Arnavutlar için aile kurmak ve ev içerisindeki huzur, oldukça önemlidir. Bu yüzden de yüz yıllar boyu evlerini sapa yerlere inşa etmişler. Yabancılar gelip onları bulamasın, huzurları kaçmasın diye. Fakat bunun yanında en misafirperver toplumlardan biridir.
Kız isteme merasimiyle başlayan evlilik yolunda, evde gelinin kuzeninin kuzeninin çocuğu bile olacağını unutmayın. Arnavutların böyle önemli günlere çekirdek aile olarak katılacağını düşünmek hata :)
Aile ve akrabalık ilişkilerine çok önem verdikleri için sözlenmeniz sadece söz akşamı değil, uzunca bir süre kutlanmaya devam eder. Hatta karşı taraftan bile tebriğe gelenler olur. Bu yüzden misafirperver oldukları kadar misafir olmayı da severler.
Onlar için bayramlık bohçalar, söz bohçası, nişan bohçası, kandil bohçası bitmez. Sürekli hediyelere boğulursunuz, fakat bunun karşılığını da isterler. Siz de aynı şekilde bohça çeşitleriyle sık sık karşı tarafı mutlu etmelisiniz :)
Hıdrellez, onlar için de en önemli günlerden biridir, hele de yeni evlilik söz konusuysa. Ellerinde bohçalarla kapınızı çalarlar, yemek içmek ve üstüne göbek atıp dilek dilemek için.
Arnavutların bütün dünyaya nam salmış yemeği, tabii ki börektir. Özellikle el açması yufkadan ıspanaklısını yemeden ölmemek lazım. Her türlü misafirlik öncesi en az bir tepsi börek hazır edilir.
Arnavutlar için evlilik sürecindeki en önemli şey gelinlerdir. Onların biricik kıymetlileri olduğu için süsleyip püslerler. Çay-kahve dağıtımdan başka hiçbir şeye ellerini sürmelerine izin vermezler. Gelinlerin sürekli kıyafet değiştirmesi ve ziynet eşyalarını sergilemesi beklenir. Böylelikle damadın ailesinin ne kadar çok ziynet taktığı da görülür.
Size özel yaptırılmış gelin kaftanını giyip kına gecenizin en önemli kısmına geçebilirsiniz. Kayınvalidenizden eltinize, kuzeninize, herkesin temennası almak için beklersiniz. Bir tür selam almaya benzeyen bu adet, saatler sürebilir, hazırlıklı olun. Bu ritüel, karşı tarafın büyüklerine saygınızı sevginizi göstermeniz için ayakta selama durmak gibidir. Onlar da gururla gelinlerini izlerler. Bir de kıyafet değiştirme faslı var. Her yeni kıyafette gelin, kayınvalidenin elini öpmek zorundadır.
Düğün günü Arnavut gelinlerinin gülmesi, konuşması ve hatta eğlenmesi de pek istenmez. Kaynanaları onları dansa kaldırana kadar biraz somurtarak beklerler. Sonra da karşılıklı göbek atma faslı başlar.
Her şeyin bittiğini ve huzurla oturacağınızı sandıysanız yanıldınız. Düğünden çıkan konvoyla kalacağınız yere varsanız bile huzura varamazsınız. Birazdan kapınız damat tatlısı getirenler tarafından çalınacak :)
Düğünün ertesi günü kaynana, gelini evden alıp kuaföre götürür. Bir de en süslü kıyafetlerini giymesini ister, çünkü tüm aile birlikte kahvaltı edilecektir. Bu sırada masanın baş köşesinde de tavuklu akıtma vardır. Bunu yemeden güne başlayamaz Arnavutlar. Kahvaltıdan sonra sessizce kahvelerinizi de içemeyeceksiniz çünkü göbek atma faslı yeniden başlıyor.
Anravut gelini, damadı, kız kardeşi, komşusu da olmak zordur. Bu adetleri hala sürdüren sayılı milletlerden oldukları içine kendilerine özgü olmaya devam edecekler.