Eğitim-bir-sen 1. Nolu Şube Başkanı Aydın Kalkan:

Eğitim-Bir-Sen Kayseri 1 Nolu Şube Başkanı Aydın Kalkan, 16 Nisan anayasa referandumuna giderken beklentilerini ve eğitimin günceliyle ilgili değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaştı.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve onun yol arkadaşlarının samimi mücadelesini desteklediklerini dile getiren Aydın Kalkan, “Türkiye 1960 darbesinde başbakanını asmıştır ve Necip Fazıl gibi değerleri zindanlara atmıştır. 1980 darbesi, insanları fiziki baskı altına alırken beyinleri, gönülleri ve hayalleri çukurlara gömmüştür. 1997 yılı ise inanmış insanların üzerine karabasan gibi çökmüş ve binlerce mütedeyyin insanın ve başörtülü genç kızların gözyaşı ile tarihe kara bir leke olarak yazılmıştır. Tüm yaşanmışlıklar içerisinde 16 Nisan günü millet olarak devletimizin bekası ve milletimizin istiklali için ‘evet’ diyeceğiz. Bu anayasa sadece bir kanun oylaması değil, milli mücadelenin şekil değiştirmiş halidir. Başta cumhurbaşkanımızın ve onun yol arkadaşlarının samimi mücadelesini sendika olarak destekliyoruz ve ülkemizin özellikle eğitim konusundaki mücadelesinde tüm gücümüzle destek olacağız” dedi.Memur Sen Kayseri İl Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Kayseri 1 Nolu Şube Başkanı Aydın Kalkan, tüm bunlar yaşanırken sahada bazı eski alışkanlıkların problem olarak devam ettiğini anlattı. Türkiye, özgürlüklerin, bireysel hakların ve kurumsal işbirliğinin ülkesi olması gerektiğini vurgulayan Kalkan sözlerini şöyle sürdürdü;“Kamu yetkisini kullananlar ast üst ilişkisi ile çalışanları bunaltmamalıdır. Saygı ve görgü kuralları resmi yazılarla sağlanamaz. Okullardaki ve diğer kurumlardaki idareciler çalışanlarına hareket alanı tanımalıdır. Her işin ve etkinliğin merkezden izinle yapılması ve en alt birimlerden bile her işin izinle yapılmasının talep edilmesi AK Parti hükümetinin ve özellikle cumhurbaşkanımızın ortadan kaldırmaya çalıştığı bürokratik oligarşinin hortlatılması anlamına gelmektedir. Kamu idaresinde yetki kullanan herkes başarıya, nitelikli çalışmalara, gelecek planlarının kalitesine ve milletimizin menfaatine bakmalıdır. Kamu bürokrasisi birilerinin egolarının tatmin edileceği mekanlar olmaktan çoktan çıkmıştır, eski alışkanlıklarında ısrar edenler bu kubbede hoş bir sada bırakamazlar. Kamu çalışanları stres ve baskı istemiyor, güven ve sağlıklı çalışma ortamı istiyor.”