HABER

En damar 20 arabesk şarkı

En damar 20 arabesk şarkı

Bu yaza damgasını vuran arabesk tartışmasının tozu hâlâ havadayken sorduk: İşin "yavşaklık" kısmını bir kenara bırakın, arabesk müziğin bu kadar patırtı koparması için bize 20 sebep söyleyin... Son yılların en dinamik haber dergisi Aktüel'in büyük Jürisi geniş külliyatı elden geçirdi ve tüm zamanların en damar 20 arabesk şarkını seçti. Bu 20 şarkı olmasaydı tartışma belki de bu kadar büyümeyecekti. İşte o şarkılar...


Söyleyene göre ismi değişen bu arabesk klasiği karşımıza bazen “Deli gibi sevdim”, bazen “Dünyanın derdi bitmez”, hatta “Sen de yanmışsın” olarak çıksa da orijinal adı “Neden saçların beyazlamış”tır. Sözleri Cengiz Tekin’e, bestesi Rıfat Şanlıer’e ait olan şarkıyı ünlü eden sanatçı Adnan Şenses’tir. Tekin şarkıyı kendi albümünde “Deli gibi sevdim” ismiyle okumuştur.


Belki birçoğumuz şarkının isminden şarkıyı hatırlayamadı. Hemen hatırlatalım: “Yolun düşer meyhane üstüne/İçtikçe aklıma sevgilim gelir/Silsem gözlerimi kurusun diye/Bahar
seli gibi boşalır gelir.” İbrahim Tatlıses’i “Nankör Kedi”yle hatırlamak istemeyenlere şiddetle tavsiye edilebilecek şarkının sözleri efsanevi müzisyen Ali Tekintüre’ye, bestesi ise Mustafa Sayan’a ait.


Müslüm Gürses’in de ününü borçlu olduğu şarkılardan biri olan “Taht Kurmuşsun Kalbime”yi meşhur eden Esengül’ün sesi olur. 1973 tarihinde bir pavyon klasiği hâline gelen şarkının bestecisi ise “gizli şöhret” Orhan Akdeniz’dir.


İbrahim Tatlıses, sinema filmleri yaptı, talk show programları hazırladı, köşe yazarlığı yaptı, oyuncu oldu, senarist oldu… Hatta yönetmen koltuğuna bile oturdu. “Yıkılmışım Ben” işte tüm bunlara neden olan şarkılardan birisidir. Şarkının sözleri Tahir Peker’e, bestesi ise ünlü besteci Burhan Bayar’a aittir. Parçada geçen “Dertler derya olmuş, ben de bir sandal” arabeskin en efsane dizelerinden biridir


Arabesk müziğinin yasak olduğu dönemlerde, hem kadın olarak ortaya çıkması, hem sesinin özgünlüğü, hem de hiçbir yasaya, kurala gelir olmayışı bu şarkıyı tüm zamanların en “heyvimetal arabeski” yapar, kanaatindeyim. Kibariye’nin kendisine duyduğum sempatinin sebebi, olduğu gibi olması ve hiçbir zaman başka biri olmaya özenmemesidir. “Kimbilir”, iyi bir şarkı olmaktan öte içinde tam bir başarı öyküsünü de barındırıyor. Şarkının yorumcusu Kibariye, bütün şöhretini bu şarkıya borçludur. 80’lerin başında bir yılbaşı gecesi televizyonda söyleyip bir gecede üne kavuştuğu şarkı, o günden sonra birçok kişi tarafından yorumlandı. (Hatta Gülşen Bubikoğlu tarafından bile…) Arabesk müziğe etkisi ve emeği çok olan “Kimbilir”in sözleri Mehmet Duyar’a, müziği Cengiz Özşeker’e ait.


TRT’nin arabeske sansür uyguladığı yıllarda, “Bizimkisi acısız arabesk” söylemiyle ortaya çıkan Bulut’un bu eseri de arabesk hayatımızdaki en önemli simgelerden biriydi. Parçanın devamı “seni ondan bile kıskanıyorum” şeklinde devam ediyordu. 80’lerin ortasına denk geliyordu meşhur oluşu...


Müslüm Gürses’in yorumundan sonra liseli punk gruplarından yüzde 100 yerli rock grubumuz Duman’a kadar birçok müzisyenin ve grubun yorumladığı şarkı. Birçok anti Müslümcüyü de hizaya getiren şarkının yaratıcısı bugünlerde pek adını duyamadığımız müzisyen Asya’dır.


Şöyle izah edeyim; aşkın ateşiyle kavrulup, kavuşamamanın çaresizliği ile kebâb olmuş bir maşuğu müzik dünyamızda en iyi anlatan şarkılardan biridir “Dilenci”. Her zerresi acılıdır, her notası adeta inler... Şarkının yürüyüşü, sözü, bestesi hülâsa her şeyi bırak insan evladını, Nemrut’un heykelini bile ağlatır. Şark’ın sorunu ne petroldür, ne savaştır, ne dindir. Şark’ın 5 bin senelik yegane problemi sevip de kavuşamamaktır. Bu sebepten; aşık olup kavuşamamak, isteyip de alamamak, sevip de karşılık bulamamak insan kalbinde namütenahi yaralar açıyorsa, bunun fotoğrafı Orhan Gencebay'ın "Dilenci" şarkısıdır.


