Genellikle yiyeceklerinizin üzerinde gördüğünüz ve "küf" dediğiniz renkli kısımlar, buna neden olan mantarların üreme hücreleridir (sporlarıdır). Küfe neden olan mantarların geri kalanı ise, besinlerin içerisine doğru dallanıp saçaklanarak gider ve çıplak gözle görülmeleri çok zordur. Dolayısıyla peşinen söyleyelim: yiyeceklerinizin üzerinde gördüğünüz küf, "buzdağının sadece görünen yüzü" olduğu için, o kısmı kesip attığınız için mantarlardan tamamen kurtulmuş olmazsınız. Yani eğer ki böyle bir uygulama yapıyorsanız, muhtemelen bol bol küf yiyorsunuz demektir.
Peki neden bir şey olmuyor? Bunun için ABD Tarım Bakanlığı teknik bilgi uzmanı Nadine Shaw'a kulak verebiliriz:
"Çünkü küf mantarların büyük bir kısmı zararsızdır. Bazı küf mantarlarında mikotoksinler bulunabilir. Bunlar, alerjik reaksiyonları tetikleyebilen, nefes darlığına neden olabilen zehirli kimyasallardır. Bunlardan özellikle aflatoksin adı verilen bir tanesi, kansere bile neden olabilir!"
Yani küf yiyip de hasta olmuyor olma nedeniniz, muhtemelen zararsız küf mantarlarını mideye indiriyor olmanızdan... Ancak bu tabii ki bir nevi Rus Ruleti... Bir sonraki yediğiniz küf mantarının aflatoksin içermeyeceğini bilmeniz imkansız! Ancak en azından size bazı çerçeveler sunabiliriz:
Mikotoksinler genellikle taneli besinler ve fındıklar üzerinde büyüyen mantarlarda bulunur. Ancak bunun haricinde üzüm suyu, kereviz, elma ve birçok diğer meyvede ve sebzede yetişen mantarlarda da görülebilir. Kötü bir nama sahip olan aflatoksin ise, genellikle mısır ve yer fıstığı üzerinde yetişen mantarlarda bulunur. Muhtemelen bu sebeple büyüklerimiz, sadece bazı yiyeceklerin küflerinin zararsız olduğunu bilirler ve yemekte sakınca bulmazlar. İnsanlar, deneme-yanılma yoluyla da olsa tehlikeli olan ve olmayanları öğrenmiştir.
Peki ya peynirler? Akla hemen gelen ve en sık sorulan soru bu olacaktır. Çünkü küflü peynirin bırakın sağlık endişelerini, şu anda dev bir sektörü bile bulunmaktadır! Bunun için Dünyaca ünlü Mayo Clinic'in çok net bir cevabı bulunmaktadır: süzme/çökelek peyniri, krem peynir ve rikotta peyniri gibi "yumuşak peynirler" ile biçilmiş, ezilmiş, kesilmiş, parçalanmış, dilimlenmiş peynirler üzerinde küf varsa, kesinlikle o peynir hiçbir şekilde tüketilmemelidir! Bu tür peynirlerde küf, gözle görünür olmasa da tüm peynire kolaylıkla yayılır. Bu küfler arasında son derece tehlikeli listeri, brusella, salmonella ve E. coli bakterileri ürer.
Eğer ki peynir yarı-yumuşak veya sert yapılıysa, küf derinlere inemeyeceği için kesilip atıldıktan sonra yenebilir. Bu peynirler arasında çedar, kolbi, Parmesan, İsveç peynirleri bulunur. Bunlar bile küfle birlikte yenmemelidir. Küfün etrafında en az 2.5 santimetre peynirden de alacak şekilde kesilip atılmalıdır. Sonra geri kalan yenebilir. Ancak kestiğiniz bıçağı peynirin yakınında tutarsanız, küf hemen geri geçecek ve tekrar yayılacaktır. Bu da ufak bir uyarı olsun.
Ancak peynir üzerindeki her küf mantarı zararlı değildir. Tam tersine, bazı mantarlar bazı peynirlerin üretilmesinde ham madde olarak kullanılmaktadır! Bunlar arasında Brie Peyniri, Kamembert Peyniri, Stilton Peyniri, Roquefort Peyniri, Blue Peyniri, Asiago Peyniri, Gruyere Peyniri, Gorganzola Peyniri bulunmaktadır. Bunlar küfle üretildiği gibi, küflüyken tüketilebilir de... Ülkemizde "küflü peynir" olarak satılan peynirler ya bunlardan birisi ya da bunların kendi kültürümüz dahilinde üretilmiş çeşitleridir. Konya (Divle Peyniri), Erzurum (Kerti Peyniri ), Hatay (Pişmiş Sürk Peyniri), Burdur (Küflü çökelek) ve Ardahan (Küflü Peyniri), küflü peynirin farklı isimler aldığı ve tüketildiği kentlerimizin başında gelir. Elbette; güvenli satıcılardan almak kaydıyla, özellikle "küflü" olarak satılan peynirleri tüketmekte sağlık açısından bir sakınca yoktur. Fakat küflü olmaması gerekirken küflenmiş bir peyniri tüketmek, yukarıda dediğimiz riski almanız demektir. Dahası, Türkiye'deki köylerimizde pek de hijyenik olmadan ve kontrolsüz olarak üretilen küflü peynirin de zararlı olabileceğine dair araştırmalar bulunmaktadır.
Evrim Ağacı olarak size pratik bir tavsiye: Siz yine de, aksi imkansız değilse, küflenmiş bir besini tüketmemeye çalışın.