CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan’ın TBMM’de kadın gazetecilere sarf ettiği sözlerle ilgili, “Orada ayıp olan bir kadın gazetecinin Zeyid Aslan’la röportaj yapmasıydı” dedi.
Cezaevlerini tek tek dolaşarak tutuklu gazetecilerle görüşerek, “Dünyanın en büyük cezaevi olan Türkiye” raporunu hazırlayan CHP Cezaevi İnceleme ve İzleme Komisyonu üyesi milletvekilleri Özgür Özel, Veli Ağbaba ve Nurettin Demir parti genel merkezinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında basın toplantısı düzenledi.
Düzenlenen basın toplantısında hazırlanan rapor açıklandı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından hazırlanan raporu açıklayan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, cezaevlerinde bulunan 64 tutuklu gazetecinin özgür basının geldiğini durumu gösterdiğini belirtti. 12 Eylül 1980 darbesi döneminde 31 gazetecinin tutuklu olduğu Türkiye’de şuan darbe döneminden bile daha vahim bir durumun yaşandığını öne süren Ağbaba, “Bugün tutuksuz 123, tutuklu olarak ise 64 gazeteci terör suçlamasıyla yargılanmaktadır” dedi.
“UTANIYORUM”
Dünyanın en çok tutuklu gazetecisini ziyaret ederek tarihe geçtiklerini ve bundan da utandıklarını belirten Ağbaba, CHP Cezaevi Komisyonu üyeleri olarak ayrım yapmadan bütün gazetecileri ziyaret ettiklerini ifade eden Ağbaba, bu zamana kadar 25’e yakın rapor hazırladıklarını söyledi.
“Dünyanın en büyük cezaevi olan Türkiye” raporunu hazırlanış amaçlarını açıklayan Ağbaba, konuşmasına şöyle devam etti:
“ ‘Batsın sizin gazeteciliğiniz’, ‘Bu gazeteleri evlerinize sokmayın’, ‘Gazeteci kılığına girmiş teröristler’ ‘Tasmalarını biz çıkardık’ ve Ramazan ayında hala ‘tutuklu gazeteci yoktur diyerek’ gözümüzün içine baka baka insanları yanıltan Başbakan’a hazırladık. Kalemlerini iktidarın kılıcı gibi kullananlara, manşetlerini idam sehpası haline getirenlere hazırladık. Ama hepsinden önce gerçek muhatapları olan ve haksız hukuksuz yere cezaevlerinde tutuklu gazetecilerimizi hatırladık.”
“6 AY BOYUNCA 17 CEZAEVİ ZİYARET EDİLDİ”
Rapuru, cezaevlerine yönelik 6 ay boyunca 17 cezaevini ziyaret ederek ve hiçbir siyasi düşünce ayrımı yapmadan KCK, Ergenekon, Balyoz, İBDA-C, Devrimci Karargah gibi davalardan içeride olan tüm gazeteciler ile görüşerek hazırladıklarını belirten Ağbaba, “Ropurumuzu iki dilde, hem İngilizce hem Türkçe hazırladık. Türkçesi 131 sayfa ve 5 bölümden oluşuyor. Rapor üç bölüm ve üç ekten oluşuyor. Raporda ulaştığımız sonuç, görüştüğümüz gazeteciler arasında ne tecavüzcü ne hırsız ne çete mensubu bulamadık” dedi.
Cezaevlerinde tutulan gazetecilik mesleğinin kendisinin olduğunu sözlerine ekleyen Ağbaba, gazetecilerin tümünün haklarında açılan davalarda, sunulan tanıtların tamamıyla gazetecilik faaliyetlerine dayanmadığını söyledi. Ağbaba, “Haber takibi yapmak, eylem ve mitinglere katılmak yada bir basın açıklaması hakkında haber hazırlamak. Örneğin, 1 Mayıs mitingini izlemek, 8 Mart’ı izlemek, Yök protestosunu haber yapmak. 16 Mart protestosunu haber yapmak. Parasız eğitim protestoları. Nevruz kutlamaları. KESK’in basın açıklaması. İHD’nin basın açıklaması hakkında haber yapmak” dedi.
