Emre Uslu: Şemdinli'deki Olay Tamamen Tesadüfen Öğrenildi

Gazeteci yazar Emre Uslu, terörle mücadeleyi Ankara'dan başlatmak gerektiğini savunarak, bir zihniyet değişimine ihtiyaç olduğunu söyledi. Devletin terör konusunda artık ne yapmaya karar vermesi gerektiğini ifade eden Uslu, Şemdinli'deki olayın tamamen tesadüfen öğrenildiğini savundu.

Hakkari'de 8 güvenlik görevlisinin şehit edilmesiyle ilgili hain saldırıyı değerlendiren Taraf Gazetesi yazarı Emre Uslu, 'Cumhurbaşkanı kim olacak tartışması, terör örgütü PKK liderlerinin sözlerinin daha önemli bulunması, Meclis'in, istihbarat ve güvenlik eksikliği için bir tane dahi toplantı yapıp zaafları sorgulamaması' gibi nedenlerden dolayı terörle mücadelenin artık bu ülkede bitmeyeceğini düşündüğünü ileri sürdü.

Terör örgütünün, bütün eylemleri bir stratejik akıl çerçevesinde yaptığına dikkat çeken Uslu, Şemdinli'deki olayın tamamen tesadüfen öğrenildiğini savundu. Doçkaların yerleştirilmesinden istihbarat birimlerinin haberinin olmadığını ileri süren Uslu, müzakere sürecinin yanlış yönetildiğini ifade etti.

Müzakere sürecinde terör örgütü PKK unsurlarının sınır dışına çıkarılması gerektiğini vurgulayan Uslu, sıfır riskle, ön şart konmadığı için bu müzakerenin çöktüğünü belirtti. Terör örgütünün 4. stratejik mücadele dönemini ilan ettiğini anlatan Uslu, devletin istihbarat birimlerinin döküldüğünü savundu.

Suriye'de en büyük kazanımın terör örgütü PKK olduğunu dile getiren Uslu, PKK'nın resmen aktör olduğunu savundu. Esad rejimi gitmediği sürece, bu çatışmalar uzadığı sürece, terör örgütü PKK'nın süreçten güçlenerek çıkacağını öne süren Uslu, terör örgütünün Türkiye'ye saldırmasının ise kazanımlarını artırmak için olduğunu kaydetti.

Terörle mücadeleyi Ankara'dan başlatmak gerektiğini savunan Uslu, çünkü bir zihniyet değişimine ihtiyaç olduğunu söyledi. Devletin terör konusunda artık ne yapmaya karar vermesi gerektiğini ifade eden Uslu, Uludere'de masum vatandaşların öldürülerek PKK'ya can suyu verildiğini savundu. Bunu kimin yaptığı bulunamazsa bundan sonra da bu tür eylemlerin devam edeceğini ileri süren Uslu, PKK ile Kürt sorununun farklı şeyler olduğuna dikkat çekti. Kürt sorunu çözülse bile terör örgütü PKK'nın bitmeyeceğini savunan Uslu, Kürtlerin haklarının müzakere konusu yapılmaması gerektiğini belirterek, "Kürtlerin hakları şimdi hemen verilmeli. PKK sınır dışına çekilmeye zorlanmalı." diye konuştu.

"BURDAN BİR ÇÖZÜM ÇIKMAZ"

Kürt siyasetçi ve yazar İbrahim Güçlü ise Hakkari ve Şemdinli'deki saldırıların yeni karar verilmediğini, Duran Kalkan'ın açıklamalarına göre iki yıl öncesinden buna karar verildiğini ileri sürdü. Siyasi müzakere yolundan sorunların çözülemeyeceğine inanan terör örgütü PKK'nın eylemlere yöneldiğini anlatan Güçlü, en güçlü stratejik yerden bir eylem programı çerçevesinde Şemdinli ve Hakkari eylemlerinin gerçekleştirildiğini söyledi. Başka yerde böyle bir eylemin zaten mümkün olmadığına dikkat çeken Güçlü, terör örgütünün kuşatılması sonucu küçük gruplarla başka noktalara saldırıldığını ifade etti.

Güvenlik güçlerinin büyük kuşatmasının kırılmak istendiğini anlatan Güçlü, Şemdinli ve Hakkari'de bir iktidar alanı oluşturmak istendiğini söyledi. Böyle varolmak istendiğini dile getiren Güçlü, terör örgütünün, Suriye yıkılmadan önce bir yer tutunmaya çalıştığını kaydetti.

Suriye rejiminin yıkılmasıyla dayanaklarının zayıflayacağını, desteksiz kalacağının düşünüldüğünü anlatan Güçlü, Suriye'deki gelişmelerin terör örgütü PKK için teşvik edici olabildiğini belirtti. Güçlü, "Belli bir alandaki sıkışmayı açmak için bu tür eylemler beklenebilir. Kuşatmayı kırmak istiyorlar. Bu saldırıların çözümsüzlük konjonktürünü ortaya çıkardığı açıktır. Burdan bir çözüm çıkmaz. Kan akabilir ancak bir çözüm çıkacağı anlamına gelmez." diye konuştu.