Temeli 2016’da atılan Eminönü-Alibeyköy Tramvay Hattının ikinci ve son etabı tamamlandı. Hattın Eminönü-Cibali İstasyonu 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından açılarak hizmetine sunulacak. Otobüs, vapur, tramvay, metroyla entegreli olan ve Eminönü-Alibeyköy arasındaki yolculuğu 35 dakikaya indiren hattı İBB Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Pelin Alpkökin açılış öncesi tanıttı. Alpkökin, günde 100 binin üzerinde yolcu taşınabileceğini vurguladı.
Hattın detayları hakkında bilgi veren İBB Genel Sekreter Yardımcısı Doç. Dr. Pelin Alpkökin, “Tamamıyla Alibeyköy Eminönü hattımız bir bütün olarak işletmeye alınmış oluyor. T1 hattımıza da entegrasyonumuz var, şehir hatlarımıza entegrasyonumuz var. Otobüs hatlarımızla, metroyla entegrasyonumuz var. Dolayısıyla Alibeyköy’den tüm Haliç kıyısı boyunca, Balat’tan Eminönü’ne gelecek hattımızın açılıştan sonra bölgede hem ulaşım açısından hem de tarihi alanda görselliği açısından büyük bir proje olduğunu düşünüyoruz. Yolcu talebine göre sabah ve akşam pik saatlerde 3 dakikada 1 tren kaldırabilecek kapasitedeyiz. Günde 100 binin üzerinde yolcu taşıyabiliriz. Burayı bir an önce hayata geçirmek için öz kaynaklarımızla bu projemizi yeniden başlattık" dedi.
Alpkökin, "Herkesin bildiği gibi projemizin ilk etabını açtık. Ciddi de bir yolcu talebi var. Şimdi asıl önemli olan ikinci etabını açıyoruz. Bu hattımızı bir cadde tramvayı olarak düşünmeyin. Hattımız 10 kilometre ama 5 kilometresi Haliç’in zemininin altındaki çökellerin altındaki kayaya soketlediğimiz tam 2 bin 500 tane kazığımız var. Toplamda yaklaşık 185 milyon Euro’ya mal ettik. Dolayısıyla hattın yarısı aslında karada giden köprü ve viyadük gibi düşünebilirsiniz. O yüzden de maliyeti yüksek. Hattın bazı tasarımsal problemleri vardı, onları tamamen çözdük. Önceki etapta 1.3 kilometrelik kısmı kırıp bunları da kazıklar üzerine aldık. Eminönü kayaya en uzun mesafede rastladığımız yer. Dolayısıyla yaklaşık 80 metreye yakın kazıkların çakıldığı yer. Bu hat altında yaklaşık 2 bin 500 kazıkla beraber çok ciddi bir iş yapıldı. Bu bölge 9 kilometreye göre yapım ve yönetim açısından zor bir bölgeydi. İSKİ alt yapısı vardı, Fen İşlerimizin Unkapanı Köprülü Kavşağı yapımı vardı. 2012’de yıkım kararı alınıp bir türlü deprem açısından yıkılıp yeniden yapılamayan Unkapanı Köprülü Kavşağı’nı da ve içindeki trenimizin baksı Fen İşleri Daire Başkanlığımız yaptı. Bunun da hiçbir projesi yoktu dolayısıyla bu kısım da işleri hızlandırmak adına öncelikle burada proje ve tasarım işleri yapıldı. 2016’da ihalesi yapılmış ama 2019’dan bu yana sanki ihalesine yeniden yapılıyormuş gibi finans hem de tasarım işleriyle beraber, yapım işlerini beraber götürdüğümüz araç imalat işlerini beraber götürdüğümüz bir iş oldu" diye konuştu.
Alpkökin, “1 kilometre boyunca belediyenin tüm birimleriyle çok ciddi bir yönetim yaptık. İETT peronlarını değiştirdik, İSPARK’ı kaldırdık, Park ve Bahçeler Müdürlüğü’yle beraber yeşil alan ve meydan düzenlemesi yaptık. Yol bakım düzenlemeleri yaptık. Kaldırım düzenlemeleri yaptık. En önemlisi su baskını ve depreme karşı son derece zayıf olan Unkapanı Köprülü Kavşağı’nı iyileştirdik. Toplamda yaklaşık 185 milyon Euro’ya çıktı ama İstanbul’un en önemli, en güzel akslarından bir tanesi olan Haliç’te yeniden bir güzelleştirme, yeniden burayı iyileştirme ve aynı zamanda tramvayı açma projesi olarak, bir bütün olarak görüyoruz. Hattımızın aslında orijinalde Eyüp’ten Bayrampaşa’ya kadar uzanan bir kısmı daha var. Bunun için de Eyüp’te makasımız, oraya ayrılması için trenlerimizin bir makasımız da imal edildi. Bunun da tüm tasarımları hazır. Bankalarla görüşmeleri tamam, Ankara’dan onayımızı bekliyoruz. Onayımızı aldıktan sonra da burayı da hızlıca ihalesini edip başlayabiliriz. Bayrampaşa’dan Eminönü’ne gelebileceği gibi hattımız Eminönü’nden Alibeyköy’e de gidecek, çatallanacak önemli bir hat" ifadelerini kullandı.
Alpkökin, "Tarihi adadan geçtiği için katenersiz olarak yani havadaki direkler ve kablolardan enerji almıyor. Yerden farklı bir sistemle enerji alıyor. Türkiye’de ilk kez kullanılmış bir sistem bu. APS dediğimiz bir sistem. Bizim bir başka çalışmamız da T1, Kabataş tramvayımızın tarihi yarımadada yine o da eski sistem olduğu için katenerden, havadaki direklerden enerji alıyor. Bu enerji tabi ki çok ciddi, tarihi yarımadamıza yakışmayan bir silüete sebep oluyor. Bir çalışmamız da tarihi yarımadada T1 araçlarımızın farklı enerjilendirme yöntemleriyle katenerden arındırıp, o bölgedeki güzelliği, silüeti kazandırmak. Bunun için de proje ve finans görüşmelerimiz devam ediyor" dedi.
Kaynak: DHA