Konser öncesinde kulisinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ebru Yaşar, son günlerde gündemi meşgul eden ''Kürk'' polemikleri ile ilgili, ''Kürkte deri kadar hayatımızın bir parçası. Nesli tükenmekte olan, koruma altında olan ve buna rağmen bir şekilde katledilen hayvanların kürklerinin tercih edilmesine, bunun da gayet normal bir durummuş gibi lanse edilmesine bende karşıyım. Ancak bir taraftan da insanların sırf bu yüzden linç edilircesine eleştirilmesini de doğru bulmuyorum. Sanırım bu konuda biraz ölçülü ve dengeli olmamız gerekiyor. Kürkte aynı deri gibi hayatımızda olan bir obje. Ben tercih etmiyorum ancak edene de neden ediyorsun diyemeyiz. Bu konuda çok hassas bir denge var ve bizim o dengeyi kurarken insanları da rencide etmemiz gerekiyor. Hayvanları korurken insanları da katletmeyelim istiyorum.'' ifadelerini kullanarak toplumun her kesimini duyarlı olmaya davet etti.
Bahar ayları ile birlikte konser maratonuna yeniden hız vereceğini de söyleyen Yaşar, ''Bahar bana her zaman iyi gelmiştir. Bu baharda bu öyle olacak sanırım. Konser ve iş programımız geçen seneye nazaran daha tempolu ve yoğun. Bu yıl burada ve Türkiye'de bir çok şehirde vereceğimiz konserlerle sık sık görüşeceğiz gibi görünüyor. Şimdilik sürprizleri bozmamak adına çokta fazla tüyo vermeyeceğim.'' ifadeleriyle iddiasını bir kez daha ortaya koydu.
TÜRKİYE'DE SEKTÖRÜ DİRİLTECEK YENİ NESİL MODACI YETİŞMİYOR...
İddialı sahne kıyafeti muhabirlerin dikkatlerinden kaçmayan Ebru Yaşar, bu yöndeki sorulara; ''Çok başarılı bir kıyafet. Sevgili Nurcuğum, Nur Yerlitaş'ım hazırladı. Kullanılan kumaşların hepsi özel. Türkiye'de moda denilince akla gelen isim sayısında ciddi bir erozyon, bir erime mevcut. Bu yöndeki polemiklerde genellikle biz mankenleri ve modelleri konuşuyoruz. Bence asıl konuşmamız gereken şey modacılar. Yeni nesil modacıların hiç biri kendini tam olarak ispatlayamıyor. Başarılı işler yapıyorlar belki ama bunları doğru lanse edemiyorlar. Sektörü diriltecek manevralarda hep kısır ve cılız kalıyorlar. Bu yüzden de eldeki kıymetler daha kıymetli hal geliyor. Umarım genç arkadaşlarım bana kızmazlar ancak şapkalarını önlerine koyup kendilerine ''biz nerede yanlış yapıyoruz?'' sorusunu sormaları gerekiyor. Tekstil ve moda ülkesiyiz diyoruz ama modacı yetiştiremiyoruz. Bu büyük bir ironi...'' açıklamaları ile yanıt verdi.
Gerçekleştirdiği röportajın ardından sahneye yönelerek The Savoy Ottoman Palace' hınca hınç dolduran misafirleri ile kucaklaşan Ebru Yaşar, muhteşem bir konsere imza attı.
Yaklaşık bir buçuk saat kaldığı sahnede enerjisi ve performansı ile parmak ısırtan başarılı sanatçı, repertuvarına eklediği yeni şarkılarıyla da müzikseverleri şaşırtmayı başardı.
''En kısa sürede yeniden kavuşacağız, bunu bir başlangıç olarak kabul edin'' sözleri ile programını sonlandıran Ebru Yaşar, kendisi ile fotoğraf çektirmek isteyen hiç bir hayranını geri çevirmeyerek gönüllerdeki yerini de sağlamlaştırdı.