Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Yusuf Günay, görevinden ayrılmasına üç gün kala, enerji sektörü temsilcilerine son kez hitap ederken, elektrikte krizin kapıda olduğunu bildirdi. Günay, "veda" konuşmasında enerji piyasasının beklenenden yavaş bir serbestleşme sürecinden geçtiğine dikkat çekerek, Türkiye'nin yakın zamanda elektrik darboğazına gireceği uyarısında bulundu.
Yusuf Günay, Stratejik Teknik Ekonomik Araştırmalar Merkezi (STEAM) tarafından düzenlenen 7. Enerji Arenası'nda yaptığı konuşmada, 6 yıldır sürdürdüğü EDPK Başkanlığı görevinin 3 gün sonra sona ereceğini ifade ederek, EDPK Başkanı unvanı ile son kez sektör temsilcileri ile biraraya geldiğini söyledi. Türkiye enerji sektörünün son 8-10 yılda büyük bir değişim sürecine girdiğine işaret eden Günay, özellikle Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı gibi dev projelerin hayata geçirilmesinin, yabancı sermayenin ilgisini çektiğini dile getirdi.
-"SERBESTLEŞMENİN EN YAVAŞ GELİŞTİĞİ SEKTÖR ENERJİ"-
Günay, enerji sektörünün 2000 yıllarda serbestleştirilmesi için yasal düzenleme yapılan ilk sektör olmasına rağmen mukayeseli bir şekilde bakıldığında serbestleştirmenin en yavaş geliştiği sektör olduğuna dikkat çekerek, bugün Türkiye'nin kişi başı net 2 bin kilovatsaat (KWH) ile Avrupa Birliği ortalamasının 3'te biri, OECD ortalamasının 4'te biri civarında elektrik enerjisi tükettiğini kaydetti.
-"EN GEÇ 2009'DA ELEKTRİK TALEBİ KARŞILANAMAYACAK"-
Hızlı kalkınma süreci ile paralel olarak 2007 yılının ilk 10 aylık verilerine göre, elektrik enerjisi talebinin bir önceki yıla göre yüzde 9.1 artığını belirten Günay, 2007 yılı geneli için talep artışının yüzde 10'un üzerinde olacağının tahmin edildiğini söyledi. Günay, "Bu durumda, sistemdeki bütün santrallerin arıza yapmaksızın güvenilir üretim miktarlarını üretecekleri var sayıldığında, en geç 2009 yılı içinde talep karşılanamayacaktır. Ancak santrallerin arıza yapabilecekleri düşünüldüğünde talebin gelecek yıl itibariyle güvenilir olarak karşılanamaması ihtimali karşımıza çıkmaktadır" diye konuştu.
-"ÖZEL SEKTÖR YATIRIM İÇİN 'İTİDALLİ' DAVRANIYOR"-
Günay, önümüzdeki dönemde en çok tartışılacak konuların başında "arz güvenliği"nin olacağını vurgulayarak, elektrik piyasasının serbestleştirilmesi ve işleyen bir piyasa kurulması işleminin henüz tamamlanmamış olmasından dolayı, özel sektörün yatırım kararı almakta "itidalli" (ölçülü) bir yaklaşım sergilediğini ifade etti. Arz güvenliğinin sağlanması için, yeni üretim yatırımları ile yenileme ve iyileştirme yatırımları kadar önemli olan bir diğer konunun da üretim tesislerinin özelleştirilmesi olduğuna dikkat çeken Günay, şunları söyledi: "'Üretim özelleştirmeleri de en az dağıtım özelleştirilmeleri kadar önem arz eden bir husustur. Dağıtım özelleştirmelerindeki son gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda üretim özelleştirmeleri için dağıtım özelleştirmesinin tamamlanmasının beklenmesi yerli ve yabancı yatırımcıların karar alma süreçlerini de ciddi belirsizliğe itecektir. Elektrik enerjisi sektöründe serbestleşen bir piyasa ortamında devletin sadece düzenleyici ve denetleyici bir konuma gelmesini ve ihtiyaç duyulan yatırımların yerli ve yabancı özel sektör tarafından süreklilik içinde devam etmesi arzu ediliyorsa, gerçek maliyetlere dayalı serbest bir piyasa kurmak gerekmektedir."
Kamunun elektrik üretiminde yüzde 84, elektrik dağıtımında yüzde 98 pay sahibi olduğunu ve toplam satış piyasasını kontrol ettiğini hatırlatan Günay, böyle bir ortama özellikle stratejik yatırımcıların devamlılık içerisinde girmesinin oldukça güç olduğunun altını çizdi.
-"TÜRKİYE BİR ŞANTİYEYE DÖNÜŞECEK"-
Günay, önümüzdeki dönemin elektrik enerjisi sektörü açısından çok önemli gelişmelere sahne olacağını belirterek, "İnanıyorum ki yapılacak özelleştirmeler ve serbestleşme süreci içinde sektörel sorunlarımız adım adım aşılacaktır. Bu ortamda arz güvenliğini sağlamak üzere özel sektör yatırımlarının ardı ardına temelleri atılarak ülkemiz bir şantiyeye dönüşecektir. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun kurucu başkanı olarak halisane dileğim, enerji sektörü serbestleştirilmesi sürecinin kesintisiz ve gecikmesiz şekilde tamamlanmasıdır" diye konuştu.