YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Dünya Aids Günü

Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Aynur Atilla, HIV/AİDS vakalarının yarısından fazlasını 25 yaşın...

Dünya Aids Günü

Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Aynur Atilla, HIV/AİDS vakalarının yarısından fazlasını 25 yaşın altındaki genç nüfusun oluşturduğunu belirterek, “Ülkemizde ilk vaka 1985 yılında tespit edilmiş olup toplam sayı 2 bin 500’ü geçmiştir” dedi.

Medicana Samsun Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Aynur Atilla, “Dünya Aids Günü” ile ilgili olarak AIDS konusunda bilgi verdi. Dr. Aynur Atilla, “Bir insanın HIV pozitif olması, hasta olduğu anlamına gelmiyor. HIV pozitif kişilerin AIDS'e yakalanma süresi 3 ila 15 yıl arasında farklılık gösterebiliyor. AIDS, Birleşmiş Milletler 2011 yılı raporuna göre; dünyada 2011 yılında bir günde7000’den fazla kişinin HIV ile enfekte olduğu, 2011 yılı içinde ise 2,5 milyon kişinin HlV’e yakalandığı tahmin edilmektedir. Yine aynı raporda dünyada 34 milyon HIV taşıyıcısının bulunduğu ve 2011 yılı içinde 1,7 milyon kişinin AIDS nedeni ile öldüğü tahmin edilmektedir. HIV/AİDS vakalarının yarısından fazlasını 25 yaşın altındaki genç nüfus oluşturmaktadır. Ülkemizde ilk vaka 1985 yılında tespit edilmiş olup toplam sayı 2500’ü geçmiştir. Ülkemizin AİDS’li hasta sayısı nüfusun genç olması ve cinsel yönden aktif olmaları, bilgisizlik, umursamazlık, turizmin yoğun olması, damardan ilaç bağımlılığının artmış olması nedeniyle AİDS’li hasta sayısı da artış göstermektedir” dedi.

Kullanılan ilaç tedavisi ile, HIV/AIDS hastalığından ölümlerin azaldığını, ölümcül bir hastalık olmaktan çıkıp yaşam boyu ilaç kullanımını gerektiren bir tür kronik hastalığa dönüştüğünü belirten Dr. Aynur Atilla hastalık hakkında şu bilgileri verdi: “AIDS dokunma, öpüşme, solunum gibi dış kontaklarla, AIDS'li bir hastaya dokunarak veya yanında bulunarak, AIDS tuvaletlerden, yüzme havuzlarından, tabak ya da bardaklardan telefon kulaklığı, kapı tokmağı ile, sivrisinek, böcek, arı sokması ile HIV bulaşmamaktadır.

AIDS'in ana bulaşma yolu seksüel birleşme, uyuşturucu kullanıcılarının enjektörlerini paylaşması ve çok da az olsa kan transferidir. AIDS hastalığına yakalanmış hamile bir kadının doğmamış bebeğine de bu hastalığı bulaştırma olasılığı oldukça yüksektir. HIV virüsü hem erkekten hem de kadından bulaşabilir. Kişide herhangi bir cinsel hastalık varlığı, HIV virüsünün bulaşma ihtimalini daha da yükseltir.

Bir HIV virüs taşıyıcısı hastaymış gibi görünmeyebilir veya taşıyıcı kişi kendini hasta gibi hissetmeyebilir. Çünkü, taşıyıcılarda semptomların ortaya çıkmasına veya ölüme yol açan şey HIV virüsünün kendisi değil, vücudun bağışıklık sisteminin çökmesiyle tamamen savunmasız kaldığı diğer enfeksiyonlardır.

HIV bulaşan bir kişide virüs alındıktan yaklaşık 3-4 hafta içinde soğuk algınlığı benzeri ateş, yorgunluk, halsizlik gibi belirtiler olur. Birkaç gün süren bu klinik tablodan sonra HIV ile enfekte kişiler herhangi bir belirti olmadan, yıllarca normal, sağlıklı görünümde yaşamlarını sürdürürler. Fakat ömür boyu virüsü taşıyıcıdır ve bulaştırıcıdır. İlerlemiş dönemlerde ise uzamış ishaller, kilo kaybı, lenf bezlerinde büyümeler, aralıklı ateş yükseklikleri görülebilir.”

Hastalığın korunma yollarına değinen Aynur Atilla, şöyle devam etti: “Şüpheli tüm cinsel ilişkilerde düzenli ve doğru kondom kullanımı, uyuşturucu kullanımından kaçınma, kullanılmış ve steril edilmemiş enjektör, cerrahi alet, diş hekimliği aletleri, jilet, makas gibi aletlerden uzak durmak. Test edilmemiş kan ve kan ürünleri kullanılmamalı, ilkokuldan itibaren gençler sürekli olarak eğitilmeli, bilinçlendirilmeli. AIDS’e karşı mücadelede hastalığın erken tanısı ve tedavisi oldukça önem taşıyor. Şüpheli durumlarda kişiler mutlaka HIV testi yaptırmalı.

Erken teşhis HIV virüsünün başkalarına bulaşmasını önler ve AIDS hastalığına gidişi geciktirir. Anti-HIV antikorların ELIZA yöntemiyle ölçülebilecek düzeye ulaşması için en az 3 aylık bir süreye ihtiyaç vardır. PCR yönteminde ise bu süre 3 haftaya kadar düşmüştür.

HIV virüsü dış ortama oldukça dayanıksızdır. Spermdeki ve vajina salgısındaki HIV, dış ortamda birkaç saatte, kuru ortamda ise yarım saatte ölür. HIV kurumuş kanda da kısa zamanda ölür. HIV virüsü dezenfektanlara da oldukça duyarlıdır. Sulandırılmış çamaşır suyu HIV virüsünü 10 dakika içinde öldürür. Korunmada eğitim, güvenli seks ve kondom kullanımı oldukça önemlidir. Ayrıca delici, kesici, batıcı hiçbir alet (tıbbi alet veya özel eşya) paylaşılmamalıdır.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler