Dünyadaki referandum sonuçları
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Gezi Parkı'na yapılması planlanan Topçu Kışlası için referanduma gidilebileceğinin sinyalini vermesi, akıllara dünyadaki örnekleri getirdi.
Hırvatistan'ın dünyaca ünlü tatil kenti Dubrovnik'te inşa edilmesi planlanan devasa bir golf kompleksi tartışmalara neden oldu.
Bazı çevrelerce kentin tarihi yapısını bozacağı düşüncesiyle karşı çıkılan tesisle ilgili Nisan ayı sonunda referandum yapıldı. Ancak 38 bin Dubrovnikli seçmenin sadece yüzde 31'i sandığa gitti.
Yüzde 50'lik asgari katılım oranının sağlanamaması nedeniyle oylama geçersiz sayıldı ve yaklaşık 1.4 milyar dolarlık tesisin inşasına onay çıkmış oldu.
Berlin Brandenburg Havalimanı'nın inşasına ilişkin proje kapsamında kapatılması planlanan Tempelhof Havaalanı'yla ilgili karar, yapılan protestolar neticesinde 2008'de referanduma götürüldü.Havaalanının kapatılmasına karşı çıkan sivil toplum kuruluşları ve bazı muhalif partiler, 2007'deki mahkeme onayı sonrası yoğunlaşan protestoların ardından referanduma gidilmesi için imza kampanyası başlattı.
Berlin eyalet anayasasına göre dört ay içinde kentteki seçmen nüfusunun yüzde 7'sinin, yani 169 bin 784 Berlinli'nin imzasını toplaması gereken kampanyacılar, gerekli sayının yaklaşık 35 bin fazlasına ulaştı ve 27 Nisan 2008'de referanduma gidildi. Referanduma katılanların yüzde 60.2'si havaalanının kapatılmasına "hayır" dedi. Ancak yüzde 21'de kalan 'hayır' oyları, toplam seçmen sayısının dörtte birine ulaşmayınca sonuç başarısız oldu.
Almanya'nın Stuttgart şehrindeki Ana Tren Garı'nın yenilenmesini öngören "Stuttgart 21" isimli proje, kentte 2007 ve 2011 yılları arasında geniş katılımlı protestolara neden oldu. Yeni ray güzergahları ve tüneller inşa edilmesini de kapsayan projeye tarihsel, kültürel ve jeolojik kaygıların yanı sıra yüksek maliyeti nedeniyle de karşı çıkan protestocular, önce imza kampanyası başlattı 2009 sonbaharından itibaren de her pazartesi akşamı gösteri düzenledi.
Zaman zaman arbedelerin yaşandığı gösterilerin en şiddetlisi 30 Eylül 2010'da gerçekleşti. Polis, Stuttgart Ana Tren Garı'nın yanındaki Schlossgarten (Saray Bahçesi) Parkı'nı "işgal" eden gösterilere müdahale etti. Olaylarda aralarında öğrencilerin de bulunduğu 100'den fazla kişi yaralandı. Ertesi gün ise en yüksek katılımlı gösteri gerçekleşti ve 100 bin kişi meydanlara çıktı.
27 Kasım 2011'de yapılan referandumda, Baden-Württemberg eyaletinin yaklaşık 6.5 milyar dolarlık bu projeye finansman sağlayıp sağlamaması konusunda vatandaşların oyuna başvuruldu. Katılımcıların yüzde 58.8'i "devam" dedi. Proje karşıtları amacına ulaşamadı ancak kazanan, göstericilere açık destek veren Yeşiller Partisi oldu. 2009'daki seçimlerde Stuttgart'tan birinci parti olarak çıkan Yeşiller, ilk kez 500 binin üzerinde nüfusa sahip bir kentte zafer elde etmiş oldu.
Panama Kanalı’nın kapasitesini artırmak için planlanan “Panama Kanalı genişletme projesi”, hakkında yapılan tartışmalar sonucunda Ekim 2006’da referandumla oylandı.
Yetkililer, kanal genişletme projesi gerçekleşmezse gemilerin başka yolları kullanacağını ve bu yüzden Panama ekonomisinin büyük zarara uğrayacağını öngördüler. Projeye karşı çıkanların aklında ise devletin maliyet tahminlerinin uygunluğu, insan hakları ve işçi sorunlarıyla ilgili endişeler vardı.
22 Ekim 2006’da yapılan referanduma halkın yüzde 43’ü katıldı. Katılanların yüzde 78’i Panama Kanalı genişletme projesini destekledi.
