SPOR

Dünya sporunda 2012..!

2012; her ne kadar Olimpiyat yılı olarak takvimdeki yerini alsa da; yıl içinde yaşanan gelişmeler; sporun dünya döndükçe insanlığın en önemli meşgalelerinden biri olduğu gerçeğini bir kez daha yüzlere vurdu.

Dünya sporunda 2012..!

Formula 1'in efsane ismi Michael Schumacher, rallide Sebastian Loeb, Moto GP'de Casey Stoner aktif kariyerlerini noktalarken, Serena Williams ciddi rahatsızlıklarla boğuştuğu bir yılın ardından ayağa kalkıp; 2012 benim yılım dedirtti.

Bir de madalyonun diğer yüzü vardı tabii. Tarihin en başarılı sporcularından biri olarak gösterilen Lance Armstrong'un tüm başarıları, doping nedeniyle özgeçmişinden silindi.

2012; Olimpiyat Oyunları dışında da yine çok hareketli geçen bir spor yılı olarak hafızalardaki yerini aldı.

ARMSTONG'UN TÜM ŞAMPİYONLUKLARI ALINDI
2012, spor tarihinin belki de en büyük skandalının resmiyet kazandığı yıl olarak kayıtlara geçti. Bisiklet sporunun gelmiş geçmiş en başarılı sporcularından biri olarak kabul edilen ve Fransa Bisiklet Turu'nda 7 şampiyonluğu bulunan Lance Armstrong'un tüm zaferleri, doping gerekçesiyle iptal edildi. Bisiklet sporunun en üst mercii olarak kabul edilen Uluslararası Bisiklet Birliği, 41 yaşındaki Birleşik Amerikalı bisikletçiyi ömür boyu spordan men etme kararını açıkladığında, takvim yaprakları ekim ayının 22. gününü gösteriyordu.

Öncesinde, ağustos ayında Amerikan Anti-doping Ajansı tarafından ömür boyu men cezasına çarptırılan Armstrong'un 2009 ve 2010 yıllarında verdiği kan örneklerinde dopinge rastlandığı ortaya çıkmıştı. Ajans, yayınladığı bin sayfalık raporda, Armstrong'u spor tarihinin en büyük doping çetesinin lideri olarak tanımlamıştı. Rapora göre; 11 eski takım arkadaşı, Armstrong'un sadece doping yapmadığını; kendilerini de buna zorladığına dair yeminli ifade vermişti. Ajansın iddialarına göre, otel odaları kan bankalarına dönüştürülmüş; bisikletçilerin doping testlerinden önce uyarılmaları için, doktorlara ve yetkililere büyük miktarda rüşvet verilmişti.

Lance Armstrong kararının açıklanmasının ardından Uluslararası Bisiklet Birliği Başkanı Pat Mc-Quaid mikrofonlara; "Bisiklet sporu adına dönüm noktası olan bir karar aldık. Artık Lance Armstrong'un bisiklet sporunda yeri yoktur. Kendisi unutulmayı hak ediyor" ifadelerini kullanarak, Armstrong'un kariyerinin noktalanış kararının altına imzasını attı.

BRADLEY WİGGİNS TARİHE GEÇTİ
2012, bisiklet sporunun en prestijli yarışlarından biri olan Fransa Turu'nda bir ilki de beraberinde getirdi. Belçika'nın Liege kentinde başlayan ve Paris'in Şanzelize Caddesi'nde sona eren 99. Fransa Bisiklet Turu, 23 günlük zorlu bir mücadeleye sahne oldu. Turu kazanan Bradley Wiggins, bu başarıya ulaşan ilk Britanyalı bisikletçi olarak tarihe geçti.

Wiggins sadece bu ilki başarmakla kalmadı. Fransa Bisiklet Turu'nun ardından Londra 2012'de de zafer şarabından tadan 32 yaşındaki sporcu, ard arda 4. Olimpiyat oyununda madalya alarak, bisiklet dünyasının efsaneleri arasındaki yerini sağlamlaştırdı. Bradley Wiggins böylece, "Hem olimpiyat oyunlarında pist yarışı hem de Fransa Bisiklet Turu'nda şampiyon olan ilk bisikletçi" unvanlarını kariyerine yazdırmış oldu.

