YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Dünyayı Kavuran Kıyamet Senaryosu

Bitlis’in Ahlat İlçe Müftüsü Zahit Demirel, kıyametin oluşuna zaman tayin etmenin İslam inancına aykırı olduğunu...

Dünyayı Kavuran Kıyamet Senaryosu

Bitlis’in Ahlat İlçe Müftüsü Zahit Demirel, kıyametin oluşuna zaman tayin etmenin İslam inancına aykırı olduğunu belirterek, “kıyamet alametlerinin görülmesi ile ancak yorum yapılabilir” dedi.

Maya takvimine göre 21 Aralık’ta kıyamet kopacağı ve İzmir’in Şirince köyüne sığınanların bu felaketten kurtulacağı söylentileri hızla yayılarak dünya gündemindeki yerini alırken, Ahlat Müftüsü Zahit Demirel ise İslam’da kıyamet ile ilgili görüşlerini aktardı. Müftü Demirel, Kur’an-ı Kerim’de kıyametin oluşunun ve oluş şeklinin çok net bir şekilde ifade edildiğini, fakat kıyametin gerçekleşeceği zaman ile ilgili bir bilgi verilmediğini söyledi. Müftü Demirel, “İslam inancına göre Ahirete iman; üzerinde yaşanılan kainatın içindeki varlıklarla beraber belli bir süre sonra son bulacağına inanmaktır. Allah yarattığı her bir şeye bir ecel takdir etmiştir. Bu ecelin son bulmasıyla kâinatın nizamı bozulacak; ay, güneş ve yıldızlar birbirlerine çarpıp parçalanacak ve dört büyük melekten biri olan İsrafil’in birinci defa sura üflemesiyle kıyamet gerçekleşmiş olur. Dolayısıyla kâinatta hiçbir yerleşim yeri ayakta kalamayacağı gibi hiçbir canlı da kalmamış olacak ve kâinatın düzeni tamamen bozulacaktır. Şayet tek bir insan veya bir toprak parçası ayakta kalırsa meydana gelen olay kıyametle değil başka bir şeyle ifade edilir. Birinci sura üflendikten sonra yine bilgisi Allah’ın ilminde olan belli bir sure sonra tekrar Allah’ın emriyle melek İsrafil’in ikinci defa sura üflemesiyle bütün canlılar mahşere gitmek ve hesap vermek üzere dirilirler. Bu olaya da ‘ba’s’ denilir. Ba’s, haşır, mizan, sırat, cennet ve cehenneme inanmak Ahirete iman etmekle ifade edilmiştir. Bu hususlarla ilgili Kur’an-ı Kerim’de; ‘O, ilkin mahlûku yaratıp sonra onu iade edecek olandır ki bu, O’na göre pek kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce sıfatlar O’nun. O, yegâne galip, yegâne hüküm ve hikmet sahibidir.’ Kaf suresi 15’inci ayette de; ‘Ya biz, ilk yaratılışta acizlik mi gösterdik ki, tekrar diriltmekten aciz olalım. Hayır onlar, bu yeni yaratılıştan şüphe içindedirler.’ Buyrularak ölümden sonra tekrar dirilişin olacağını ispatlamıştır. Zira müşriklerin ileri gelenlerinden Ubey b. Halef, çürük bir kemik ile Hz. Peygamberin yanına gelerek eliyle kemiği ufaladıktan sonra ‘bu çürük kemikleri kim diriltecek?’ diye sorduğunda, Hz. Peygamber (SAS)’in ona verdiği cevabı Kur’an-ı Kerim’de şu şekilde ifade etmektedir. ‘Çürümüş kemikleri kim diriltebilir? dedi. ‘Dedi ki onu ilk önce kim yarattı ise tekrar o diriltir.’ Bu ayette kıyametin gerçekleşeceği ve dirilmenin olacağını açık bir şekilde ifade edilmiştir. Görüldüğü gibi Kur’an-ı Kerim kıyametin oluşunu ve oluş şeklini çok net bir şekilde ifade etmiştir. Ancak kıyametin gerçekleşeceği zaman ile ilgili bir bilgi vermemiştir. Onun vakti ve suresi Allah dışında peygamberler dâhil kimse bilemez. Onun bilgisi Allah’ın ilmindedir. Zira Allah-u Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de; ‘Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. Deki, onun ilmi ancak rabbinin katındadır. Onun vakti O’ndan başkası açıklayamaz.’ Hz peygamber (SAS)’e ‘kıyamet ne zaman kopacaktır?’ sorulduğunda da Hz. Peygamber (SAS); ‘Bu konuda soru sorulan kimse, soruyu sorandan daha çok bilgiye sahip değildir’ buyurarak bu konuda bilgi sahibi olmadığını ifade etmiştir. Ancak alametlerini söyleyebileceğini ifade etmiştir. Hz. Peygamber birçok farklı hadislerde bu alametleri saymıştır. Bu alametlerden hareketle kıyametin gerçekleşmesi ile ilgili vaktin yaklaşıp yaklaşmadığı söylenilebilir. Hz Peygamber (SAS) bir hadisinde ‘on alameti görülmedikçe kıyametin kopmayacağını’ buyurur. Bu alametleri şöyle buyuruyor; ‘Kırk gün devam edecek ve müminleri nezleye tutulmuş bir hale getirecek, kâfirleri sarhoş gibi yapacak bir dumanın ortaya çıkması, ilahlık davasında bulunacak olan Deccal’ın çıkması, Dabbetu’l-Arz diye ifade edilen bir hayvanın çıkması, mahiyeti bilinmemekle beraber güneşin bir müddet batıdan doğması, Hz. İsa (SAS)’in nüzulü, Ye’cüc ve Me’cüc isminde iki kabilenin ortaya çıkması ve yeryüzünün fitneyle dolması, doğuda güneş tutulması, batıda güneş tutulması, Arap yarımadasında güneş tutulması, Yemen’de dehşetli bir ateşin ortaya çıkması’, Kur’an’da bir kısmının geçtiği alametler olduğunu buyurmuştur. Bunların görülmesiyle kıyametin çok yakın olduğu anlaşılır. Bunlarla beraber bir de küçük alametler vardır ki, bunlar da büyük alametlerden önce ortaya çıkan alametlerdir. Onlardan bazıları da şunlardır, İslami ilimlerin azalması, cehaletin artması, içki gibi sarhoşluk veren içecekleri içenlerin artması, fuhşun (zinanın) artması, kadınların sayıca erkeklerden daha fazla artması, servetin artması, zenginlerin çoğalması, insan öldürmenin artması, sadaka verilecek kimselerin bulunmaması, ehliyetsiz insanların söz sahibi olması, zamanın çok kısa olması ise küçük alametlerdir” dedi.

Müftü Demirel, bu alametlerin görülmesiyle kıyametin yaklaştığına yorum yapılabileceğini ifade ederek, onun dışında söylenilebilecek son sözün kıyametin gerçekleşeceğinin kesin oluşu olduğunu ve zaman tayin etmenin İslam inancına aykırı olduğunu da sözlerine ekledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler