HABER

'Dünden Bugüne Gaziantep' raporu açıklandı

İSTANBUL (İHA) - Prof.Dr. Deniz Gökçe, Türkiye'nin 50 milyar dolarlık bütçe açığının 27 milyar dolarlık bölümünün enerji ithalatından kaynaklandığını söyledi.

Prof. Dr. Emre Alkin, Prof.Dr. Durmuş Dündar, Yalın Alpay ve Gökhan Ezgin tarafından gerçekleştirilen 'Dünden Bugüne Gaziantep' başlıklı araştırma tamamlandı. Raporun ayrıntıları Caddebostan Kültür Merkezi'nde Prof.Dr. Kerem Alkin moderatörlüğünde Prof.Dr. Deniz Gökçe ve Ege Cansen tarafından gerçekleştirilen sunumla basın mensuplarıyla paylaşıldı. Araştırma Gaziantep hakkında bilgi edinmek isteyenler için güvenilir bir kaynak niteliği taşıyor.

Raporda Gaziantep yedi farklı başlık altında inceleniyor. Raporun ilk iki bölümünde şehrin tarihi ve kuruluşu anlatılırken, aynı zamanda nüfusu ve ilçeleri hakkında bilgi veriliyor. Araştırmanın diğer bölümleri kentin sosyo-ekonomik yapısı, mutfağı, mimarisi, kültürel yaşamı, tarihi eserleri gibi birçok konuda ayrıntılı bilgi içeriyor.
Çalışmanın beşinci bölümünde Gaziantep'in ihracat yapısı derinlemesine analiz ediliyor. Bu bölümde ilk olarak Türkiye ihracatının sektörel dağılımı inceleniyor. Raporun ilerleyen bölümlerinde Gaziantep'in sektörel bazda ihracat dağılımı ile hangi ülkelerin il ihracatında ön plana çıktığı rakamsal verilerle açıklanıyor. Ayrıca bu bölümde Gaziantep'in ihracatında büyük rol oynayan ülkeler ve geleceğin pazarları konusunda görüşlere de yer veriliyor.

2020 YILINDA GAZİANTEP Raporun son bölümünde Gaziantep'in 2020 projeksiyonlarına ait senaryolar yer alıyor. Ortadoğu'nun ticaret merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Gaziantep'in 2020 projeksiyonları şehrin ne kadar büyük potansiyeli olduğunu ortaya koyuyor. Şehrin 2020 yılına projeksiyon tutularak hazırlanan bu bölüm, ortaya koyduğu senaryolarla dikkat çekiyor. Bu senaryolar sonucu Türkiye ekonomisi 2020 yılında 806 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşırken, Gaziantep'in ülke ekonomisinden alacağı pay 20 milyar dolara ulaşıyor. Gaziantep'in 2020 nüfusunun ise 1 milyon 330 bin kişiye çıkacağı tahmin ediliyor.
Kendisi de Gaziantepli olan Prof.Dr. Deniz Gökçe, toplantıda dünya ve Türkiye ekonomisi hakkında görüşlerini dile getirdi.
Dünya ekonomisinin genel görünüşünün 3 ana parçaya ayrılmış şekilde düşünülebileceğini söyleyen Gökçe, bu parçaları, Kanada'nın da dahil olduğu Amerika Birleşik Devletleri bölgesi, Almanya ve Fransa'nın başı çektiği Avrupa Birliği bölgesi ve Güney ve Doğu Asya'daki ülkelerin oluşturduğunu ifade etti. "ABD ve AB döviz kurlarında serbesti uyguluyor" diyen Gökçe, Güney ve Doğu Asya ülkelerinin oluşturduğu grubun ise temelde son dönemdeki Çin hariç dışa kapalı olduklarını bildirdi.
"Döviz kurlarını kendi paralarını düşük tutacak şekilde ayarlıyorlar" diyen Gökçe, Amerika bölgesini Avrupa Birliği ile karşılaştırırken Amerikan ekonomisinin bütçe açığı olduğu ve yüksek dış denge açığı verdiğinden; buna karşılık AB'nin dış dengesinin ise fazla verdiğinden bahsetti. Bu durumda ABD'nin faizleri yükseltmesi, Avrupa'nın ise hızlanması yani faiz düşürmesi gerektiğine değinen Gökçe, sözlerine şöyle devam etti: "Amerikan doları değer kaybetti. ABD sürekli dışarı döviz veriyor. Japonya gibi ülkelerse bunu emiyor. Ortalıkta bir likidite fazlası var. Bu fazla zaman içerisinde bizim gibi ülkelere kayıyor. Likiditeyi ucuz yerden alıp pahalı yerde satma şeklinde bir mekanizma var."

Ülkeye giren likidite fazlasının geri dönmeye kalkarsa neler olabileceğinin düşünülmesi gerektiğine dikkat çeken Gökçe, dünya ekonomisinde sürekli bir dengesizlik olduğunu ifade etti.
Konuşmasında Türkiye'nin 20 çeyrektir ortalamanın üzerinde yüzde 5, yüzde 7, yüzde 9'la büyüdüğünü, sıkı maliye politikaları uygulandığını ve enflasyonun da düşürüldüğünü hatırlatan Gökçe, Türkiye'nin bu konuda başarılı olduğunu ancak esas sorunun dış dengeler olduğunu, 50 milyar dolarlık bütçe açığının ise 27 milyar dolarlık bölümünün enerjiyle ilişkili olduğunu söyledi.

Enerji harcamalarından kaynaklanan rakamın büyüklüğüne dikkat çeken Gökçe, sözlerine şöyle devam etti: "Buna rağmen bir gram enerji tasarrufu yok. Türkiye'nin üretim hammaddesi ve enerji potansiyeli var. Rüzgar enerjisi konusuna yatırım yapılmalı, ancak rüzgar ikincil bir enerji kaynağı. Rüzgar esmediğinde enerji elde edilemez."

Hidroenerji konusunda da yatırımların artırılabileceğinden, fakat Türkiye'nin su zengini bir ülke olmadığı için bunun da bir sınırı olduğundan söz eden Gökçe, "Türkiye nükleer enerjiye zorunlu kalacak gibi gözüküyor" ifadelerini kullandı.
Gökçe, konuşmasında, dünya ekonomisinin Türkiye üzerindeki etkilerini şu ifadelerle değerlendirdi: "Dünyada en büyük problem parası döviz olan ABD'nin açık vermesidir. Döviz fiyatları geriliyor. Çin'de ise makro ekonomik amaç istihdamdır. Bu durumda ABD'den bol döviz, Çin'den bol mal üzerimize yağıyor."

En Çok Aranan Haberler