Geçtiğimiz hafta, sekiz saatlik bir yolculuk sonrasında Halkidiki’ye vardım. Yemyeşil bir doğa, pırıl pırıl bir deniz… Misafirperver Yunanlar sıcacık bir “Hoş geldin” dedi bana.
Halkidiki, üç tane yarımadadan oluşan bir coğrafya. Kassandra Yarımadası daha turistik ve yerleşim bakımından daha kalabalıkken; Sithonia Yarımadası, gizli koyların bulunduğu, Yunanlar'ın, yazlıklarının olduğu daha yerel bir bölge. Athos ise Halkidiki yarımadasının en doğusunda olup Ege Denizi'ne doğru uzanıyor.
Halkidiki’de konaklamayı yapacağım yer konusunda araştırma yaparken Kutsal Athos Dağı ile tanıştım. Bu bölgeye, kadınların hatta dişi hayvanların bile girişinin yasak olduğunu okuyunca büyük bir merakla araştırmaya başladım.
Halkidiki Yarımadası’ndaki Athos Dağı, politik açıdan Yunanistan Dış İşleri Bakanlığı’na, dini açıdan İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi’ne bağlı. Dini liderleri ise İstanbul Patriği I. Bartholomeos’dur. “Tapınmaya Adanmış Kutsal Dağ” ya da “Keşişler Diyarı” olarak da adlandırılan bu bölgede; 17 Yunan, 1 Rus, 1 Sırp ve 1 Bulgar olmak üzere 20 tane manastır bulunuyor ve nüfusu yaklaşık olarak 2,500 kişi.
Rahipler, keşişler, papazlar bu manastırlarda komünal bir yaşam sürdürüyorlar. Sabah saat 4’te çan sesleri ile güne başlayıp, sabah dualarını gerçekleştirdikten sonra her biri sorumlu olduğu işi yapmak üzere çalışmaya giderler ve yaptıkları her şeyi Tanrı ve insanlık için yaparlar. Kendilerini dine adayan keşişler, dönem dönem hem bedenlerini hem de zihinlerini temizlemek için oruç da tutarlar.
Tanrı’nın âşk olduğunu düşünen bu din adamları, Tanrı’nın doğaya ait her şeyi insanlığa sunduğunu fakat günümüzde insanların, insanlığı ve doğayı yok ettiğini düşünüyorlar.
Kadınların ve dişi hayvanlarının girişinin yasak olduğu bu bölgeye 100’den fazla erkeğin girmesi de yasak! Eğer Athos Dağı’nı ziyaret etmek istiyorsanız ziyaretinizden önce Selanik’te bulunan Athos Dağı ziyaret kurumunu aramanız ve rezervasyon yaptırıp bir kod almanız gerekiyor. Bu kod çok önemli zira bölgeye günlük olarak 100 erkekten fazla kişi giremiyor.
Karayolu ile ulaşımın olmadığı bu bölgeye Lerissos’den tekne ile gidiliyor. Manastır tarafından en fazla dört gün kalınmasına izin verilen Athos Dağı’nın dünyada eşi benzeri yok! 1988 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne alınan Athos Dağı, Ortodokslar'ın en kutsal bölgesi olma özelliğinin yanı sıra mistik havasıyla içimde büyük bir merak uyandırdı. Manastır, bir gün bu geleneğe bir son verirse ilk iş Athos Dağı için yollara düşeceğim…
Gaia Dergi'ye ait daha fazla içerik için buradan.