EastMed anlaşmasını iktidardaki Yeni Demokrasi'nin yanı sıra muhalif Syriza ve Kinal partileriyle sağcı 'Yunan Çözümü' partisi desteklerken Yunanistan Komünist Partisi ile MEPA25 anlaşmanın onaylanmasına karşı çıktı.
Komünist Parti Sözcüsü Nikos Karatanasopulos, anlaşmanın arkasında, Doğu Akdeniz'deki askeri varlığını ve enerji üzerindeki kontrolünü güçlendirmek isteyen ABD'nin olduğunu belirtti.
EastMed projesini 'AB'nin Rus gazına olan bağımlılığının azaltılmasına ve Rusya'nın geniş bölgedeki varlığının kısıtlanmasına yönelik Amerikan mantığının bir parçası' olarak niteleyen Karatanasopulos, "Bu, kağıt üzerinde bir plan ve aynı zamanda da bölgede gerilimin tırmanacağının habercisi. Bu plan, Türkiye üzerinde baskı oluşturuyor ve onu rekabet kargaşasının içine çekiyor" dedi.
Ocak ayında İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Doğu Akdeniz gazının taşınmasına ilişkin 'EastMed' anlaşmasını imzalamıştı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, anlaşmaya ilişkin "EastMed Doğalgaz Boru Hattı Projesi’ne ilişkin anlaşmanın imzalanması, bölgede ülkemizi ve KKTC’yi dışlamaya çalışan beyhude adımların yeni bir örneğidir. Doğu Akdeniz’de en uzun kıyı şeridine sahip olan Türkiye’yi ve Kıbrıs Adası’nın doğal kaynakları üzerinde eşit haklara sahip olan Kıbrıs Türklerini yok sayan hiçbir proje başarılı olamayacaktır. Bu hususu bir kez daha uluslararası toplumun dikkatine getiriyoruz" açıklamasını yapmıştı.