Düzce Üniversitesinde Açıklama

Düzce Üniversitesi tarafından açıklamada, basında yer alan ve iddia şeklinde verilen haberlerin Düzce'ye zarar verdiği belirtildi. İddiaların üniversiteyi haksız yere yıprattığı ifade edildi.

Düzce Üniversitesi'nden yapılan yazılı açıklamada şunlar aktarıldı; "Bir süredir basında, ardı arkası kesilmeyen şekilde Üniversitemize yönelik olarak iddia niteliğinde çeşitli haberlere yer verilmektedir. Bilimin gelişmesine katkıda bulunmak, İlimizin kalkınmasına katkı veren projeler üretmek üzere kurulmuş ve sadece bu yönde çalışmalarını yoğunlaştırmak isteyen Üniversitemiz hakkındaki bu tür iddialarla Üniversitemizin çalışmasının engellenmesi üzüntüyle karşılanmaktadır. Üniversitemizce, gelen tüm başvurular ilgili kanun ve yönetmelikleri uyarınca işleme alınmakta ve süreçler sonucunda gerekli işlem tesis edilmektedir. Bu nedenle kanuni süreçlerin tamamlanması beklenmeksizin, ardı arkası kesilmeyen şekilde, iddia konusu hususlar hakkında, Üniversitemizden bilgi alınmadan, yapılan her işlemin Rektörlük kaynaklı olduğu belirtilerek, tek taraflı iddialara yer verilmesi, Üniversitemizi haksız ve gereksiz şekilde yıpratmaktadır. Çeşitli görevlerde bulunanların görevlerinden alınması yahut atanmaları işlemleri, Rektörlüğümüzün kendisine verilmiş atama, yer değiştirme, görevlendirme konusundaki takdir yetkisi ile ilgili olup, bu hususun yargı tarafından değerlendirilmesi doğal süreci gereğidir. Yargı her zaman bu işlemleri kaldırabileceği gibi onaylayabilir de. Fakat her üniversitede süregelebilen, yargının denetimine açık olan işlemlerin mobbing olarak tarif edilmesi ve mahkemeler bu yönde karar veriyorlarmış gibi yansıtılması eğer bilgisizlik değilse bir saptırma niteliği taşıyabilmektedir. Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı ilgili eski öğretim üyesinin 06.02.2012 tarihinde Üniversitemiz öğretim üyeliği görevinden istifa ettiğini bildirir dilekçesinin, Rektörlüğümüze ulaşmasından sonra, durum ilgili birimlere bildirilmiş ve Dekanlık Makamı da 17.02.2012 tarihinde, gereğini yerine getirmiştir. 06.02.2012 tarihinden önce ilgili öğretim üyesinin zimmetinden bulunan iddia konusu cihaz, genellikle perinatoloji uzmanları tarafından kullanılan gelişmiş bazı programlar içeren bir cihazdır. Bu cihaz 12.03.2012 tarihinde görevine başlayan profesör öğretim üyesine teslim edilmiştir ve kullanılmaktadır. Üniversitemiz Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde söz konusu cihazdan başka dört adet daha benzer işlevleri olan (bir tanesi söz edilen cihazda bulunan Renkli Doppler özelliği de taşıyan) cihazlar mevcuttur. Bu cihazlar rutin ihtiyaçları karşılayabilecek kapasitede cihazlar olup söz konusu cihazın kullanılmamış olması işleyişi etkilemediği gibi bu sebeple hastaların mağduriyeti de olmamıştır. Bu konuda hiçbir hastanın yahut yakınının Rektörlüğümüze ulaşmış bir şikayeti de bulunmamaktadır. İdaremizce yapılan hiçbir işlemde hiçbir kasıt bulunmadığı gibi her işlemin temel kaynağının Rektörlük olarak belirtilmesi, işlemler ilgili birimlerince yapıla geliyorken, Üniversitemizden bilgi alınmadan kamuoyu nezdinde farklı durumlar varmışçasına açıklamalara yer verilmesi üzüntü vericidir. Üniversitemiz, kaynaklarını her zaman seferber etmeye çalışarak hizmet kalitesini artırmaya çalışmakta, bu anlamda hem diğer bölümlere hem de Üniversitemiz Hastanesi'ne birçok cihaz alımı için destekler yapılmakta, sonuç olarak Düzce'ye ve Düzceliye hizmet edilmesi amaçlanmaktadır. Gelinen en son noktada, Üniversitemiz öğretim üyelerinden biri hakkında da basında çeşitli haberlere yer verildiği görülmektedir. Bu anlamda aslen hak ve özgürlükleri korumak yükümlülüğünde olan bir sendikanın, Rektörlük seçimleri öncesinde başlattığı çeşitli kampanyaların hala devam etmesi, ulaşıldığı iddia edilen bazı bilgi ve belgeleri gereğinin yapılması üzere resmi olarak Üniversitemize iletmek yerine basın ve internet sitelerine verilmesinin tercih edilmesi, aslen kişilere değil Üniversitemize, dolayısıyla Düzce'ye zarar vermektedir. Bu hususların, geçen sürece rağmen artarak devam ettirilmesinin Türkiye'nin dört bir yanından Üniversitemize gelecek öğretim elemanı ve öğrencileri olumsuz etkileyebileceği, bundan da Düzce'nin ve Düzcelinin zarar görebileceği ortadadır."