Spor Toto Süper Lig'in 12. haftasında Fenerbahçe, Çaykur Rizespor'u deplasmanda bozguna uğrattı... Sarı-Lacivertlilerin 5-1'lik galibiyetini spor yazarları değerlendirdi.
ERMAN TOROĞLU
Maç başlarken 'Rize Stadı niye boş?" diye merak ettim. Yarım saat geçince Rize seyircisinin neden maça gelmediğini anladım. Çünkü Çaykur Rizespor bu lige göre biraz hafif. Sarı-lacivertli futbolcuların hepsi birbirlerine yardım etti. Hiçbiri tek başına oynamaya kalkmadı. Koştular, mücadele ettiler. Zaten Çaykur Rizespor ile bir de kalite farkı var. O zaman fark açıldı. Şimdi düşünüyorsunuz; giden teknik direktör kalsa Aatif kiraya verilecek, Stoch kiraya verilecek. Yöneticiler de belki buna razı olacaklardı. Ama teknik adam değiştikten sonra işler değişti. Şunu çok net söyleyebilirim;
Volkan Şen şu güne kadar oynadığı maçlarda çok iş yaptı gözüktü ama bal yapmayan arı gibiydi. Gidiyor, geliyor, alıyor, veriyor... Asist yapıyor mu? Can alıcı yerlerde yok. Sol kanattan geliyor, sağ ayağıyla 600 tane vuruyor, iki tanesi gol oluyor. Şimdi Aatif geldi, özellikle fizik gücü arttıktan sonra farkı da ortaya çıktı. Hem asist yapıyor hem topu iyi oyuna sokuyor hem de iyi vuruşları var. Böyle giderse de Volkan kenarda oturur, Aatif oynar.
Sow'un o yaptığı vuruşlar enteresan. Röveşata deseniz değil, çünkü röveşatada ayağa kalkarsınız iki ayakla makas yaparsınız ve vurduğunuz top genelde kafanızın üstünde kaleye dik gider. Sow tek ayak üzerinde kalkarak bir vuruş yapıyor. Havadaki topa yapacağı vuruşun ne tarafa gideceğini kestirmek çok zor. Mehmet Topal için zaten söylenecek bir şey yok, gereğini yapıyor. Souza da oturdu. O da artı işler yapmaya başladı. Skorlar da iyi gidince psikolojik olarak da bir rahatlama oldu. Fenerbahçe'de pembe günler başladı. Eğer büyük hatalar yapmazlarsa da kötü pozisyonlara düşmezler. Düşünün, dün gece kaleci Volkan Demirel bir gol yedi, bir de karambol pozisyonu var. Onun haricinde bir pozisyon var mı? Yok... Bu neyi gösteriyor? Fenerbahçe'nin takım olarak iyi defans yaptığını... Yani forvette oynayanlar "Benim işim bitti" deyip rakibi seyretmiyor.
RIDVAN DİLMEN
Hollandalı hoca, objektif ve açık sözlü. Erdemli ve adaletli bir teknik adam Konya'daki maçtan bu yana "Teknik direktörü artık artı ve eksi yönde değlendirebiliriz" demiştim. Oyuncularını çözmüştü Advocaat. Bence hoca çok karakterli bir adam. Objektif ve açık sözlü. Erdemli bir adam ayrıca, Aatif için ani bir karar vermek zorunda olduğunu ancak yanlış karar verdiğini söyledi. Son 3 lig maçında oynattı. Avrupa'da devam ederse listeye de yazacaktır. Ayrıca ideal bir kadro kurma yolunda da ilerliyor. Son haftalarda Alper ısrarı var. Ozan'ın sakatlığı düzelmesine rağmen kesmedi. Çok adaletli bir teknik adam. Volkan'a hiç iş düşmedi. Golde de bir hatası yok. Şener çok formdaydı, dün de öyleydi. Hasan Ali ortalama oynadı. İki stopere iş düşmedi. Mehmet Topal çok iyi oynadı. Souza idare etti. Alper iyi değil, çok iyi oynadı. Aatif etkili oldu. Sow üç gol attı, daha ne yapsın?
Yalnız şunu da söyleyeyim, Rizespor bu ligin en zayıf takımlarından biri. Mutlaka takviye yapması lazım devre arası. Elbette bu Fenerbahçe'nin iyi oyununu gölgeleyen bir şey değil, klas bir maç oynadılar. Galatasaray'la zor bir maç oynadılar fiziksel açıdan, hafta arası da Zorya maçı vardı. Bir de oyuncular form tutmaya başladı. Takımın en büyük silahı Lens iken o yokken 3 maç kazandılar. Artık Fenerbahçe'de minimum 8 bankosu var. Şener'le Alper'in altını çizmek lazım, çok oyuncunun açığını kapatıyorlar. İş ciddiyetleri var. Paris'ten Van der Wiel diye bir adam gelmiş ama Şener'e baktı, daha özverili, kendine daha iyi bakıyor, onu oynattı.
