"En önemli icraatımız, Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişimizdir"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, "Bana deseler ki 'bu 17 yıllık iktidarınız döneminde bir numaralı icraatınız nedir?' diye, 16 Nisan 2017 referandumundaki Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişimizdir en önemli icraatımız. Bundan yüzde 100 emin olun." dedi.

Yavuz, partisinin Adapazarı ilçe teşkilatının kurucu üyeleriyle bir araya geldiği programda, 2001'de merkez ilçe kurucu yönetim kurulu üyesi olarak siyasete başladığını ve partinin çeşitli kademelerinde görev aldığını anlattı.

Partisinin genel merkezine gittiği günden beri Seçim İşleri Başkan Yardımcısı olarak çalıştığını, daha sonra da en son Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirildiğini anlatan Yavuz, ilçe teşkilatında edindiği deneyimlerin kendisine çok katkısı olduğunu belirtti.

Türkiye'de Balyoz,Yakamoz, Ay Işığı gibi çok ciddi darbe girişimleri olduğunu ifade eden Yavuz, "Ben de dahil partililerin bazıları o dönemlerde terör örgütü olarak kayda geçtik. Balyoz darbe dosyasından aldık o bilgileri. Bana da öyle yafta vurmuşlar. Darbe olacaktı ve hepimizi cezaevine göndereceklerdi. O gün hepimize kağıt üzerinde bir suç atfedilmişti. O günler 2002, 2003 yıllarında darbesiz bir Türkiye hayali kuramıyorduk. Bugün geldiğimiz noktada darbesiz bir Türkiye hayalini kurmamıza vesile olan Cumhurbaşkanımıza sırf bunun için bile ne kadar teşekkür etsek azdır." diye konuştu.

Yavuz, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin çıkmaza girmesi sebebiyle halk tarafından oylanmasına karar verildiğini hatırlatarak, "O günlerde 367 çıkışıyla hiç olmayacak bir şey oldu. Sonrasında anayasada başörtüsü değişikliği olsun istendi. Gene Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti kafa kafaya verdi 'üniversitelerde kızlarımız başörtülü okuyabilsin' dendi. Hemen onun peşinden partiyle ilgili kapatma davası açıldı. Bugün hayatın her kesitinde başörtüsüyle rahatça görev yapıyor olabilmek bile Cumhurbaşkanımıza hayatımızın sonuna kadar vefalı davranmamız, ona dua etmemiz, onun izinden gitmemiz için yeterli bir nedendir." değerlendirmesini yaptı.

Türkiye'de anayasanın özgürlükçü olmasına rağmen o dönemde başörtü meselesini çözemediklerini vurgulayan Yavuz, "Biz 16 Nisan'da sistemi işletecek, devleti çalıştıracak, düzgün işletecek bir mekanizmaya geçtik, bunun için önemlidir. Emin olun bana deseler ki 'bu 17 yıllık iktidarınız döneminde bir numaralı icraatınız nedir?' diye, 16 Nisan 2017 referandumundaki Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişimizdir en önemli icraatımız. Bundan yüzde 100 emin olun AK Parti iktidarının yaptığı en güzel iştir. Devlet Bahçeli'nin katkıları oldu, onun için kendisine çok müteşekkiriz. O Özal'ın hayaliydi, o Erbakan'ın hayaliydi, o geçmişteki siyasetçilerin hepsinin hayaliydi ama bir türlü olmuyordu, sayın Cumhurbaşkanımızın eliyle bu gerçekleşti." diye konuştu.

- "Makamı beğenmeyenler var"

Nereden nereye gelindiğini gösteren çok net tablolar olduğunu vurgulayan Ali İhsan Yavuz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ben o yüzden hayatımın her noktasında AK Parti için ve Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifleri doğrultusunda çok çalışacağım. Bundan sonraki yaşamımda Milletvekilliğim devam ederken de devam etmezken de Cumhurbaşkanımızın anısına ve hatırasına halel getirecek hiçbir hamlem ve adımım olmayacaktır. Makam verirken iyi ama makam vermezken yan çizmek bize yakışmaz. Yan çizenler var, makam verilmediğinde yan çizenler var, makamı beğenmeyenler var, 'benden sonrası tufan' anlayışı içerisinde hareket edenler var, bunların hiçbirisi bizi enterese etmiyor. Trenden inenler var. Bu trenden inenler bir daha asla binemeyecektir. Sayın Cumhurbaşkanımız söylüyor. Böyle bir zamanda AK Parti treninden inenlerin bir daha bu trene dönüp binme şansları yoktur. Biz Sayın Cumhurbaşkanımızla nereye geldiğimizin farkındayız gene Cumhurbaşkanımızla ne büyük ufuklara doğru yolculuk yapacağımızın farkındayız. Ne büyük güzellikleri, ilkleri onunla birlikte yaşayacağız onu biliyoruz. Bizi bu hayallerimizle buluşturması anlamında da hayatımızın sonuna kadar kendisine dua edeceğiz. Asla ve katiyen Sayın Cumhurbaşkanımızın hatırasına, onun emeğine halel getirecek bir yaklaşım içerisinde olmayacağız."