Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şubesi’nden 1 Mayıs açıklaması

Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şubesi, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü vesilesiyle mesaj yayımladı. Başkan Acar, insanlığın sorunlarının çözümü için mücadele etmeyi insani ve ahlaki bir görev olarak kabul ettiklerini belirterek, insanı ve onun daimi eylemi olan emeği esas aldıklarını, emeğin hakkını veren yeni bir dünyayı kurmak için çalıştıklarını söyledi. Covid-19 virüsüne de değinen Acar, “Umudumuzu yitirmeyeceğiz. Direnmeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
Yedi kıtada yaklaşık 8 milyar insanın Covid-19 salgınını, en az hasarla atlatmanın mücadelesini verdiğini ifade eden Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Her yıl meydanlarda coşkuyla kutladığımız 1 Mayıs’ı, bu yıl evlerimizde ama evrensel düzeyde bir dayanışmayla kutladık. Emeğin, aklın ve alın terinin eseri olan bilim ve teknolojideki ilerleme, farklı ülkelerden ortak hedefleri, hayalleri, itiraz ve teklifleri sanal meydanlarda haykırmamızı mümkün kılıyor. Biz de buradan sesleniyoruz; virüsü yeninceye kadar #EvdeKalalım, virüsü yenmek için tedbirlere uyalım, salgının bitmesi için umudumuzu koruyalım ve insanlığın yarına dair umudunu diri tutmak için direncimizi daima yüksek tutalım. Bizler; adaleti, insan onurunu, özgürlükleri temel alan yeni bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz. Eğitim-Bir-Sen olarak, bu 1 Mayıs’ta da emeğin değerini, emekçinin alın terinin yüceliğini, helal ekmeğin güzelliğini, kamu görevlilerinin devlet ve millet için önemini bir kez daha yaşayarak görüyoruz. Bu minvalde salgın sürecinde kamu hizmetlerini aksatmadan yürüten, gönüllü olarak devletinin emrinde, milletinin hizmetinde olan kamu görevlilerine ve bu süreci başarıyla yürüten kamu yönetimine de teşekkür ediyoruz” sözlerinde bulundu.
Bu süreçte şifa için evini, eşini, evlatlarını, ailesini ve yakın çevresini ikinci plana iten, fedakârlık bayrağını zirveye diken sağlık çalışanlarına, doktorlara, hemşirelere ve tüm sağlık personeline şükran ve saygılarını sunan Acar, “Bizlere Türkiye’de yaşamanın değerini bizzat yaşatan sağlık çalışanlarımıza; “iyi ki varsınız” diyor ve onlardan helallik istiyoruz” dedi.
Korona sonrasına da değinen Acar, “İlk yapılması gereken işlerden birinin de kamu personel sisteminin bütünüyle ve herkes için kadrolu ve güvenceli istihdamla şekillendirilmesi olmalıdır. Ayrıca kariyer ve liyakat sistemi tarihi birikimimize ve medeniyet perspektifimize uygun biçimde kurulsun ve uygulansın, diyoruz. Bunun yanında, salgın nedeniyle istihdamda yaşanan negatif eğilimi bitirmede kamu öncülük yapmalı, kamunun boş kadrolarına dönük atama süreçleri hızlandırılmalı, ataması yapılanlar bir an önce göreve başlatılmalıdır. Sözleşmeli istihdam sona ermeli,4B’ye geçirilen 4C’li personelin zorunlu emekliliği, ek ödeme yoksunluğu, görevde yükselme yoksunluğu son bulmalıdır” açıklamasında bulundu.
Eğitim çalışanlarını ilgilendiren bazı düzenlemelerin takipçileri olduğunu dile getiren Acar, “Uzun zamandır beklenilen öğretmenlik meslek kanunun paydaşlarla birlikte ele alınması, bir an evvel çıkarılması gerekir. Eğitimciye şiddet olaylarını sona erdirecek tedbirler alınmalı ve yasal düzenleme ivedi bir şekilde yapılmalıdır. Gelir vergisinde adalet beklentimiz karşılanmalı, oranlar düşsün talebimiz dikkate alınmalıdır. Kılık kıyafet dayatmasına son vermenin, grev ve siyaset yasağına son vermenin salgın sonrasına normalleşmeye katkısının büyük olacağı görülmeli ve kamu görevlilerine bu yasaklara son müjdesi verilmelidir” diyerek işin takipçisi olacaklarını vurguladı.
Emeklilerin, bu ülkeye hizmet etmiş emekçiler olduğuna dikkat çeken Acar, “Maaşlarını artırmak, kaygılarını azaltmak, aile ve çocuk yardımından yararlandırmak; yeni, büyük ve güçlü Türkiye için zor olmasa gerek. Ek göstergeleri yükseltmek, ek ödemeleri, emekli ikramiyesi ve maaşına dâhil etmek artık gerçekleşsin” dedi. Başkan Acar sözlerini, “Son söz olarak, bugün olduğu gibi hep birlikte haykıracağız; yaşasın emeğimiz, yaşasın birbirimize karşı sevgimiz ve muhabbetimiz, yaşasın inancımızın bize müjdelediği umut ve yaşasın emek için ter döken, zaman harcayan herkesin direniş ruhu” diyerek sonlandırdı.