Libyalı muhalifler ‘deniz kızı’ adını verdikleri operasyonla başkent Trablus’a girdi. Muhalifler “Kaddafi’nin saatleri sayılı. Ya kaçacak ya ölecek” diyor.
Ayrıca, Libya'da isyancıların, devlet televizyonunun kontrolünü ele geçirdiği bildirildi. Reuters'a konuşan muhaliflerin sözcüsü, "Şu an itibarıyla yayın kesildi. Kanalın kontrolü bizde" açıklamasında bulundu.
[
](https://www.mynet.com/ve-kaddafi-rejimi-coktu-110100588171)
[
](https://www.mynet.com/libya-buyukelciliginde-turk-isyani-180100040648)
El Cezire ise korumaları teslim olan Kaddafi’nin gece yarısı muhaliflerle ateşkesi görüşmeye hazır olduğunu duyurdu.
Libya’yı 42 yıldır yöneten Albay Muammer Kaddafi, düştü düşecek. Kaddafi yönetimini devirmek için altı aydır silahlı mücadele veren muhalifler, dün başkent Trablus’a girdi. Muhalif güçler önceki gün Trablus’a sadece 40 kilometre uzaklıktaki stratejik petrol kenti Zaviye’yi ele geçirmişti. Önceki gün NATO birliklerinin desteğiyle ilk kez başkente doğru ilerlemeye başlayan muhalif birlikler “Deniz Kızı” adını verdikleri operasyonla başkente 20 kilometre kadar yaklaşırken, önemli bir askeri üssü ele geçirdi ve önemli miktarda silah elde etti. Ayrıca bir hapishaneyi basarak mahkumları serbest bıraktı. Kent içinde de muhaliflerin organize ettiği ayaklanmalar yaşandı.
İSYANIN PAROLASI 'İFTAR'
Önceki gece iftar sonrası Trablus’taki bazı camilerin hoparlörlerinden yapılan çağrıyla Kaddafi karşıtı yüzlerce kişi sokaklara döküldü. Muhalifleri destekleyen Fransız istihbaratından bir yetkili ‘iftar’ adı verilen bu hareketin aylardır planlandığını ve Trablus’taki ‘uyuyan hücrelere’ bir süredir deniz yoluyla silah getirildiğini söyledi. Kentte gece boyunca makineli silah sesleri ve patlamalar kesilmedi. El Cezire televizyonu, muhaliflerin 31 Kaddafi askerini öldürdüğünü, 42 askeri de esir aldıklarını öne sürdü. Muhalifler Misrata kentinden yaklaşık 200 savaşçının deniz yoluyla Trablus’a girdiğini ve buradaki muhaliflerle çatışmaya başladığını duyurdu.
İSTANBUL FETHİ ÖRNEĞİ
Muhalifler ise zaferlerini ilan etti. Muhalif savaşçıların lideri Mustafa Abdülcelil “Zafer için saatler kaldı. Gençlik korkuyu yendi. Kaddafi askerlerine sesleniyorum. Silahlarınızı bırakıp teslim olun” dedi. Askeri lider Abdülhakim Belhak ise “Trablus bugün düşecek” çıkışını yaptı. Müslüman Alimler Birliği üyesi Ali Sallabi “Kaddafi ya kaçacak ya öldürülecek veya yakalanıp yargılanacak. Trablus’a girdiğimizde Hz. Muhammed’in Mekke fethi’ndeki tutumunu örnek alacağız. Selahaddin Eyyübi’nin Kudüs fethi ve Fatih’in İstanbul fethi de bizim için örnektir. Halka kesinlikle zarar vermeyeceğiz” diye konuştu.
“HALKINA GEREKSİZ ACILAR ÇEKTİRME”
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Libya lideri Muammer Kaddafi’yi “halkına gereksiz yeni acılar çektirmeme” çağrısında bulundu. Fransa Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan yapılan açıklamada, “Sarkozy’nin, Kaddafi’nin sonunun şüphesiz geldiğini belirttiği ve Libya liderinden, kendisine bağlı güçlere hemen silahlarını bırakma ve kışlalarına dönme emri vermesini istediği” kaydedildi.Öte yandan Libya’nın başkenti Trablus’ta yabancı basın mensuplarının kaldığı otelin yakınından silah sesleri geliyor. Reuters muhabiri, otel yakınından otomatik silah seslerinin duyulduğunu söyledi.
KADDAFİ VE OĞULLARI KAÇTI MI?
Libya’da 6 aydır devam eden ayaklanmanın ardından Muammer Kaddafi ve iki oğlunun ülkeyi terk ettiği iddia edildi. İsyancıların dün gece başkent Trablus’a girmesinin ardından Kaddafi ile birlikte oğulları Hannibal ve Muaatsam’ı da alarak kentten ayrıldığı öne sürüldü.
Muhalif Libya TV, Kaddafi’nin ülkeden ayrılırken askerlerine “maksimum güç” kullanma emri verdiğini duyurdu. Tripoli Post gazetesinin haberine göre Kaddafi yönetiminin Başbakanı Baghdadi Mahmoudi de kaçtı. Ancak Kaddafi ailesinin batı, doğu ve güneyden isyancılar tarafından sarılan kentten nasıl kaçtıkları ile ilgili bilgi yer almadı. Sosyal paylaşım sitesi twitter’da yazan görgü tanıkları geceyarısından sonra kentte kutlamaların başladığını söyledi. Ancak isyancılar ya da Trablus hükümeti henüz iddialarla ilgili bir doğrulama yayımlamadı. Diğer yandan BBC muhabirleri şehirden çatışma sesleri yükseldiğini, ancak bunların kutlamadan ziyade çatışma seslerine benzediğini yazdı.