Medical Park Antalya Hastanesi Organ Nakli Bölümü Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Bugün diyalize başlayan 100 kişinin neredeyse tamamını on yıl sonra kaybediyoruz. Ama böbrek nakli yapılanlarda ölüm oranı her yıl yüzde 1 oranındadır" dedi. Prof. Dr. Demirbaş, "Dünya Böbrek Günü" günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı'nın son yıllarda organ nakline verdiği önemle Türkiye'de organ nakli sayısında artış yaşandığını bildirdi. 1998 yılında 360 olan böbrek nakli sayısının, bugün 3 binlere ulaştığını ifade eden Demirbaş, Türkiye'de hala on binlerce kronik böbrek yetmezliği yaşayan hasta bulunduğunu belirtti. Her yıl bu sayıya 8 ila 10 bin hasta eklendiğini ve hastalığın kesin çözümünün böbrek nakli olduğunu kaydeden Demirbaş, "Diyaliz tedavisi, hastaya böbrek nakli için gerekli süreyi kazandıran bir tedavi yöntemidir. Bu nedenle böbrek nakliyle ilgili geliştirilen her yöntemin sayı ve başarısı artırılmalıdır. Herkes kendisi gibi bir yakınının bu hastalığa yakalanabileceğini unutmamak gerekir" dedi. Türk Nefroloji Derneği verilerine göre, her yıl diyalize başlayan hastaların yüzde 11'inin, o yıl hayatını kaybettiğine değinen Demirbaş, açıklamasına şöyle devam etti: "Bugün diyalize başlayan 100 kişinin neredeyse tamamını on yıl sonra kaybediyoruz. Ama böbrek nakli yapılanlarda ölüm oranı her yıl yüzde 1 oranındadır. Yani 10 yıl sonra böbrek nakli yapılan hastaların yüzde 85 ila 90'ı hayattadır. Bunların yüzde 75 ila 80'i normal böbrek fonksiyonlarıyla yaşamaktadır. Böbrek nakli, diyalize göre hiç tartışmasız son derece üstün bir tedavi yöntemidir. Ama tabii ki Türkiye'de yeterince organ bulunamadığı için maalesef bu bahsettiğim dezavantajlar hastaların yüzde 85'i tarafından kabullenilmemektedir." - Antibiyotik kullanımına dikkat Medical Park Antalya Hastanesi Nefroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer de yaptığı yazılı açıklamada, kronik böbrek hastalığında erken teşhisin önemli olduğunu ve erken tanı ile hastalığın önlenebileceğini bildirdi. Bilinçsiz antibiyotik kullanımının, idrar yolları enfeksiyonu ve böbrek iltihaplarına yol açabileceğini belirten Tuncer, "İdrarda kan veya protein görülmesinin yanı sıra çay veya kola rengi idrar yapmanın, kan basıncındaki ve kan yağlarındaki artıştan, idrar köpüklenmesinden veya idrar miktarında azalma gibi belirtilerden yakınanların, vakit kaybetmeden uzmana başvurmaları gerekmektedir" dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz