ANKARA (İHA) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Nüzhet Kandemir, çekince niteliğinde tek taraflı bir beyanda bulunulmasını AB kabul etse dahi imzanın hukuki sonucunun, Kıbrıs Rum Kesimi'ni fiilen tanıma anlamına geleceğini öne sürerek, "Hükümet, milli çıkarlar açısından kendisine yapılan uyarıları dikkate almalıdır" dedi.
Kandemir, yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs Protokolü ve Müzakere Çerçeve Talimatı hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kandemir, hükümetin, ülkenin belli başlı dış politika kazanımlarını 'hovardaca' harcama alışkanlığı içinde bulunduğunu, ancak bu kez onarılması mümkün olmayacak büyük bir sorumluluğu üstlenmeye hazırlandığını ileri sürdü. Hükümetin önümüzdeki günlerde imzalamayı gündemine aldığı ve Kıbrıs Rum Kesimi'ni de kapsayan ek protokolün, ülke çıkarları açısından büyük kayıplara yol açacağını savunan Kandemir, hükümetin bunun farkında olmadığını ileri sürdü.
Kandemir, hükümetin buna ilave olarak, AB komisyonunun ve konseyinin bugüne kadar Türkiye'nin önüne koyduğu şartları daha da ağırlaştırarak adeta tebliğ edecekleri anlaşılan Müzakere Çerçeve Talimatı'nı da 'teslimiyetle' beklediğini savundu. Kandemir, çekince niteliğinde tek taraflı bir beyanda bulunulmasını AB kabul etse dahi imzanın hukuki sonucunun, Kıbrıs Rum Kesimi'ni fiilen tanıma anlamına geleceğini öne sürerek, "Özellikle Ankara Anlaşması ve Gümrük Birliği uyarınca malların serbest dolaşımı sorumluluğu, sonuç itibariyle, Türkiye'yi ister istemez, limanlarını, sınır kapılarını ve hava sahasını Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne açmak zorunda bırakacaktır" dedi.
Kandemir, imza ile Kıbrıs Rum Kesimi'nin AB üyesi olmasının Türkiye açısından da tescil edilmiş olacağını ve dolayısıyla Kıbrıs üzerinde Türkiye'nin uluslararası anlaşmalara dayalı garantörlüğün tartışılır hale geleceğini ileri sürdü. Kandemir, "Zira AB üyesi ülkelerde geçerli rejim, AB rejimi ve AB hukuku olacaktır. Hükümet, milli çıkarlar açısından kendisine yapılan uyarıları dikkate almalıdır. Bu uyarılara kulak tıkamayı sürdürdüğü takdirde, tekrar ifade ediyoruz, hesabını millete vermekte çok zorlanacağı büyük tarihi bir sorumluluk altına girmiş olacaktır" dedi.