YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Ege Bölgesi Göç Güvenlik ve Sosyal Uyum Çalıştayı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu (2): - "Şu an için ülkelerine geri dönen Suriyelilerin sayısı 370 bin. Birileri yeterli bulmayabilir ama önemli olan, bu akışın bir şekilde vücut bulmuş olmasıdır. Öte yandan çok ciddi bir düzensiz göçmen baskısı altındayız ve bu durum giderek artıyor. 2016 ve 2017, 175 bin ve 176 bin, 2018'de 268 bin. Şu an ne kadar biliyor musunuz, geçen cuma rakamları 405 bin, şimdi 420 bin ile 430 bin arasında" - "(İzmir'de bir Alevi vatandaşın evinin işaretlenmesi) O eve yapılan işareti, kendi evime yapılmış işaret olarak görüyorum. Arkadaşlarımız o kişiyi bulacaktır. İçişleri Bakanlığı olarak bizatihi tarafız bu olaya hukuken de tarafız. Adaletin önüne o kişi çıkacak ve bunun bedelini ödeyecek"

İZMİR (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin ciddi oranda düzensiz göçmen baskısı altında olduğunu belirterek, bu yıl son rakamlara göre 420 ile 430 bin düzensiz göçmenin yakalandığını ifade etti.

Bakan Soylu, İzmir'de bir otelde düzenlenen "Ege Bölgesi Göç, Güvenlik ve Sosyal Uyum Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin göç konusunda dünyaya insanlık dersi verdiğini, bu anlamda önemli çalışmalar gerçekleştirildiğini belirtti.

Dünyada zorla yerinden edilmiş 70,8 milyon insan olduğunu ve bu rakamların 2000 yılından bugüne hızla arttığını dile getiren Soylu, olayın sadece Suriyeli meselesi olmadığını vurguladı.

Göç hareketliliğinin arkasında emperyalizmin sömürü politikalarının yattığını dile getiren Soylu, "Bugün dünyada eğer radikalleşme varsa bunun sebebi emperyalizmdir. El Kaide'yi biz üretmedik Amerika üretti, PYD’yi PKK’yı biz üretmedik Amerika üretti, DEAŞ’ı biz üretmedik, Amerika ve Batı’nın maalesef acımasız politikaları üretti. Sonucu söyleyeyim, o milyonlarca insan Türkiye ve Avrupa’ya birçok riski göz önüne alarak, kaçakçılara, bazen terör örgütüne, bazen uyuşturucu tacirlerine teslim olarak bir yerden bir yere gitmek savaştan kaçmak istiyorlar. Özellikle göç konusunda Birleşmiş Milletlerin bir nebze daha bakışı insanidir ama Avrupa Birliği hem durumun farkında değildir hem de bununla yüzleşecek vesayeti, bilgisi ve isteği söz konusu değildir, durum budur. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız." dedi.

Huzursuzluğun batılı ülkelerce körüklendiği bölgelerden Türkiye'ye doğru bir kaçış olduğuna dikkati çeken Soylu, şu değerlendirmede bulundu:

"Bizim huzur oluşturduğumuz bölgelerde ise insanların kendi topraklarına geri dönmesi söz konusu. Şu an için ülkelerine geri dönen Suriyelilerin sayısı 370 bin. Birileri yeterli bulmayabilir ama önemli olan bu akışın bir şekilde vücut bulmuş olmasıdır. Öte yandan çok ciddi bir düzensiz göçmen baskısı altındayız ve bu durum giderek artıyor. 2016 ve 2017, 175 bin ve 176 bin, 2018'de 268 bin. Şu an ne kadar biliyor musunuz, geçen cuma rakamları 405 bin, şimdi 420 bin ile 430 bin arasında."

- Suriyelilerin suç oranı

Bakan Soylu, Önyargılara, manipülasyonlara, provakasyonlara ve korkulara açık bir alan olan göç konusunda yerleşik toplumlarda sıklıkla verilen tepkinin göçle birlikte asayişin bozulduğu veya suç oranını arttığı yönünde olduğuna işaret etti.

Soylu, "Oysa yapılan pek çok araştırmaya rağmen,
göç ve suç oranı arasında pozitif bir ilişkiye rastlanabilmiş değildir. Ülkemizde de Suriyelilerin karıştığı suç oranı,
ortalama bir Türk vatandaşın yarısı kadardır. Bunu rakamlardan ve olay raporlarından açıkça görüyoruz. Bunların da büyük çoğunluğu kendi aralarındaki veya
aile içinde yaşanan olaylardır. Geçenlerde bir vilayetimizde bir çocuk cinsel tacize uğradı. Hemen, 'Suriyeliler yaptı' dediler. Kendini bilmezler gittiler Suriyeliler'in dükkanlarını paramparça ettiler, sonra ne çıktı. Cezaevinden izinli gelmiş o bölgenin yerleşik bir insanı çıktı."

- "O eve yapılan işareti, kendi evime yapılmış işaret olarak görüyorum"

Konuşmasında İzmir'de bir Alevi vatandaşın evinin duvarlarına işaretler çizilmesi ile ilgili konuya da değinen Soylu, "O eve yapılan işareti, kendi evime yapılmış işaret olarak görüyorum. Bu kadar net. Burada söylüyorum. Bizim arkadaşlarımız o kişiyi bulacaktır. İçişleri Bakanlığı olarak bizatihi tarafız bu olaya hukuken de tarafız. Adaletin önüne o kişi çıkacak ve bunun bedelini ödeyecek. Benim İçişleri Bakanlığım döneminde bir elin parmakları kadar bu tipte olaylar oldu. Hiçbirisi faili meçhul kalmadı. Ya 9-10 yaşındaki çocuk oldu ya da bir provakasyon için gerçekleştirmeye çalışan insanlar oldu. Hepsini bulduk. Biz bunu buluruz. Bu milletin huzurunu bozmaya müsaade etmeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

(Bitti)

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler