İlknur SARGUT-Hüseyin ÇAKMAK/İSTANBUL, (DHA)- DÜNYANIN en büyük tematik akvaryumu olarak bin 500 türden, 17 bin kara ve deniz canlısına ev sahipliği yapan İstanbul Akvaryum'daki canlılar yılda 25 ton besin tüketiyor.
Dünyanın en büyük tematik akvaryumu olarak 17 bin kara ve deniz canlısına ev sahipliği yapan İstanbul Akvaryum, içinde yer alan canlıların beslenmesiyle de dikkat çekiyor. Dünyanın dört bir yanında yaşayan deniz canlılarının bir arada görülebileceği akvaryumda, canlıların yaşam alanına göre birbirinden farklı beslenme protokolleri uygulanıyor. Akvaryumdaki canlıların yılda 25 ton canlı balık tükettiğine dikkat çeken İstanbul Akvaryum İcra Kurulu Üyesi Dilek Çapanoğlu, "Canlıların geldikleri bölgelere göre kendilerine ait bir beslenme protokolleri var. Bu protokoller çerçevesinde beslenmelerini sağlıyoruz. Akvaryumdaki beslenme oranına bakarsak, yılda 25 ton taze, canlı balık tüketimi gerçekleşiyor. Balıklarımızın her geçen sene büyümesi ve yaşlarının ilerlemesiyle birlikte bu rakam daha da artıyor" diye konuştu.
"BİR İNSANIN 25 YILDA YİYECEĞİNİ BİR YILDA TÜKETİYORLAR"
Köpekbalıkları ve penguenlerin yılda 10 ton balık tükettiklerini anlatan Dilek Çapanoğlu, şunları söyledi:
"Akvaryumda geri kalan 17 bin canlının tükettiği besin 15 ton. Yani buradaki canlılar yılda 25 ton balık tüketiyor. Bu rakamı gözünüzde canlandırmanız gerekirse bir insan bir günde yaklaşık 2.5 kilograma yakın yemek yeme kapasitesine sahip. Bir insanın 25 yılda yiyebileceği besini akvaryumdaki balıklar bir yılda tüketiyorlar. Sadece balık değil, bunun yanında midye, kalamar, karides, kril dediğimiz kendi sularımızda yetişmeyen en küçük karidesi de tüketiyorlar. Deniz analarını beslediğimiz çok küçük boyutlu canlılarımız var. Vejetaryen balıklarımız da bulunuyor. Onlar da yılda 2.5 ton kadar sebze tüketiyor. Vejetaryen balıklar da okyanus ve denizlerde de deniz altı bitkileri ile besleniyorlar. Sebze ve balıkları birbirine eklediğimizde bu rakam bir yılda 28 tona ulaşıyor."
"BALIKLARIN YÜZDE 70'İ YURT DIŞINDAN İTHAL EDİLİYOR"
Farklı bölge ve ülkelerde yaşayan canlılara özel balık ithalatı gerçekleştirdiklerini ifade eden Dilek Çapanoğlu, "Balıklarımızın yüzde 70'i yurt dışından ithal ediliyor. Bunlar, İspanya, Danimarka, Şili gibi ülkeler. Yüzde 30'u Türkiye'deki balık çiftliklerinden toplanarak buraya geliyor. Penguenler ve Panama Kanalı'nda yaşayan balıklarımız soğuk sularda yaşayan balıkları yemeyi tercih ediyorlar. Onların beslenmesi yurt dışından karşılanıyor" dedi.
"ÇEVRE BİLİNCİNİ KÜÇÜK YAŞLARDA KAZANDIRMALIYIZ"
Denizlerdeki çevre kirliğine ve plastik atıklara dikkat çeken Çapanoğlu, "Denizler her yıl binlerce canlı çevre kirliliği sebebiyle hayatını kaybediyor. Denize atılan plastik poşetler, su şişeleri nedeniyle canlılar tehlike altında. Özellikle deniz kaplumbağaları, plastik poşetleri deniz anasına benzetiyorlar. Denizanası da onların besin zincirinde yer alan bir canlı. Plastik poşetleri yediklerinden dolayı kaplumbağalar ölüyor. Her yıl bu benzer bir sürü olay yaşanıyor. Dolayısıyla bu çevre bilincini küçük yaşlarda çocuklarımıza aşılayabilmek için onların denizin altında neler olduğunu görmelerine fırsat sağlıyoruz" ifadelerini kullandı.
BESLENME İŞLEMİNİ UZMAN DALGIÇLAR YAPIYOR
İstanbul Akvaryum Küratörü Pedro Garcia Miguel ise dalgıçlar tarafından gerçekleştirilen beslenme işlemi hakkında şu detayları paylaştı:
"Her tür balık için belli bir standardımız var ama hepsi aynı sıklıkta beslenmiyor. Canlının suda sarf ettiği enerji göz önüne alınıyor. Örneğin, bazı köpek balıklarımız haftada iki gün beslenirken, palyaço balığı günde 3 defa beslenebiliyor. Bu beslenme sıklığı canlının su içindeki hacme oranla sarf etmiş olduğu enerjiyle alakalı. Biz 10 yıllık bir ekibiz. İşini yapan insanlar kendi alanında uzman kişiler. Ayrıca ekibimiz, bu iş üzerine eğitim almış kişilerden oluşuyor. Bütün rutinleri bu şekilde yürütüyoruz."
Görüntü Dökümü:
-Akvaryumdan detaylar
-Dalgıçların balıkları beslemesi
-İstanbul Akvaryum İcra Kurulu Üyesi Dilek Çapanoğlu röportajı
-İstanbul Akvaryum Küratörü Pedro Garcia Miguel röportajı