Dünyada bir ilki gerçekleştireceğiz

Akdeniz Girişimcileri Proje Derneği (AGİPDER) Yönetim Kurulu üyeleri kuruluşlarının birinci yıldönümlerinde basınla bir araya geldiler. AGİPDER Yönetim Kurulu Başkanı Hediye Dalgıç yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:

“AGİPDER’in birinci kuruluş yıldönümündeyiz. Bir yıl içinde birçok projeye imza attık. Bunlardan ilki proje derneği olduğumuz için kadınlarımıza proje yazma eğitimi verdik. Bu eğitimi 60 kadınımıza verdik. Proje yazma eğitimi için dalında uzman ciddi bir eğitimci getirdik. Bunların takipçisi olduk. Yani bizler projeyi yapıp bir işi orada kesmiyoruz. Yönetimimizdeki her üye bu bayanları ayrı ayrı takip ediyor. Bir diğer projemiz ise kadınlara yönelik aile içi şiddete karşı kadınların kendilerini nasıl koruyabileceklerine ilişkin eğitimlerdir.

Yine başka bir projemiz sofra projesidir. Bu Midyat’ta gerçekleştirdiğimiz barışa çağrı adı altında bir proje gerçekleştirdik. Orada bütün dinleri,ırkları,farklı insanları bir araya getirerek barış projesini gerçekleştirdik. Çok ses getiren bir proje oldu. Burada doğudaki kadın ile batıdaki kadının birbiriyle kaynaşabileceğini gösterdik.”dedi.

“Bu Proje Dünyada Bir İlk Olacak”

Şimdi büyük bir projeyi gerçekleştiriyoruz diyerek sözlerine devam eden Dalgıç ; “ Veysel Eroğlu Bakanımızın “Bal Ormanları” projesini hayata geçireceğiz. Dünyada bir ilk olacak. Bununla ilgili olarak amacımız 200 kadınımızı arıcılık konusunda eğitip sertifikalarını vermektir. 35 kişi kendi binamızda eğitim aldı. İkinci etap yeni başladı. Hedefimiz bunları bir araya getirip Mersin’de bir bal ormanı yapmak. Eğitimlerinden sonra projelerini yazmalarında yardımcı olacağız ve gerekli desteği almalarını sağlayacağız. Bu Kalkınma Ajansı olabilir, AB olabilir. Kadınlarımızı arıcılık işine başlatacağız.”dedi.

Dalgıç konuşmasının diğer bir bölümünde ise şunları söyledi: “Biz bir yardım derneği değiliz. Bunu her zaman söylüyoruz. Bizim amacımız kadınların hayatına dokunmaktır. Kadınların hayatında değişiklik yapmak, istihdama katmak amacındayız. Bir yılda çok iyi yerlere geldiğimizi düşünüyoruz.

Şunu da belirtmek istiyorum STK’ların siyasi görüşü olmaz. Arkadaşlarımıza her zaman söylemişimdir. Hani bir koltuk sevdası diye bir şey vardır ya. Ben unutabilirim. İnsan elinde olmayan bir şey gerçekleştirmiş olabilir. Arkadaşlara söyledim ‘beni uyarın’ diye. Evet ben AK Parti MKYK üyesiyim ama aynı zamanda bir STK başkanıyım. O ayrı bir yerdedir. Bu ayrı bir yerdedir. Bir arkadaşım CHP’li , bir başka arkadaşım ise MHP’lidir. Herkes siyasi görüşünü içinde yaşar. Dernekten çıktıktan sonra yaşar. Bu dernek bir siyasi partinin asla arka bahçesi olamaz. Biz kazanç sağlayan bir dernek de değiliz. Aidatlarımızla ayakta duran bir derneğiz. Bir proje gerçekleştirdiğimizde önümüzün açık olması gerekir. Örneğin tarım konusunda bir proje yürütüyorsak mutlaka bir bakanlıktan yardım almalıyız. Yoksa kendimizi yırtsak dahi bu projeyi gerçekleştiremeyiz.

“Ben Gerçek Bir Atatürkçüyüm”

Bu arada ben bir eğitimciyim. 20 yıl bu devlete hizmet verdim. 20 yıl boyunca öğrencilerime Atatürk ilke ve devrimlerini öğreterek devletten maaş aldım. Eğer ben bu devlete hizmetimi yapmamışsam 20 yıldır aldığım maaş bana haram olsun. O yüzden ben gerçek bir Atatürkçüyüm. Kimse benim dinimi,siyasi görüşümü,ırkımı yargılayamaz. Bizler Mersin için, kadınlarımız için hizmet veriyoruz.”diyerek sözlerine son verdi.