YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Emniyetten Polislere: Mağdurun Yanında Dikilmeyin, Elinizi Çarpraz Bağlamayın

Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı, polisin herhangi bir suçtan mağdur olan vatandaşa nasıl davranması...

Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı, polisin herhangi bir suçtan mağdur olan vatandaşa nasıl davranması gerektiğine yönelik kriterleri kamuoyuyla paylaştı. Polislere, 'mağduru dinlerken başınızı sallayabilir, göz teması kurabilirsiniz' tavsiyesinde bulunan Asayiş Daire Başkanlığı, "Mağdurun başında dikilmek yerine mağdurun karşısına oturup, kendinizi onların yerine koyabilirsiniz. Kollarınızı çapraz bağlamak yerine daha açık bir duruş sergileyerek sıcak, sempatik bir ses tonuyla iletişim kurabilirsinizi. El temasından kaçınılmalıdır (kucaklama, elin omuza atılması, el ile el veya koldan tutma gibi)" uyarısında bulundu.Asayiş Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan 'Suç mağdurlarının hakları ve mağdura yaklaşım’ konulu hizmet içi eğitim bülteni, ülke genelindeki emniyet birimlerine gönderildi. Bültende, mağdura, suç nedeniyle konsantrasyon bozuklukları, hafıza kaybı, depresyon hali ve fiziksel rahatsızlıklar yaşayabileceğini ve suç sonrası bunların normal olduğunun söylenmesi gerektiği dile getirildi. Mağdurun, olayın şokunu kısa sürede üzerinden atması için günlük uğraşlarına devam etmesi konusunda tavsiyelerde bulunulması gerektiğinin vurgulayan asayiş Daire Başkanlığı polislere şu uyarılarda bulundu: "İnsanlar bir suç sonrası geçirdikleri travma nedeniyle kendileri çaresiz, savunmasız ve korkmuş hissederler. Mağdurla ilk iletişime geçen polis olduğu için öncelikle onların kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak için isim ve unvanınızla kendinizi mağdura tanıtın. Görev ve mevzuatla yetkinizden bahsedin. Olayın heyecanı ile unutulabilir bu nedenle söylemeden gitmemek için ‘güvendesiniz’ veya ‘Şu an sizin için buradayım’ ifadelerini kullanın. Mağduru dinlerken başınızı sallayabilir, göz teması kurabilirsiniz. Başlarında dikilmek yerine karşısına oturup, kendinizi onların yerine koyabilirsiniz. Kollarınızı çapraz bağlamak yerine daha açık bir duruş sergileyerek sıcak, sempatik bir ses tonuyla iletişim kurabilirsinizi. El temasından kaçınılmalıdır (kucaklama, elin omuza atılması, el ile el veya koldan tutma gibi)."ÖNCE SAĞLIK SORUNUNUN OLUP OLMADIĞINI SORUNOlay yerine giden polisin öncelikle mağdurun sağlık sorunuyla ilgilenmesi gerektiğine dikkat çeken Asayiş Daire Başkanlığı, mağdurlara birkaç kelimeyle ne olduğunu anlatmasının istenebileceği belirtildi. Polislerin, mağdura, daha sonra olayla ilgili daha detaylı bir görüşme yapılacağının söylenmesi gerektiğinin kaydedildiği açıklamada, olay yerine giden polislerin önce mağdurun sağlık sorunuyla ilgilenmesi gerektiğinin altı çizildi. Mülakat esnasında mağdurun özeliyle ilgili dikkatli davranılmasının tavsiye edildiği açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Görüşmeyi mağdurun kendini rahat ve güvende hissettiği resmi ve sizin hakkınızda şüphe oluşturmayacak bir yerde gerçekleştirin. Mağdura kendi kararlarını alabilmeleri ve kendilerini güçlü hissedebilmeleri için güven tazeleyici ‘Bir şey içmek ister misiniz? ‘Size nasıl hitap etmemi istersiniz?’ gibi basit sorular sorun. Mağdurlar yaşadıkları travma sonrası duygularını ifade etmek ve başından geçenleri anlatmak isterler. İçinde bulundukları ruh halinin anlaşılmasını ve olayın, kendilerini yargılamayan bir kişi tarafından dinlenilmesine ihtiyaç duyarlar. Mağdurlar, korkuyla birlikte kendi suçlama, aşırı sinirlilik, utanma, mutsuzluk ve inkar etme gibi ruh halleri içerisinde olabilirler. Olaylara verdikleri en yaygın tepki, ‘Bu olay, başıma nasıl geldi inanamıyorum’ yaklaşımıdır. Mağdurlardaki duygusal çöküntü, aşırı kahkaha atma veya çok üzgün olma şeklinde ifadesiz bir yüz gibi tuhaf şekillerde kendini gösterir. Bazen, mağdurlar birden öfkelenebilir, kendilerini beklemeyen ve kontrol edilemeyen bir tehdit içerisinde hissedebilirler. Örneğin; evi kundaklanmış bir mağdur olay yerine hemen gelmediği ve bu olayın mağduru olduğu için, içinde polislerin de bulunduğu kendilerine yardım etmek isteyen kişileri suçlayabilir, onlara karşı aşırı öfkeli davranabilir."MAĞDURUN SÖZÜNÜ KESMEYİNPolislerin, herhangi bir suçtan mağdur olan kişinin duygularını ifade etmesine imkan sağlayın, duygularını dile getirirken sözünü kesmeyin. Eğer mutlaka bir şeyin sorulması gerekiyorsa kısa bir cümleyle sorulması daha doğru olacağı hatırlatılan uyarıda, "Yazılı not almak ve görüşme sonunda sormak tercih edilmelidir. Mağdurun davranış, hal ve hareketlerini gözlemleyin. Duruşuna, yüz ifadesine, ses tonuna, mimiklerine, göz teması kurup kurmadığına ve genel görünümünü gözlemleyin. Mağduru suça karşı verdiği tepkilerin çok normal olduğu konusunda ikna edin. Söylediğiniz ‘Çok korkunç bir olay yaşadınız, çok üzgünüm, hissetleriniz gayet normal’ veya ‘Bu korkunç bir olaydı, böyle bir olaya maruz kaldığınız için çok üzgünüm’ gibi cümlelerle mağduru anladığınızı hissettirin. Mağdurlara, mağduriyetlerinin kendi hatalarından kaynaklanmadığını, ‘siz yanlış bir şey yapmadınız, bu sizin hatanız değildir’ şeklinde cümleler kurarak anlatın. Bir olay esnasında olayın koşullarına göre ne zaman ve nasıl müdahale edileceği konusunda zorluklar yaşanabilir. Polis tarafından ilk yapılması gereken mağdurun ihtiyacının ne olduğunun tespit edilmesidir. Olaya müdahale esnasında ambulans, itfaiye ekiplerin gelmesi gerekebilir. Mağdura hemen ulaşmak mümkün olmayabilir. Öncelik, mağdurun kurtarılması ve ihtiyaçlarının giderilmesidir" ifadeleri yer aldı. MAĞDURA YARDIM EDEYİM DERKEN PSİKOLOJİSİNİ BOZMAYINMağdurun geri kazanılması ve yaşadığı travmayı atlatmasında polisin sürecin nasıl işleyeceğinin anlatmasının onlarla iletişimde olması, destekleyici bir yaklaşım tarzı ile ilgi göstermesinin çok önemli olduğu vurgulandı. Mağdurlara devletin yardım elinin polisçe uzatılırken bilinçli olmanın esas olduğunun dile getirildiği bültende, "Mağdura ihtiyaçlarının sorulması, suçun boyutları ve sonuçlarının değerlendirmesi mağdurun tekrar mağdur edilmesinin önüne geçecektir. Yanlış yorumlar yapılması, mağduriyetin hassasiyetin gözetilmeden sorular sorulması görünüşte mağdurun kendi mağduriyetinin bir parçası olduğunun ima edilmesi, mağdurdan delil olarak alınan eşyanın geri verilmemesi, duyarsızca davranılması mağdurların psikolojik travma yaşamasına neden olur ki bu ikincil mağduriyet olarak da tanımlanmaktadır. Polisin, suçun boyutları ve sonuçlarını değerlendirmesi mağdurun tekrar mağdur edilmesinin önüne geçecektir. İlerleyen zaman içerisinde oluşabilecek ihtiyaçlarıyla ilgili tavsiyelerde bulunun." denildi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler