Yalova'da konuşan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, "Bir terörist başı ile müzakere ederek bir anayasa yapıldığı dünyada görülmemiştir. Bu yanlış bir tavırdır. İşte biz bunlara vurgu yapmak için bu mitingleri düzenliyoruz. Türk milleti kandırılmak isteniyor" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, partisinin Yalova İl Teşkilatı'nı ziyaretinin ardındın düzenlediği basın toplantısında, MHP'nin bağımsızlığın son kalesi, bin yıllık kardeşliğimizin köprüsü ve toprak bütünlüğün teminatı olduğunu belirterek, "MHP Türk milletinin kap atışıdır" dedi. MHP olarak 9 ilde yapmayı planladıkları "Milli Değerleri Koru ve Yaşatö Açık Hava Toplantıları hakkında bilgi veren Türkeş, bu toplantıların ilkinin 23 Mart cumartesi günü Bursa'da 'Kuruluş' ismi ile düzenleneceğini belirtti.
Türkeş, açıklamasında, MHP'nin düzenlenecek olan bu açık hava toplantılarında iktidarın millet iradesine ipotek koyan, parlamentoyu devreden çıkaran, fevkalade tehlikeli siyasi tahakkümünü ve tek parti anlayışını millete şikâyet edeceğini belirterek,şöyle devam etti:"Bu toplantılar son dönemde gündemde yer alan açılım, saçılım, iyi şey olacak gibi yuvarlak, global, içi boş, ne olduğu belli olmayan beyanlar ile Türkiye'nin içine sokulmak istenen hal ile alakalıdır. Türkiye'de bir anayasa süreci ile terörist ile müzakere çakıştırılmıştır. Türkiye bundan bir süre önce 24'üncü dönem seçimlerinin ardından yenileştirilmiş bir anayasa yapmak üzere yola çıkmıştır. Ama bugün geldiği yer itibariyle terörist başı ile müzakerenin pazarlık konusu haline getirilmiştir. İşte bu mitinglerde MHP'nin çalışmalarında bu konulara değineceğiz. Bir ülkenin anayasası orada yaşayan insanların tümüne mutlu, refahlı ve çağa uygun yaşayış temin etmek için yapılır. Bir terörist başı ile müzakere ederek bir anayasa yapıldığı dünyada görülmemiştir. Bu yanlış bir tavırdır. İşte biz bunlara vurgu yapmak için bu mitingleri düzenliyoruz. Türk milleti kandırılmak isteniyor. Türkiye yuvarlak, güzel laflar altında büyük bir tehlike ile karşı karşıyadır. Bir tarafta terörist başı vardır. Bunu şekerle kaplayarak, Türkiye'nin güzel bir adasının ismini koyarak bunu örtemez. Bir tarafta Abdullah Öcalan vardır. İmralı Adası, İmralı yoktur. Diğer tarafta ise Recep Tayyip Erdoğan vardır. Yani Abdullah Öcalan ve Recep Tayyip Erdoğan görüşme, müzakere yapmaktadırlar. Bunu Türk milletinden saklayamazlar. Ada isimleri koyarak yuvarlak laflar koyarak bunun üstesinden gelmeleri mümkün değildir. İkisi görüşüyor"
(DHA)