15. yüzyılda yaşamış ünlü bir simyacı olan George Ripley 6 metre uzunluğundaki parşömen tomarlarına yazdığı şifreli metin günümüze kadar çözülmüş değil. Bilim dünyasında birçok şeyi değiştirmesi öngörülen yazının içinde ölümsüzlüğün sırrının bile olduğu, söylentiler arasında.
Polonyalı sahaf Wilifrid Voynich'ın yazdığı el yazmalarından biri Yale Üniversitesi'nin kütüphanesinde bulunuyor. Bu el yazmaları birçok uzmanın çözmeye çalışmasına rağmen dünyanın okunamayan metinleri arasında. Hangi dil olduğuna dair hiçbir iz yok.
Latince'de çevrilince "Alametler ve Kehanetler Kronolojisi" anlamına gelen bu eseri anlamak oldukça zor. Tarihte yaşanan bütün doğaüstü olayları anlatan ansiklopedide Adem'le Havva'ya kadar gitmeniz mümkün. Bu metinlerde anlaşılmayan; yazı dili değil içinde bulundurduğu sırlar. Conrad Lycosthenes tarafından yazılmış olan bu kitabın içinde UFO'lar bile görmeniz mümkün.
16. yüzyılda yaşamış ünlü matematikçi okülist ve simyacı olan John Dee'ye aftedilmiş Soyga kitabının içeriğinde 'büyü' olduğuna inanılıyor. Kraliçe Elizabeth'in danışmanı olan Dee, bu kitabı uzun yıllar kütüphanesinde muhafaza etti. Ölümünden sonra yüzyıllarca kayıplara karışan kitap 1994'de bulundu. Kitabın ismi ise Yunanca'da 'kutsal' anlamına geliyor.
Tamamı 15.000 sayfadan oluşan eseri anlamak oldukça güç. Hastane görevlisi Henry Darger'ın kütüphanesinde bulunan bu kitap 40 yıl boyunca bir apartman dairesinde saklı kalmış. Kitabın içinde sulu boya çizimleriyle korkunç resimler var. İncelemek için linke tıklayın.
Gerçek dışı çizimlerle dolu bu kitabı henüz kimse çözebilmiş değil. Kitap yakın tarihte yazılmış olsa da dilinden kimse anlayan henüz çıkmadı. Ansiklopedi formatında yazılan ancak çizimleriyle bu konseptin dışına çıkan kitabın yazar İtalyan mimar Luigi Serafini kitabın bilimsel verilere dayalı olduğunu iddia ediyordu. Ancak kitap incelendiğinde şifrelerden farksız olduğu gözlemleniyordu.