Takımlar kategorisinde ise, 99.kez koşulan turu, "Radioschack-Nissan" takımı, Team-Sky'ın 5 dakika 46 saniye önünde tamamlayarak birincilik ipini göğüsledi. Team Sky ise turda kazandığı sarı mayo ve 6 etap galibiyeti ile Fransa Bisiklet Turu'na damgasını vuran bir diğer takım oldu.

4 GRAND SLAM'DE 4 FARKLI ŞAMPİYON
Teniste bu yıl oynanan 4 Grand Slam; erkeklerde 4 farklı şampiyon çıkardı. Novak Djokovıc'in Avustralya'da açtığı sezonu, Rafael Nadal Roland Garros'ta sürdürürken, Wimbledon'da kazanan Majesteleri Federer'in ardından perde; Amerika Açık'ta Andy Murray'in ilk Grand Slam zaferiyle noktalandı.

GRAND SLAM TARİHİNİN EN UZUN MAÇI
2011'i 3 Grand Slam zaferiyle noktalayan Sırp raket Djokovic, yeni yıla da hızlı bir giriş yaptı. Avustralya Açık yarı finalinde Andy Murray'i 2-1 geride olmasına karşın 4 saat 50 dakika süren 5 set sonunda geçmeyi başaran Djokovic, finalde Rafael Nadal ile karşılaştı.

Sporseverleri tam 5 saat 53 dakika boyunca ekrana kilitleyen müsabakayı Djokovic yine 3-2 kazandı ve bu karşılaşma, Grand Slam tarihinin en uzun maçı olarak unutulmazlar arasına adını ilk sıraya yazdırdı.

NADAL, BÖRG'ÜN REKORUNU TARİHE GÖMDÜ
Roland Garros finali ise Avustralya Açık'ın rövanşı niteliği taşıyordu. Son 3 Grand Slam finalinde birbirlerine rakip olan iki usta tenisçi Djokovic ve Nadal, Avustralya'da 6 saate merdiven dayayan müthiş maçın ardından kozlarını bu kez toprak kortta paylaştı. Yağmur nedeniyle iki güne yayılan final maçını 4 set sonunda kazanan Rafael Nadal, toprak zemindeki üstünlüğünü bir kez daha ortaya koydu. Fransa Açık'ta 7. kez zafere uzanan Nadal, bu Grand Slam'in en başarılı ismi Björn Börg'un rekorunu da tarihe gömdü.

Fransa Açık şampiyonu unvanıyla Wimbledon'a gelen Rafael Nadal, bu Grand Slam'e hiç beklenmeyen bir şekilde veda edip taraftarlarını üzdü. Grand Slam tarihinin en sürpriz sonuçlarından biri olan maçta; ikinci turda 100 numaralı seribaşı çek raket Lukas Rosol'a elenen Rafa, sezonun geri kalan kısmını da dizinden yaşadığı sakatlıklar nedeniyle dinlenerek geçirmek zorunda kaldı.

MAJESTELERİ FEDERER ZİRVEDE
Olimpiyat Oyunları öncesi ünlü raketleri Wimbledon'da izleyen İngiliz tenisseverler, majesteleri Roger Federer'in tarihi yeniden yazmasına tanıklık etti. 74 yıl sonra ilk kez Wimbledon'da final oynama şansını elde eden ilk Britanyalı tenisçi Andy Murray'i 4 set sonunda geçen ekselansları, bir rekoru da egale etti. İsviçre'li tenisçi, Pete Sampras'a ait en fazla Wimbledon kazanma rekoruna ortak oldu. Dünyanın 1 numarasına yükselen Federer, ayrıca Pete Sampras'a ait 286 hafta ile dünya sıralamasının zirvesinde en fazla kalma rekorunu da eline geçirdi.

MURRAY'İN İLK GRAND SLAM ZAFERİ
Sezonun son Grand Slam'i erkeklerde yeni bir şampiyon çıkardı. Olimpiyat şampiyonu apoletiyle Amerika Açık'ın yolunu tutan Andy Murray, mentörü Ivan Lendl'la birlikte yılın 2. büyük zaferine ulaştı.

Finalde Novak Djokovic'in bileğini 5 set sonunda büken Murray, Fred Perry'nin 1936'da elde ettiği şampiyonluktan bu yana, Grand Slam kazanan ilk Britanyalı oldu. Bu onura ulaşan ilk İskoç tenisçi olarak da adını tarihe yazdıran Murray, her maçını kortta takip eden annesine de en güzel hediyelerden birini verdi.

Kadınlarda ise Avustralya Açık ve Roland Garros'u kazanan Viktorİa Azarenka ve Marİa Sharapova'nın ardından Wimbledon ve Amerika Açık'a Serena Williams damgasını vurdu.

AZARENKA İLK GRAND SLAM'İNİ AVUSTRALYA'DA KAZANDI
Kariyerinin ilk Grand Slam zaferini Avustralya Açık'ta elde eden Belarus'lu Viktoria Azarenka, zirveye uzanmadan önce Agniezska Radwanska ve Kim Clijsters'ı geçti. Azarenka, kariyerinin ilk finalinde de Maria Sharapova ve sevenlerini üzdü.
ROLAND GARROS'TA ŞAMPİYONUN SHARAPOVA
Sezonun ikinci Grand Slam'i Fransa Açık'ta ise Maria Sharapova'nın üstünlüğü söz konusuydu. Rus raket, rüya gibi geçen 2 haftayı, kariyerinin en önemli şampiyonluklarından biriyle noktalarken, Roland Garros'ta ilk zafer çığlıklarını atıyordu. Finalde İtalyan Sara Errani'yi iki set sonunda yenen "Masha", bu zaferiyle, 4 Grand Slam turnuvasında birden şampiyonluk sevinci yaşayan 10. tenisçi oldu.
WİMBLEDON VE AMERİKA'DA ZAFER SERENA'NIN
Tenisseverler yılın ikinci yarısında Serena Williams'ın muhteşem performansına tanıklık etti. Wimbledon Tenis Turnuvası, olimpiyat şampiyonluğu ve Amerika Açık'ta şampiyonluk yaşayan Serena, yetenek, azim ve konsantrasyonun bir sporcu için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Sadece 1 yıl önce dolaşım bozukluğu nedeniyle hastanelik olup, Roland Garros'a ilk turda veda eden 31 yaşındaki tenisçi, insanüstü bir çabayla sezonun sonunu iyi getirdi. Serena, Steffi Graf'ın ardından Golden Slam'i tamamlayan tarihteki 2. kadın raket oldu.
DAKAR RALLİSİ'NE FRANSIZ DAMGASINI
Motorsporlarında sezonun ilk önemli organizasyonu her zaman olduğu gibi Dakar Rallisi'ydi. Arjantin'de başlayıp, Peru'da noktalanan ve 14 ayak üzerinden koşulan rallide, finişe ilk Fransız Stephane Peterhansel ulaştı. Takım arkadaşı Nani Roma ve Toyota'dan Giniel de Viliers'in önünde ralliyi kazanan Peterhansel, 10. zaferine imza attı. Motosiklet kategorisinde ise yine bir Fransız Cyril Despres, rallinin en başarılı ismi olarak kariyerinin 4. şampiyonluğunu yaşadı.

BRAD KESELOWSKİ NASCAR'DA BİR İLKİ TATTI
Nascar'da ise sezonun şampiyonu Brad Keselowski oldu. Kariyerinin ilk şampiyonluğuna ulaşan 28 yaşındaki sürücü, son yarışı 15. sırada tamamlamasına karşın; 36 yarışlık Nascar sezonunda mutlu sona ulaşmayı başardı.

LOEB EMEKLİLİK KARARI ALDI
Dünya Ralli Şampiyonası'nda, şampiyonun adı bir kez daha değişmedi. Sebastian Loeb, tıpkı son 8 sezonda olduğu gibi 2012'de de şampiyonluğu kimseye kaptırmadı ve rallide rakipsiz olduğunu bir kez daha kanıtladı. Ancak Fransız pilot, eylül ayında sevenlerini üzen bir karar verdi. Loeb; emeklilik kararı aldığı için artık yarışmayacağını, sadece özel etkinliklerde direksiyon başına geçeceğini duyurdu.
MOTO GP'DE ŞAMPİYON JORGE LORENZO Moto GP'de 18 yarıştan oluşan sezonu Jorge Lorenzo şampiyon olarak tamamladı. Sondan bir önceki yarışta; Avustralya'da şampiyonluğunu garantileyen İspanyol motorsikletçi, sezonun son yarışında finiş bile görememesine rağmen zafer çığlıkları atıyordu.

Bu arada, Moto GP'de de, kariyeri başarılarla dolu bir sürücü, aktif kariyerine 2012'de nokta koyduğunu açıkladı. 2007 ve 2011'de şampiyonluk yaşayan 27 yaşındaki Casey Stoner, emekli olduğunu duyurdu.

INDY CAR'DA ZAFER RYAN HUNTER-REAY'İN
Indy Car'da şampiyonluk ipini; kariyerinin ilk zaferini elde eden Ryan Hunter-Reay göğüsledi. 31 yaşındaki Hunter Reay, Dario Franchitti'nin 3 yıllık üstünlüğüne son verirken; 2006'da Sam Hornish Jr.'dan bu yana Indycar şampiyonluğunu elde eden ilk Birleşik Amerikalı sürücü olarak adını tarihe yazdırdı.

KENAN ÜST ÜSTE 3. KEZ DÜNYA SUPERSPORT ŞAMPİYONU
Motorsikletteki gururumuz Kenan Sofuoğlu 2012 yılında; Dünya Supersport Şampiyonası'nda üst üste 3. kez şampiyonluğa ulaştı. Daha önce 2007 ve 2010 yıllarında Dünya Supersport şampiyonu olan Kenan Sofuoğlu, dizindeki sakatlık nedeniyle birkaç ameliyat geçirdiği sezonda yine başarının ta kendisi oldu.

YAĞIZ AVCI DOĞU AVRUPA RALLİ ŞAMPİYONU
Son üç yılın Türkiye Ralli şampiyonu Yağız Avcı da Avrupa'da önemli bir zafere imza atarak; Doğu Avrupa ralli şampiyonu oldu. Yağız böylece, 1997 yılında Avrupa ralli şampiyonluğunu elde eden babası Nejat Avcı'dan sonra Avrupa'da şampiyonluk kazanan ilk Türk ralli pilotu oldu.
F1'DE ŞAMPİYON DEĞİŞMEDİ
Formula 1'de 20 yarış üzerinden koşulan sezon, Brezilya'da Vettel'in zaferiyle noktalandı. 63. sezonun şampiyonu olan Sebastian Vettel, Fernando Alonso ile kıyasıya çekiştiği sezonu mutlu sonla noktalarken, peş peşe 3. kez şampiyonluk sevincini kutladı.

25 yaşındaki Alman sürücü, Juan Manuel Fangio ve Michael Schumacher'in ardından Formula 1'de üst üste 3 kez şampiyon olan 3. pilot olma onuruna de erişti. Vettel, bununla da kalmayıp, bu seriyi en genç gerçekleştiren sporcu olarak da adını tarihin altın sayfalarına yazdırdı. Üstelik bu başarıyı unvanın eski sahibi Ayrton Senna'nın doğduğu topraklarda yakaladı. İspanyol Fernando Alonso'nun sadece 3 puan önünde şampiyon olan Vettel'in takımı Red Bull Renault da, sezonu markalar klasmanının en iyisi olarak tamamladı.
SCHUMACHER KARİYERİNİ NOKTALADI
Ve 2012, bir şampiyonun daha emekliliğine şahitlik etti. rekorları alt üst ettiği parlak kariyeri boyunca, 7 dünya şampiyonluğu kazanan Michael Schumacher, 2010 yılında döndüğü Formula 1'e; sezonun son yarışı olan Brezilya Grand Prix'siyle veda etti.

