işleri bittiğinde köstek olacaklarını hesap etmelidir. Çünkü Türkiye'de bazı şeyler hep böyle olmaktadır" dedi.
Halıcı, bu açıklamayla ilgili Başbakan ve DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in de bilgisinin olduğunu kaydetti.
"DERVİŞ'İN İSİTFASI EKONOMİYİ ETKİLEMEZ" DSP Grup Başkanvekili Emrehan Halıcı, Parlamento'da düzenlediği basın toplantısında, Devlet Bakanı Kemal Derviş'i üstü kapalı istifaya çağırdı.
Devlet Bakanı Kemal Derviş'in son zamanlarda DSP üzerinde oynanan oyunlara bilerek veya bilmeyerek eşlik ettiğini belirten Halıcı, "Kemal Derviş'in hükümetteki görevi hala devam etmektedir. Buna karşın Sayın Derviş'in hükümette bulunduğu konumla bağdaşmayan tutumlar içerisine girmesini yadırgıyoruz" dedi.
'DERVİŞ, DSP'NİN PARÇALANMASINA SESSİZ KALDI' DSP'den kopanların kendilerini tanımlama şaşkınlığı içinde olduğunu ifade eden Halıcı, "Bir gün 'sosyal demokratız', bir diğer gün 'hayır biz solcu değiliz' diyerek birbirlerini tekzip ederken, Kemal Derviş, hem bunların hem de başka çevrelerin içinde bulunduğu bir oluşuma öncülük etmektedir. Derviş, bir yandan 'ortanın solu' ve 'demokratik sol'un mimarının Ecevit olduğunu söylerken, öte yandan 'ortanın solu'yla da 'demokratik sol'la da hiçbir ilgisi, ilintisi olmayan kişi ve çevrelerle ilişki kurmaktadır. Dahası, DSP'yi kurduğundan beri ilkesiz ve tutarsız 'solda birlik' ve 'ittifak' çağrılarına hiçbir zaman itibar etmeye Sayın Ecevit'e bunun da ötesindeki 'geniş' ama daha 'ilkesiz' bir birlikteliği telkin etmektedir. Sayın Derviş'e sormak istiyoruz: 'Solda birlik bütünlük gerekli idiyse neden DSP'nin TBMM'deki grubunun parçalanmasına sessiz kalınmıştır?" dedi.
'DERVİŞ KARAR VERMELİ' Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Halıcı, Derviş'in istifasını mı istedikleri yönündeki bir soruya, "Bugünkü açıklamamız Sayın Kemal Derviş'in bir karar vermesine yöneliktir. Sayın Kemal Devriş şu an hükümetin bir üyesidir. Ancak bu görevinin yanı sıra siyasi oluşumları harekete geçirmek, yeni siyasi oluşumlar gerçekleştirmek üzere de çalışmalar yaptığı gözlemlenmektedir. Bu bence hükümette kalarak yapılması gereken bir davranış değildir. Hükümetteki göreviyle çelişen bir durumdur. Sayın Derviş biran önce, acilen karar vermelidir. Ya hükümetteki görevine, herhangi bir siyasi kimlikle değil şu anki kimliğiyle devam etmelidir ya da siyasi bir karar almalıdır. Siyasete devam etme gibi bir niyeti varsa ona da doğal karşılıyoruz. O siyasi görevini kamuoyuna açıklamalıdır" karşılığını verdi.
Böyle bir açıklamayı Hüsamettin Özkan'ın istifası öncesi yaptığının hatırlatılmasına Halıcı, "Bir takım benzerlikler şöyle olabilir. Bizim partimizle ile ilgili, hükümetimizle ilgili ve Türkiye ile ilgili oynanmak istenen bir oyundan bahsetmiştik. Bu açıklamamız da tepkileri neden dile getirmediğini, DSP'deki en üst noktadaki insanların Başbakanımıza ve ve partimize karşı neden tepkilerini dile getirmediklerini bu tepkileri neden ifade etmediklerini söylemiştik. Maalesef çok şık olmayan bir durumla karşılaştık. Bugünkü durum paralellik arzediyor. Hatta bence daha da ilginci aynı hareketin bir uzantası olarak devam eden kamuoyuna yansımış ipuçları var. Biz iyi niyetle bunun kabul edilemez olduğunun altını çiziyoruz. Ancak buna karar verecek olan kişi Sayın Kemal Derviş'tir. Bizim şu an kendisine bir yönlendirmemiz olamaz. Hükümetteki görevine devam etmek isterse bu kararını acilen bildirmelidir, yok siyasete devam etmek istiyorsa saygıyla karşılanabilir ama bu kararı kendisi vakit geçirmeden açıklamalı" karşılığını verdi.
Bir soru üzerine, açıklamayı, DSP Genel Başkanı ve Başbakan Bülent Ecevit'in bilgisi dahilinde yaptıklarını kaydeden Halıcı, "Açıklamamız net. Hükümete devam etmesi bir olasılıktır. Eğer hükümete devam etmesi kendisi tarafından uygun görülmüyorsa, siyasi bir karar alacaksa, hangi parti veya partilerle işbirliği içine gimek isteyeceği yine onun kararı olacaktır. Bence Kemal Derviş'in soru işretlerini yadınlatması gerekiyor" dedi.
Halıcı, bir başka soru üzerine de, "Sayın Derviş'in istifasını açıkladığı zaman hükümete devam etmesinin yararlı olacağı konusunda bir girişim Sayın Başbakanımız tarafından yapılmıştır ve Kemal Derviş de buna olur demiştir. Bu yapıldığı zaman seçim kararı alınmamıştı. Bir belirsizlikten bahsedilmekteydi. Bugün geldiğimiz durum, Türkiye seçim kararını almış durumdadır. Bugünkü tabloyla, o ilk istifa kararını açıkladığı tablo arasında bir farklılık vardır. O gün istifasını geri alırken bizim algılamamız belki bir hatadan dönerek hükümette görev yapmasının hem başlanan ekonomik programın sonana kadar sürdürülmesi için Sayın Derviş tarafından da kabul edilmesinin bir sonucu idi. Şu an yaşadığımız kabul Sayın Derviş'in ekonomki kararlardan daha çok siyasi bir takım kararlar oluşturmak üzere, hatta bir takım nafile turlar attığı yönündedir. Bunu biran önce sonuçlandırması Türkiye'nin lehinedir" karşılığını verdi.
Halıcı, azil konusunun gündeme gelip gelmeyeceği sorusuna ise şu karşılığı verdi: "Şu an böyle bir durumu telafuz etmek istemiyorum. Sayın Kemal Derviş'in konumundaki birisinin. Bence bu uyarımızdan sonra kendisi en makul süreyi tayin edecektir".
'DERVİŞ'İN AYRILMASI EKONOMİYİ ETKİLEMEZ'
Halıcı, bir soru üzerine kendi şahsi görüşünün ve gönlünün, görevde kalması ve siyasi kimlik arayışına girmemesi yönünde olduğunu ifade etti. Bunun en doğrusu olduğu kaatinde olduğunu belirten Halıcı, Türkiye'de siyaset yapmanın herkesin hakkı olduğuna da işaret etti. Halıcı "Sayın Kemal Derviş eğer bu görevi bırakacak olursa onun yerine gene aynı başarıyla görevi devam ettirebilecek insanlarımız vardır. Bir seçim kararının ekonomiyi etkilemeyeceği gibi ekonominin herhangi bir bölümündeki bir insanın da görevinden ayrılmasının da ekonomiyi etkilemeyeceği inacındayız".