Fenerbahçe'nin kapasitesi bu. Van Persie biraz düşük kaldı ama yoğun markaj altındaydı, sinirlenip sarı kart da gördü. Moussa Sow geldiğinde göbekli bir adamdı. Dubai'de oynamak kolay değil. Sow'u çok dengeli bir şekilde takıma soktu hoca. Oynattı, kesti. Manchester'a röveşatayla gol attı, yine kesti ve takıma adapte etti. Daha erken ama kısa sürede Beşiktaş'ın 4 puan arkasına kadar yaklaşabilmesi çok önemli Fenerbahçe'nin. Düşünün, 5'te 5 yapıp 15 puan almış bir Fenerbahçe lider Başakşehir'in 6 puan gerisinde. Son 5 maçlık periyot hocanın takımı tanıması, oyuncuların da işlerine daha ciddiyetle yaklaşması bu değişimi sağladı. Advocaat, oyuncuyu kazanmak üzere bir antrenörlük yapıyor. En önemlisi bu. Son olarak Rize'de zemin süperdi. Hakem Ali Palabıyık da çok güzel bir maç yönetti.
ATİLLA GÖKÇE
Bu bir gözdağı mı, yoksa meydan okuma mı? Yorum sizin... Fenerbahçe’nin Rize deplasmanı, baştan sona bir gol serisiyle gövde gösterisi oldu. Bu da söyleyelim benim yorumum. Bu maçtan Fenerbahçe-Beşiktaş derbisine neler yansır? Rahatlıkla ki, goller yansır. Fenerbahçe dün hem duran toplarda hem de akan oyunda çok şık goller atarak zirveye katılma harekatının boşuna olmadığını gösterdi. Moussa Sow için de özel bir paragraf açmak gerekiyor. Emenike gibi kaprisli ve egoist değil. İyi niyetli, çalışkan, enerjik bir takım oyuncusu. Ne isteniyorsa onu yapıyor. Kanatsa peki... Ortada santrforsa hayhay! Golleri mi? Vay vay vay! Bu adam gol fırsatıyla buluştuğunda mutlaka sıra dışı bir şeyler yapıyor. Dün attığı ilk golde Mehmet Topal ve Aatıf’ın hazırladığı pozisyonu harcamadan beraberliği sağladı. İkinci golünde ise Mehmet Topal’ın akıllı aşırtmasına sol ayağı yerdeyken, kaleye sırtı dönük halde güzel bir röveşata yaptı. Rizespor kalecisi Diallo şaşkına döndü. Üçüncü golünde faul atışında gelen topa akıllıca vurdu ve takımını rahatlattı.
Dick Advocaat, sezon başından beri oluşturmak istediği oyun planını nihayet futbolculara kabul ettirmiş görünüyor. 4-3-3, 4-2-3-1 ya da 4-4-2 hiç fark etmiyor. Fenerbahçe sağlam bir savunma hatının önünde çok iyi bir merkeze kavuşmuş durumda. Mehmet Topal ve Josef de Souza oyunun iki yönünü de rahatlıkla kontrol edebiliyor, yönetebiliyor. Alper ve Aatıf sağ ve sol kanatta çok etkiliydiler. Hollandalı hoca, sakatlıktan dönen Ozan Tufan’ı, formda Volkan Şen’i, dinlendirerek kulübeye almıştı. Van Persie’yi 90 dakika süreyle oynatmasını anlayamadım. Aynı hoca, Van Persie’yi UEFA maçında dinlendirmişti. Aatıf ve İsmail Köybaşı’nın (duran toptan) golleri pastanın çileği oldu.
GÜRCAN BİLGİÇ
Muhtemelen Moussa Sow ile baş gazeteler okuyacaksınız ama maçın ve skorun altını çizen oyuncunun Mehmet Topal olduğunu belirtmeliyiz. Fenerbahçe 50 lig maçı sonrasında geriye düştüğü bir maçı galip tamamlıyor. Üstelik bunu deplasmanda yapıyor; seyircisi olmadan. Ve yine bunu Lens gibi tabelaya direkt etkisi olan önemli oyuncusunun da yokluğunda gerçekleştiriyor.
Yine Topal'a dönersek, birinci ve ikinci golde kullandığı paslar sadece milimetrik değil, akıl da taşıyordu. Topal'ı klasik defansif orta saha olmaktan çıkartıp, orta sahanın etkili pas merkezi haline de getiren farklılık bu. Sosyal Medya'da "iniesta efekti" diye yazmışlar. Gerçekten de beklenin ötesine geçip, başkasının üstüne biriken dikkatlerden sıyrılıp, ayrıcalıklı olmayı başardı Mehmet Topal. Atıf'ı yerine oynadığı Volkan'dan farklı kılan, ayağındaki topu pas olarak kullanmayı birinci seçim yapması. Tabelayı değiştirenler arasında yer alarak, güven de tazeliyor. Ve kulübede dinlendirilen Volkan Şen'in sağ kanatta oyuna devam etmesi. Bursa'da da aynı bölgedeydi, asist kralı olmuştu. Belki de bölgesini değiştirmek, Volkan Şen'i de değiştirebilir.
MEHMET DEMİRKOL
Mehmet Topal’ı 1 asist, 1 asist pasıyla hücumcu orta sahaya dönüştüğü bir oyun oldu. UEFA listesine giremeyen Aatif, Dick Advocaat’ın lig listesine girdi ve oy unun kaynağı olmayı başardı. Rize’nin İsmail’le çok iyi kullandığı sol kanadında iki yönlü görevini yapıp sıklıkla geriye yardıma gelen ve bu tehdit nedeniyle Şener’den hücumda aradığı desteği hiç alamayan Sow, ilk yarıda hat-trick yaptı. Hem de 2 hafta öncesinde Fenerbahçe’nin hücumumda olmazsa olmaz görünen Lens’in pozisyonunda. Yine bir kilit pasla Aatif’ı gören Alper ve Souza’daki değişim ise zaten birkaç haftadır dikkat çekiyor.
Öyle ki Alper’in kanatta Aatif’ın santrfor arkasında başladığı oyunda Hollandalı, çok geçmeden yer değişikliğini yaptı. Orta saha Alper’i aradı zira. Şimdi Ozan’ın formayı alması için seviye yükseltmesi gerekecek. Sanırım İstanbul’da gelen Alanya beraberliğinin ardında durumun bu noktaya geleceği düşünülemezdi. Hani Advocaat’ın, “Benden iyisini bulabilecekle rini düşünüyorlarsa yarın hemen yo llayabilirler” dediği maçtan bahsediyorum.
İLKER YAĞCIOĞLU
Fenerbahçe'nin yoğun maç trafiğinde Rizespor'un ligde bulunduğu konumu da düşünürsek dün akşamki karşılaşma Sarı-Lacivertli takım için zor bir 90 dakika olarak görülüyordu. Daha oyunun başlarında 17. dakikada Rizespor'un golü gelince de Fenerbahçeli taraftarlar "Acaba takılacak mıyız" diye endişeye kapılmışlardır. Fakat golün hemen ardından Fenerbahçe'nin vitesi artırması ve iki oyuncunun olağanüstü performansı Fenerbahçe adına geceyi rahatlattı. Ve sonraki bölümler Fenerbahçe için çok kolay geçti. Bu iki oyuncudan biri Mehmet Topal'dı. İnanılmaz oynadı..
Moussa Sow... Öyle bir gol attı ki hani diyoruz ya "Bu golü Moussa'dan başka kimse atamaz" diye. Attığı ikinci gol kesinlikle bu cinstendi. İlk 45 dakikada hat trick yaparak gecenin kahramanı oldu. Alper'in, Aatıf'ın ve Souza'nın performansları da yine aynı şekilde son derece iyiydi. Artık bu maç geride kaldı. Ve şimdiden Beşiktaş derbisi konuşulmaya başlandı. Kolay gol yemeyen, bırakın gol yememeyi rakibe doğru dürüst pozisyon bile vermeyen Fenerbahçe artık forvetlerinin de kendisine gelmesiyle ofansif yönden son derece etkili bir takım haline geldi. 7'de 7 yapan Fenerbahçe, bu haliyle ligin namağlup takımı Beşiktaş'ı da puansız göndermeye çok yakın..
HAKKI YALÇIN
Rizespor'un maçın başında öne geçmesiyle, Fenerbahçeli futbolcuların dönüşü arasındaki gerçeğin ifadesi olacaksa, "Ters falso!" derim. Çünkü yediği gole kadar deplasman takımı gibi oynayan Fenerbahçe golden sonra sahanın hakimi oldu.
Fenerbahçe takımı öylesine itibarlı bir mücadele gösteriyor ki, rakip bile buna saygı göstermek zorunda kalıyor.
Advocaat yeni bir elbise dikti Fenerbahçe'ye. Yanlışların yerini doğrular alırken, galibiyetin takım elbisesi cuk oturdu.
Pozisyon israflarının sonu gelirken..
Takım duruşunu özne yaparken, gecenin özel isimlerini de işaret etmeliyim. Dün gece Rize'de sandıktan çıkmış sihirli bir kartpostal vardı; Moussa Sow. Hele attığı ikinci gol var ki, Rize kalecisi bile bu sahneyi seyretmekten kendini alamadı.
Bu fantastik gol, hangi sergiye asılsa, ziyaretçi akınına uğrar. Mehmet Topal'ın da gecenin içinde özel bir yeri var.
Her maçta kendini yeni güzelliklere formatlayan adam. Özellikle golden sonra liderliğe soyundu, topu ayağına aldığında takımın ufkunu da genişletti, hücum anlayışını da. Dünkü mücademlesine itafen Aatıf'ın uyum sorununu aştığını ve kimliğine kavuştuğunu söyleyebiliriz..