HABER

Ekrem Kahraman-Tuncay Takmaz sergisi AKM'de

Ekrem Kahraman-Tuncay Takmaz sergisi AKM'de

Ekrem Kahraman ve Tuncay Takmaz, "hoca ve öğrenci" ilişkisi bağlamında 28 Kasım-18 Aralık 2006 tarihleri arasında İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde "Dünya Nereye Gidiyor?" başlıklı, cesaretlendirici, uyarıcı ve alışılmadık ortak bir sergi gerçekleştiriyorlar.

Ekrem Kahraman (1948) Türk sanatında ulusal ve uluslararası olmak üzere 70'in üzerinde kişisel sergi açmış, çok sayıda karma ve grup sergilerinde, ulusal ve uluslararası koleksiyonlarda yer almış, 20'ye yakın ödül kazanmış, hakkında kataloglar, kitaplar yayımlanmış bir sanatçı-"hoca". Herhangi bir eğitim kurumunda "hoca"lık yapmamasına karşın kendisine en çok "hocam" diye hitap edilen ender isimlerin başında geliyor.

Sanatçı, aynı zamanda biri Toplu Şiirler olmak üzere 4 şiir kitabı da bulunan bir şair. Modernizm, Post Modernizm, Çağdaş Sanat, Güncel Sanat, Küreselleşme, Küratör vb. konularında teorik incelemelerde bulunup yazılar yazan, sanat felsefesi üzerine özgün görüşler öne süren bir sanat yazarı. Yazıları Ateşin Peşinde başlıklı bir kitapta toplandı. Çok sayıda öğrenci ve genç sanatçıya hocalık yaptı; doğrudan "hoca"sı olmadığı halde entelektüel ilişkiler içerisinde çeşitli düzeylerde ve alanlarda (edebiyat, sinema, tiyatro vb.) sanatçıların ve yazarların yetişmelerine katkılar yaptı.

Tuncay Takmaz (1975) ise günümüz Türk resminin özgün ve önemli genç sanatçıları arasında yer alan ilginç bir isim. Bu sergide Kahraman'ın öğrencisi rolünde görünse de aslında o da kimliği oluşmuş genç bir sanatçı ve şair. Takmaz; herhangi bir sanat eğitimi görmedi, hiçbir zaman hiçbir hocanın, sanatçının öğrencisi, çırağı ya da asistanı olmadı. Onun şiiri de dahil rehberi, hocası kendi özgür seçimiyle daima Ekrem Kahraman oldu.

Genç sanatçı, 1997 yılında Çekirdek Sanat Topluluğu'nu, Çekirdek Sanat Atölyesini ve Web sitesini kurdu; aynı isimle bir sanat dergisi yayımladı. Çok sayıda serginin tasarımını gerçekleştirdi; Çağdaş Sanat Sergileri'nin genel koordinatörlüğünü yürüttü. Bugüne kadar 20 kişisel sergi açtı; çok sayıda grup ve karma sergilerine katıldı. Resimleri ulusal ve uluslararası olmak üzere özel koleksiyonda yer aldı. Askerliğini yaptığı sırada "Bu Bir Sanat Eylemidir!" başlıklı bir dizi mektup yayımlayarak performanslar gerçekleştirdi. Yazmış olduğu şiirler toplamından geniş bir seçkiyi kapsayan "Unutma Aşk" isimli şiir kitabı yayımlandı.

Bu sergi, genç sanatçı için aynı zamanda Ekrem Kahraman'dan bir mezuniyet sergisidir

İki farklı kuşaktan bu iki önemli "hoca-öğrenci" sanatçı, dünya sanatındaki " Sanatın Sonu" çığlıklarına karşı açılmaya çalışılan yeni yollara Türkiye'den de bir karşı öneri sunma amacıyla 28 Kasım-18 Aralık 2006 tarihleri arasında İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde bir araya geliyorlar.