UZAYDAN DÜNYAYA ATLADI
2012 yılı, dünyanın en unutulmaz spor aktivitelerinden birinin gerçekleştiği yıl olarak da takvim yapraklarındaki yerini aldı. Kimileri spor olarak kabul etmese de Avusturya'lı maceraperest Felix Baumgartner, 39 kilometre yükseklikten dünyaya atlayış gerçekleştirerek, müthiş bir rekoru kırdı.

Helyum dolu balonun taşıdığı kapsülle yaptığı yaklaşık 2.5 saat süren tırmanışın ardından insanlık sınırlarını zorlayan bir atlayış gerçekleştiren Baumgartner, 52 yıl önce Joe Kittinger'in yaptığı 31 kilometrelik atlayışı da tarihe gömdü. Düşüşü 15 dakika süren Felix Baumgartner, bin 174 kilometre hıza ulaşıp; ses hızını aştı.

Baumgartner'in atlayışı, yayın anlamında da önemli bir rekoru beraberinde getirdi. yaklaşık 8 milyon kişi 43 yaşındaki maceraperestin atlayışını Youtube'dan canlı olarak izlerken, diğer birçok internet sitesi ve televizyon kanalı atlayışı canlı olarak izleyenlere aktardı.

İSTANBUL'DA 2 DÜNYA REKORU 2012 yılında atletizmde yılın en önemli organizasyonlarından birine İstanbul ev sahipliği yaptı. Yelena Isinbayeva, Liu Xiang - Meseret Defar - Kirani James - Mo Farah ve Sally Pearson gibi önemli atletler, 3 gün boyunca Ataköy Atletizm Salonu'nu tıklım tıklım dolduran Türk sporseverlerin önünde piste çıktı.

Salondan 2 dünya rekoru çıktı. Kadınlar pentatlonda Nataliya Dobrinska, Jessica Ennis ve Tatyana Çernova gibi önemli rakiplerinin arasından sıyrılmakla kalmayıp, 20 yıllık dünya rekorunu da tarihe gömdü. Heptatlonda ise favori Ashton Eaton, kendisine ait dünya rekorunu İstanbul'da geliştirdi.

Şampiyonada en büyük hayal kırıklıklarını ise Kirani James ve Mo Farah yaşadı. İki atlet de madalya alamadan, ülkelerine eli boş döndü. Şampiyonaya en fazla atleti gönderen Amerika Birleşik Devletleri, madalya sıralamasında açık ara ilk sırayı aldı. Birleşik Devletler'in kazandığı 17 madalyanın 9'u altındı. Britanya, 3'ü altın olmak üzere 9 madalya topladı. Rusya ise 10 madalya kazanmasına karşın, tek altını Yelena Isinbayeva ile aldı.

DİAMOND LEAGUE'DE BOLT ŞOV
14 ayak üzerinden gerçekleştirilen Diamond Lig'de ise 100 metrede zafer Usaın Bolt'un oldu. Roma'da 9.76, Oslo'da da 9.79 koşan Jamaika'lı atlet, bu kulvarda rakiplerine yine her zaman olduğu gibi meydan okudu. 110 metre engellide ise Aries Meritt'in fırtınası esti. Birleşik Amerika'lı atlet, geçirdiği muhteşem sezonu Brüksel'de yapılan son yarışta dünya rekoru kırarak taçlandırdı.

Belçika'lı atlet Kevin Borlee, 400 metrede 4 sporcunun iddiasının bulunduğu Diamond Trophy'de kazanan isim oldu. Borlee, ikiz kardeşi Jonathan Borlee ve Lalonde Gordon'ın önünde zafere ulaştı. 1500 metrede ise Kenyalı Silas Kiplagat, vatandaşı Asbel Kiprop'u geride bırakarak sezonu Brüksel'de lider tamamladı.

Kadınlarda ise uzun atlamada Rus atlet Elena Sokolova'nın üstünlüğüyle sona erdi Diamond Lig. Yeni Zelandalı Valerie Adams ise gülle atmada rakiplerine adeta kök söktürüp bu kategorinin en başarılı ismi oldu. 400 metrede Botsvana'lı Amantle Montsho, 5 bin metrede Kenya-lı vivian cheruiyot ve 3 bin metre su engellide bir diğer kenyalı sporcu Milcah Chemos Cheywa; Diamond Ligi kazansalar da daha sonra Olimpiyat Oyunları'nda bir varlık gösteremediler.

NFL'DE MUTLU SONA NEW YORK GİANTS ULAŞTI
Amerikan Ulusal Futbol Ligi NFL'de şampiyonluğa New York Giants uzandı. Dünya çapında milyonlarca izleyiciyi ekrana kilitleyen 46. Super Bowl'da New England Patriots'ı 21-17'ile geçen Giants, rakibine 4 yıl sonra rövanşı alma şansını yine vermedi ve 8. kez şampiyonluk sevinci yaşadı.

Giants, şampiyonluğa ulaşırken, ilginç bir istatistik de ortaya çıktı. Giants, normal sezonda 8 galibiyet - 5 mağlubiyet alarak, en düşük galibiyet yüzdesiyle şampiyon olmayı başaran takım unvanını aldı.

New York Giants'ı şampiyonluğa taşıyan isimlerin başında Eli Manning vardı. 31 yaşındaki eli, ikinci kez Super Bowl MVP ödülünü kişisel müzesine taşımayı başardı.

SUPER BOWL MİLYONLARI EKRANA KİLİTLEDİ
Super Bowl'un bir diğer yanı ise her zamanki gibi pazarlama yönünden tam bir hazine olmasıydı. NBC'nin yayınladığı karşılaşmayı tam 111.3 milyon insan ekranları başından izledi ve Birleşik Devletler tarihindeki en çok izlenen televizyon yayını oldu. 70'den fazla ülkede canlı yayınlanan Super Bowl'u tüm dünyada da 168 milyon kişi takip etti. Maç sırasında yayınlanan reklamların fiyatları da dudak uçuklatacak cinstendi. Super Bowl sırasında 30 saniye reklam vermenin bedeli tam 3.5 milyon dolardı. Super Bowl finalinde bir sosyal medya rekoru da kırıldı. Finalin oynandığı sırada; twitter'da saniyede 12 bin 233 tweet atıldı.

New England Patriots ile New York Giants arasındaki Super Bowl finalinin devre arasında muhteşem bir şov sahneye kondu. Sahne, popun kraliçesi Madonna'nındı ve 54 yaşındaki sanatçı; binlerce dolara mal olan şovunda bir kez daha herkesi kendisine hayran bıraktı.

Amerikan Profesyonel Buz Hokeyi Ligi NHL'de mutlu sona Los Angeles Kings ulaştı. Normal sezonu 8. sırada tamamlayarak, Play-Off'lara dahil olan Kings, tarihinin ilk şampiyonluğunu kazandı. NHL'e 1967 yılında dahil olan Los Angeles ekibi, Play-Off'lara konferans sonuncusu olarak girip; şampiyon olarak çıkan ilk takım olarak da tarihe geçti.
ALP DİSİPLİNİNDE KAZANANLAR VONN VE HİRSCHER
Alp disiplininde kadınlarda favori isim olan Lindsey Vonn, 2012'ye damgasını vurdu. Birleşik Amerikalı kayakçı, toplamda kazandığı 1980 puanla sezonu podyumun en üst basamağında bitirdi. Vonn, Sloven Tina Maze ve Alman Maria Höfl-Riesch'in önünde sezonu tamamlayıp, Alp disiplininde kadınlarda rakipsiz olduğunu bir kez daha gösterdi.

Erkeklerde ise Avusturya'lı Marcel Hirscher, İsviçre'li Beut Feuz'la girdiği rekabette kazanan isim oldu. Toplamda 1355 puan toplayan Hirscher, Feuz'a 25 puan fark atarak, Alp Disiplini Dünya Kupası'nda geçtiğimiz sezonun en büyüğü oldu.

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler