Emine Erdoğan Uludere’de

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve kızı Sümeyye Erdoğan, Şırnak'ın Uludere ilçesi Ortasu köyünde hava saldırısında hayatını kaybedenlerin aileleri ile görüştü.

Ortasu köyünü ziyaret eden Emine Erdoğan’a kızı Sümeyye Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve eşi Yıldız Atalay, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ile AK Parti milletvekilleri de eşlik etti. Emine Erdoğan köye gelmeden önce saldırıda hayatını kaybedenlerin yakınları ellerinde pankartlarla muhtar Haşim Encü’nin evinin kapısına geldi. Çevrede güvenlik üst seviyeye çıkartılarak, yollarda askerler tarafından aramalar yapıldı. Köyün giriş ve çıkışı ile evlerin çatıları ile tepelerde Özel Harekât polisleri güvenlik önlemleri aldı. Daha sonra helikopterle köye gelen Emine Erdoğan ve beraberindekiler, Ortasu köyü muhtarı Haşim Encü'nin evini ziyaret etti. Erdoğan, Encü'nin evinde daha önce hava operasyonunda hayatını kaybedenlerin yakınları ile görüştü. Daha sonra evde hayatını kaybedenler için Kürtçe ve Türkçe mevlit okutuldu.

Mevlidin ardından bir açıklamada bulunan Emine Erdoğan, "Kalbimiz ve gönlümüz sizinledir. Bir nebzede olsa acılarınızı sarabilirsek ne mutlu bize.” dedi.

Emine Erdoğan, şunları söyledi: “Buradan hepimizin kardeş olduğunu, bir olduğunu dünyaya haykırmak istiyoruz. Biz bir ve beraberiz, hiç kimse bizi ayıramaz, hiç kimse bizi bölemez. Tekrar tekrar söylediler kendileri. 'Biz barış istiyoruz' dediler. 'Dünya anneleri barış istiyoruz' dediler. Hepsi inanın sözleşmiş gibi aynı şeyi tekrarladılar. 'Anneler isterse bu barış gerçekleşir' dedim. Önceden gelmek istemiştim ama maalesef gerçekleşemedi. Kalbimiz, gönlümüz buralardaydı, onların acılarını paylaşmak istedik. Onun için geç de olsa yaralarını bir nebze sarabilirsek ne mutlu bize dedik. Paylaştık, dertleştik ağlaştık, notlarımızı aldık. Tabii ki hükümet adına Sayın Bakanımız bu işin sonuna kadar gideceğine söz verdi.”

BEŞİR ATALAY: OLAYLA İLGİLİ TAKİBİMİZ SÜRÜYOR

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ise Uludere olayı ile ilgili takiplerinin sürdüğünü söyledi. Bakan Atalay, şöyle konuştu: “Bizim buradaki çalışmalarımız sürüyor. Vatandaşımızın ihtiyaçlarını karşılama yönünde çalışmalarımız artacak ama olayın aydınlatılmasıyla ilgili çalışmaları da bizzat Başbakanımız, hükümetimiz yakından takip ediyor. Onu biz de herkes kadar doğrusu arzu ediyoruz. Sonuçları bütün boyutları ile açığa çıksın. Yakınlarını kaybedenleri buraya davet ettik, hem çocuklarını, eşlerini kaybeden hanımefendiler ile hem babaları ile görüştük. Onlara baş sağlığı diledik, burada Kur'an okutuldu. Türkçe, Kürtçe mevlit okutuldu. Taziyelerimizi ilettik. Bu acı olayla ilgili yargı süreci hem adli, hem idari araştırma, inceleme ve takip süreci devam ediyor."

"Bizim de temel hedefimiz bu olayla ilgili bütün noktaların aydınlığa kavuşması ve bütün ayrıntıların şeffaf şekilde paylaşılmasıdır." diyen Atalay, "Esasen bu konuda bildiğiniz gibi hem adli yargı soruşturmasını sürdürüyor hem Genelkurmay Başkanlığı'nın yürüttüğü çalışmalar var hem de İçişleri Bakanlığı'nın çalışmaları var hepsi devam ediyor. Tabii bazı yanlış anlama vesaire bunları da kendileriyle paylaşmış olduk, düzeltmiş olduk.” diye konuştu.

Sınır köylerinde yapılacak çalışmalarla ilgili de açıklamalarda bulunan Atalay, “Özellikle bu köylerimizle ilgili öteden beri gündemde olan Gülyazı Sınır Kapısı'nın açılması, bu köylerimizde yapılacak bazı konular var, okulun, bir lise binasının yapılması talebi programa alındı. Yol ve su ile ilgili zaten bazı talepler vardı. Valiliğimiz bunları yürütüyordu. O konularda da kesin kararlarımızı verdik. Onları da kendileriyle paylaştık. Öncelikle burada çocukların okuması, gençlerin okula gitmesi için her tedbiri alıyoruz, hem ilköğretim seviyesinde hem lise seviyesinde, hem üniversiteye gideceklerin şehirde dershanelere gönderilmesi şeklinde, hem üniversite okuyanlara burs verilmesi şeklinde... Gençlerle ilgili boyutu çok önemli görüyoruz. Hanımlarla yaptığımız toplantıda hem benim erkeklerle yaptığım toplantıda, onların taleplerini aldık. Onların en önemli talebi; yine bu acı olayla ilgili araştırmaların biran önce bitmesi ve bu olayların aydınlatılmasıdır. Niçin oldu? Nasıl oldu? Bunun aydınlığa kavuşması, bizim buradaki köylülerimizin en önemli talebidir. O zaten bizim de talebimiz.'' ifadelerini kullandı.