"Dünya nereye gidiyor?"

Günümüzün bu can alıcı temel ve tarihsel sorusuna karşılık olmak üzere sanatsal cevaplar üretmeye çalışan Kahraman ve Takmaz sanatın-sanatımızın geçmişine bakıp gelecekle ilgili ortak kehanetler ileri sürüyorlar. Sergide Kahraman, son dönem büyük boyutlu yeni çalışmalarıyla "hoca" olarak; Takmaz ise Kahraman'ın önerileri, yönlendirmeleri doğrultusunda, bilinen ve artık kimlik bulmaya başlamış kendi kişisel tarzını terk etmeden sanat tarihinin önemli Rönesans ve Modernleşme dönemi ustalarının baş yapıtlarından yola çıkarak gerçekleştirdiği kopya-müdahale-yorumlama-dönüştürme vb. büyük boyutlu çalışmalarıyla aslında dünyanın ve sanatın neyle karşı karşıya olduğuna dair yüreklendirici göndermelerde bulunuyor.

Takmaz, bu sergideki çalışmalarıyla bir yandan akademik sanat eğitiminde önemli ve belirgin bir yer tutan "kopya" çalışması yöntemine karşı marjinal bir davranış geliştirirken, diğer yandan da Michelangelo, Goya, Picasso, Munch ve diğer bazı ustaların başyapıtlarından kopya çalışması resimler referansıyla günümüz Ortadoğu'sunda, ABD'nin Afganistan ve Irak işgallerine; Felluce ve Telafer katliamlarına; Ebu Garip hapishanesi işkencelerine vb. dünyanın yakıcı güncel trajedilerine, müzmin insanlık hallerine vb. siyasi göndermelerde bulunuyor.

Öte yandan genç sanatçı, son yıllarda Türkiye devletinin bir Çağdaş Sanat Müzesi bile yokken ve var olan kendi ulusal müzelerine üvey evlat muamelesi yaparken, devlet desteği ile Türkiye'nin büyük ve zengin ailelerine dayalı holdinglerin sanat müzeleri kurma serüvenlerine bakıyor. Bu müzelerin Türkiye'ye Picasso, Dubuffet, Rodin, Rembrandt vb. önemli isimleri getirmelerine ironik bir yaklaşım ortaya koyuyor, çok daha başka bir açıdan konuya önemli katkılar geliştiriyor ve bir başka yola işaret ederek Modernizme hem yakın durarak sahip çıkıyor, hem de Batı sanatı bencilliğiyle karşı karşıya gelmekten kaçınmayıp bir büyük hesaplaşmaya girişiyor.

Serginin bir diğer önemli yanı da Takmaz'ın bugüne kadar Türkiye'de neredeyse hiç yapılmamışı yapmaya girişerek başta hocası Ekrem Kahraman olmak üzere Doğu'lu ve bizden sanatçılardan da kopyalar yapması ve bu sanatçılara da hak ettikleri ustalık payesini yüklemesidir.

Sergide Mehmet Siyahkalem, Osman Hamdi, Fikret Mualla, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Nuri İyem başta olmak üzere önemli Türk sanatçılarının yapıtlarının kopyaları da yer alıyor. Osman Hamdi'nin ünlü yapıtı Kaplumbağa Terbiyecisi, Michelangelo'nun Ademin Yaradılışı, Goya'nın Prens Pio Tepesinde Kurşuna Dizilişi, Munch'un Çığlıkı, Piccasso'nun Guernicası, Delacroix'nın Dante'nin Kayığı, Van Gogh'un bandajlanmış kulaklı oto portresi, Paul Gauguin'in ve Van Gogh'un Sandalyeleri, Henri Matisse'in Kırmızı Ahenki, Marcel Duchamp'ın Pisuvarı müdahale edilerek yeniden yorumlanmış, dönüştürülmüş halleriyle sergide yer alan bazı çalışmalardan.

En Çok Aranan Haberler