Arşivlerinde bulunan gizli yada açık belge ve bilgilerin, alınan notların, haber maksatlı yapılan röportajların, yayımlanmış yada yayımlanmamış kitapların, gazetecileri terörist olarak yaftalamak için delil olabileceğini belirten Ağbaba, iddianamelerin adeta hukukla dalga geçer bir üslup ile yazıldığını öne sürdü.
“123 GAZETECİ TUTUKSUZ YARGILANIYOR”
CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ise yaptığı açıklamada, tutuksuz yargılanan gazetecilerin sayısının 123 olduğunu söyledi. Sadece tutuklu gazeteci sayısına değil yargılanan gazeteci sayısına da bakılması gerektiğin ifade eden Özel, Gezi Parkı olayları sırasında 73 gazeteciden 59’unun tamamen ayrılmak zorunda bırakıldığını belirtti. 14 gazetecinin de yıllık izine gönderildiğini kaydeden Özel, cezaevine yaptıkları ziyaretle ilgili ayrıntıları açıkladı.
“64 GAZETECİDEN 23’ÜNÜN SAĞLIK SORUNU BULUNMAKTADIR”
Geçirdiği trafik kazası sonucu yaralanan Muğla Milletvekili Nurettin Demir, basın toplantısında boynunda boyunluk ile katıldı. Gazetecilerin mesleğinin zorluğunu anlatan Demir, 24 Temmuz’un Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi. Cezaevlerindeki genel koşulların tutuklu gazetecileri de etkilediğini, tutuklu gazetecilerinde cezaevlerinin her türlü olumsuzluklarından paylarını aldığını söyledi.
Tutuklu gazetecilerin fotokopi imkanları sınırlı olduğunu, daktilo ve bilgisayar güvenlik gerekçesiyle verilmediğini belirten Demir, “On binlerce sayfa iddianamelerini CD ortamında almalarına rağmen bilgisayar kullanımları sınırlı olduğu için savunma hakları bile sınırlandırılmaktadır. Gazetecilerin ve aydınlar için olmazsa olmaz dergi ve yayınlar kendilerine verilmemektedir. Kitap sayıları sınırlandırılmakta ve kütüphaneye gidişleri engellenmektedir. Ayrıca Sohbet hakları sınırlandırılmakta ve çıplak aramaya maruz kalmaktadırlar. Bunlara ek olarak 64 gazeteciden 23’ünün sağlık sorunu bulmaktadır” dedi.
“DİREN ÖZGÜR BASIN, DİREN GAZETECİLİK, DİREN TÜRKİYE”
Türkiye’yi Dünyanın en büyük gazeteci cezaevi olmakta kurtarmanın yolunun, gerçek anlamda demokrasinin ilkelerinin işletmekten geçtiğini dikkat çeken Demir, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bunu içinde siyasi erkin gazetecilerin baskı tutmaktan vazgeçmelidir. Basın özgürlüğü yasal ve kurumsal olarak güvence altına alınmalıdır. Basın özgürlüğünün kısıtlanması yolunda en temel dayanak olan TMK da ve TCK da gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. Bugün, yayınladığımız Raporun, sesleri susturulmuş gazetecilerin, zalim medya patronlarının yumruğu altında ezilen köşe yazarlarının, otosansür uygulamak zorunda kalan çaresiz gazetecilerin, seslerini daha fazla yükseltmek için katkı sunacağını düşünüyoruz. Hazırladığımız bu raporun ‘ülkemizin en büyük gazeteci cezaevi’ olması durumunu değiştirecek ve basın emekçilerinin hak ettiği saygınlığı geri kazandıracak bir işlevi olacağına inanıyoruz. Sözlerimize son vermeden önce bugün bu ülkenin onurlu gazetecilerin bir araya gelerek düzenlemiş oldukları ‘Gazetecilere Özgürlük Kongresi’ni de buradan selamlamak istiyoruz. Diren Özgür Basın, Diren Gazetecilik, Diren Türkiye.”
“ORADA AYIP OLAN KADIN GAZETECİNİN RÖPORTAJ YAPMASI”
Toplantının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplandıran CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin AK Parti Tokat Milletvekili Zeyid Aslan’ın kadın gazetecilere sarf ettiği sözler üzerine uyarı niteliğinde disiplin kurulana sevk edilmesini sorması üzerine, “Orada ayıp olan bir kadın gazetecinin Zeyid Aslan’la röportaj yapmasıydı” şeklinde cevapladı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz