Everest’e tırmanan dağcılar, 1974’te ölen Hannelero Schmatz isimli kadın dağcının bir kayaya yaslanıp durmuş cesedini görüyor...
Ölen 216 dağcıdan 150’sinin cesedi ise ve hava şartları nedeniyle alınamadı. Ölenlerin çoğu yorgunluk nedeniyle durdukları yerde yığılıyor ve donup kalıyor. Zirveye tırmanmak isteyen dağcılar, 1974’te ölen Hannelero Schmatz isimli kadın dağcının kayaya yaslanmış cesedini görüyor.
Zirvenin hemen altındaki “Yeşil Bot” adlı mağarada ise yeşil montu ve botları ile donmuş dağcıyı selamlıyor-lar. Uzmanlar, Schmatz gibi onlarca kişinin birkaç yüz metre ileride başka dağcıları gördükleri halde yardım dahi istemeden öldüğünü söylüyor. Psikologlar şimdi bazı dağcıların nasıl olup da ölmek üzere olan meslektaş-larına yardım etmediklerini araştırıyor.
Tehlikede olsam da yine yardım ederim
Everest’e tırmanan ilk Türk dağcı Nasuh Mahruki: Bir dağcının birisine yardım etmesi gerektiğinde öncelikle düşünmesi gereken, ikinci bir kazaya yol açmamak. Başkalarının hayatını riske atacak gibiyse bu riski göze almayabilir. Vicdanla da alakalı bir konu. İnsanın iyisi de var kötüsü de, korkağı da, cesuru da. Ben kendi hayatımı tehlikeye atacak olsam bile yardım ederim. ‘Summit fever’, zirve saplantısı, yani ‘Ben bu zirveye birisi yaralansa da çıkacağım’ demek. Bu tabii psikopat bir düşünce. Ama böyle bir şey de yaşanabilir. Aşırı stres ve yorgunluk altında bu tür kararlar yanlış alınabilir.