80’li yılların tavernalı günlerinden kalan bir güzel Ferdi Özbeğen şarkısı. Dinledikten sonra etkisi uzun süre süren yorum ise Gülden Karaböcek’e ait.


Arabesk severler “kimse yokken Orhan Akdeniz vardı” der, arabesk müziği tarif ederken. İlk plağını 1966’da çıkaran Orhan Akdeniz sadece “Bu Şehirde Yaşanmaz”ın değil aynı zamanda Müslüm Gürses’in yorumladığı “Sabret” ve “Gökyüzü” şarkılarının da sahibidir ve fakat ünlü bestecilerimizden olması gerekirken gariban bestecilerimiz arasına girip unutulmuştur. Arabesk dinleyicisinin de söyleyicisinin de üzerinde çok emeği vardır.


1986 yılında yayınladığı “Kim Bilir” albümünün en beğenilen şarkılarından biri de “Tanrım” şarkısıdır. 2001 yılında yayınladığı “Yeniden” albümünde yer almasa da “Tanrım” Kibariye’nin en iyi birkaç şarkısından biridir. Sözler ve müzik Mehmet Duyar ve Cengiz Özşeker’e ait.


İşte bir Ali Tekintüre şarkısıyla daha karşı karşıyayız. Ali Tekintüre arabesk müziğin en “damar” şarkılarının yaratıcısı. Bir şarkının altında Ali Tekintüre yazıyorsa sizi çok bedbaht duygular bekliyor demektir. “İçiyorsam Sebebi Var” ilk olarak Müslüm Gürses yorumu olarak dinlendi. Şimdilerde Şevval Sam’ın sesi can veriyor ama beste Ali Tekintüre’nin olduğu için bedbahtlıkta değişen bir durum yok.


“Acıların Kadını” Bergen olarak tanıdığımız Belgin Sarılmışer’in müthiş yorumuyla tanınan, aynı zamanda Bergen’i efsaneler arasına sokan şarkılardan biri “Benim İçin Üzülme”… Şarkının sözleri ve bestesi bir başka arabesk efsanesine ait; Ali Tekintüre.


“Ben arabesk sevmem arkadaş” diyenin bile tiryakisi olduğu bir Orhan Gencebay klasiği. 1969 yılında yaptığı bu besteyle Orhan Gencebay, müziğini en geniş kitlelere dinletmeyi
başarmıştır. Şarkının büyük bir kısmını Gencebay yurt dışında memleket hasretiyle bestelemiştir. Parça 1968’de kendisini zirveye taşımıştır.


Kimilerine göre arabeskin en has hali bu parçadır. Sözüyle müziğiyle arabeski tanımlayan eserdir. Memleketimizde ilk olarak 80’lerin ortasında Tüdanya parçayı meşhur etmiş, kendisi de şöhrete kavuşmuştur. Ardından şarkıyı İbrahim Tatlıses de seslendirmiştir.


“Müslüm Baba”nın neden efsane olduğunun simgesidir Esrarlı Gözler. 1980’de piyasaya çıkan albümüne de adını veren parça, hem Gürses’in en başarılı yorumlarından biridir, hem de arabesk sevenlerin gönlünde ayrı bir yere sahiptir. Bu başyapıtın sözü müziği Mustafa Sayan’a ait.


Ferdi Tayfur’un 70’li yıllardan günümüze kalan kült şarkısı “Merak Etme Sen”, hafızamıza kazıdığı günden beri her daim popüler olmayı koruyor. Aslında bu sadece bir şarkı değil, artık bir dönemi temsil ediyor. Seksenlerin sembol ve kült şarkılarının en önemli temsilcisi “Merak Etme Sen”in söz ve müziği Ferdi Tayfur’a ait.


“Esrarlı Gözler”e imza atan Gürses-Mustafa Sayan ortaklığının bir diğer meyvesi de, sözlerini Ali Avaz’ın yazdığı bir diğer efsane “Tanrı İstemezse”dir. Şarkı, Ümmü Gülsüm’ün El Hob Kolloh adlı eserinin melodisi üzerine kurulmuştu ve Gürses’in 1982 yılnda piyasaya sürülen albümüne de ismini vermişti. “Sen tanrı mısın ki beni öldürdün?” yakarışıyla dinleyicilere damardan dakikalar yaşatmıştı.


Hepsi bir yana, o bir yana: Orhan Gencebay’ın “Hatasız Kul Olmaz”ıdır arabesk! Göçmenlerin kente, aşıkların Tanrıya elektro bağlamayla düğümlemesinin sesidir. Ben bu parçayı, “Batsın Bu Dünya”lara, “Bir Teselli Ver”lere üstün tutmuştum. 30 yıl sonra Fatih Akın da “İstanbul Hatırası” filminde aynısını yaptı. Arabesk ehlileşirken, Gencebay da parçayı acısız, baharatsız otel yemeklerine çevirdi. 1976 tarihli ilk şeklini dinlemek gerek; damardan olan asıl odur. Hoş ben de pop-arabesk arası geçişleri daha çok severim; o da ayrı konu…

En Çok Aranan Haberler