Eğitim Bir-Sen Amasya Şubesi Başkanı Şahin Gümüş, son iki hafta içerisinde 8 öğretmenin darp edilip, şiddete maruz kalmalarına tepki gösterdi.
Toplumun neredeyse cinnet toplumuna doğru yol aldığına işaret eden Şahin Gümüş, "Aklını ve duygularını yönetemeyenler şiddeti seçiyor, gerekli tepki verilmediği, failler bedelini ödemediği için şiddet sıradan bir olaymış gibi toplum tarafından kanıksanıyor. Masum bir hak arama yöntemi gibi yaygınlaşıyor. Hâlbuki şiddetin masumu değil mağduru vardır. Mağdur bazen doktor, bazen öğretmen, bazen kadın, bazen çocuktur" dedi.
Öğretmenlerden fedakârlık bekleyen Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'den taşıdığı sorumluluğun gereğini yapmasını istediklerini belirten Gümüş, "Gereğini yapmak okullara bütçe vermeyip öğretmeni tahsildar konumuna, sokup, veli ile karşı karşıya getirip daha sonra da 'Veliyi üzeni ben de üzerim' demek değildir. Gereğini yapmak eğitimcileri karşısına almak değildir. Dünyanın hiçbir yerinde askerlerini aşağılayarak başarıya ulaşmış komutan gösteremezsiniz. Ve yine hiçbir yerde kendi personeline fedakarlık yapmayanların, değer vermeyenlerin, personelinden de fedakarlık beklediğini göremezsiniz" diye konuştu.
Sorunların temelinde eğitimin yattığının da bilincinde olduklarını anlatan Gümüş, "Eğitim sadece öğretmenlerin sorunu değildir. Toplumda çürümeler başlamışsa bunun tek sorumlusunun öğretmenler olmadığını bütün kamuoyu bilmelidir. Çocuğun eğitiminde başta anne, baba, olmak üzere bütün yetişkinlerin payı vardır. Kızılderili atasözünde belirtildiği gibi 'Bir çocuğun eğitiminden bütün mahalle sorumludur.' Herkes bu bilinçle hareket etmelidir. Velinin, öğrenci yakınının öğretmeni hedef aldığı bir ortamda kimsenin şikayet etme hakkı kalmaz. Geride bıraktığımız iki hafta içinde 8 meslektaşımız darp edilip, yaralanıp, şiddete maruz kaldıysa, yani şiddet öğretmene kadar uzandıysa 'toplumun ayağının altındaki halı kaymak üzeredir' demek için toplandık. Televizyon dizilerinde öğretmen tiplemeleri ile mesleğin saygınlığını hedef alan maksatlı yayın ve yapımların davetiye çıkardığı tehlikelere işaret ediyoruz" şeklinde konuştu.
Gümüş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçtiğimiz günlerde bir doktorumuz, hasta yakını tarafından kalbinden bıçaklanmış ve ne yazık ki hayatını kaybetmiştir. Hayatını kaybeden doktor kadar geride bıraktıkları da mağdur olmuşlardır. Toplumsal sorun haline gelen konularda mutlaka toplumsal tavırlar ve ortak çözümler olmalıdır. Tavır bazen meslektaşlarından, bazen sivil toplum örgütlerinden, halktan, bazen de yetkililerden gelmelidir. Bu açıdan bakıldığında doktor cinayeti ile ilgili Sağlık Bakanı'nın duruşunu takdirle karşıladığımızı buradan ifade etmek isteriz. 'Sağlık çalışanlarına yapılmış saldırıyı kendime yapılmış sayarım' diye maiyetindekileri önemseyen ve yalnız bırakmayan, duygudaşlık örneği sergileyen bir bakanı ne yazık ki öğretmenler olarak biz göremedik."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz