HABER

Enflasyonda son 35 yılın en iyi noktası

Enflasyonda son 35 yılın en iyi noktası

İSTANBUL (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, enflasyonda bugün ulaşılan noktanın, son 35 yılın en iyi seviyesi olduğunu belirterek, "Türkiye 3.5 yılda kimi zaman 30 yılın, kimi zaman 40 yılın rekorlarını kırmış, geçmişin hiç bir dönemiyle kıyaslanamayacak bir gelişme kaydetmiştir" dedi.

Başbakan Erdoğan, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Toplantısı'na katıldı. İSO Yönetim Kurulu Başkanı C. Tanıl Küçük'ün ardından söz alan Erdoğan, "Hükümet olarak toplumun bütün kesimleriyle diyalog içinde olmaya, sorunları ilk elden dinlemeye ve birlikte ortak çözümler üretmeye ilk günden beri azami özen göstermeye devam ediyoruz. Bundan sonraki süreç de böyle devam edecek. Sanayicilerimizin sorunlarını da bizzat sanayicilerimizden, ziyaret ettiğimiz sanayi kuruluşlarından almak suretiyle neler yapabileceğimizin istişaresini yaparak bir yerlere varmaya çalışıyoruz" dedi.

Girdi maliyetlerinin yüksekliğinden istihdam ve vergi yüküne, karlılığın düşmesinden aşırı değerli YTL'ye kadar sanayideki tabloyu değerlendiren Erdoğan, "Birlikte düşünmekten daha doğru bir yol yoktur. Söz konusu meselelerin tamamı üzerindeki çalışmalarımız devam ediyor. Kayıt dışı konusunda vergi yükü, istihdamın üzerindeki yükler üzerinde kararlılıkla duruyoruz. Eski siyasetçiler gibi "enkaz devraldık" diyecek değilim. Böyle bir derdim yok. Türkiye eğer "bir 2001 krizini yaşıyor" dersek, bu insafla bağdaşmaz. Türkiye'nin şu anda böyle bir sıkıntısı yoktur. Durumu kötü gösterenler var" diye konuştu.

Erdoğan, Türkiye'nin 3.5 sene önceki halini hatırlatarak, o dönemki sıkıntıların atlatıldığının altını çizdi.
Türkiye'nin, durma noktasından büyük bir yürüyüşe geçtiğini belirten Erdoğan, "Bütçe açığı her yıl büyüdükçe büyüyen bir Türkiye vardı. Borçlanamaz duruma gelmiştik. Ama şimdi bunları aşmış olan bir Türkiye var. Büyüme istikrarsızdı, ihracat sönüktü, özelleştirme "yok" denecek kadar cılızdı. İçeride ve dışarıda güven ve istikrar olmasaydı, bizim geldiğimiz noktayı yakalamamız mümkün değildi. Faizlerin yüksek olduğu bir ortamda hiç kimse yatırım, üretim ve ihracatı konuşmuyordu. Türkiye bugünlerden geldi. 3.5 yılda biz bu manzarayı tamamen tersine çevirdik. Türkiye istikrarda, güvende bir performans dönemini yaşıyor. İbret ve takdirle izlenen bir Türkiye var. Biz bunu yeterli görmüyoruz ama Türkiye girdaptan çıkmıştır" açıklamasında bulundu.

Başbakan Erdoğan, enflasyonun son 35 yılın en iyi seviyesine ulaştığını söyledi. Türkiye'nin şu anda ihracatta da aynı rekoru sürdürdüğünü belirten Erdoğan, "İthalatta sıkıntımız var ama inşallah bunu da çözeceğiz. 2002 yılında toplam ihracat 36 milyar dolarken, bugün 73 milyar doları aştık. Türkiye 3.5 yılda kimi zaman 30 yılın, kimi zaman 40 yılın rekorlarını kırmış, geçmişin hiç bir dönemiyle kıyaslanamayacak bir gelişme kaydetmiştir. Ekonominin temel göstergelerinde sağlam, kalıcı sarsıntılara, bu sarsıntılara karşı dayanıklı bir yapıyı oluştururken, diğer yandan sektörümüzün ihtiyaçlarına cevap vermenin gayreti içindeyiz. Reel sektörün kronik sorunlarının üzerine gidiyoruz, bir yandan da süreç içinde ortaya çıkan sonuçlarına eğiliyoruz" dedi.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hükümetimiz özellikle uygulanan mali disiplin, eş zamanlı olarak düşen enflasyon özel sektörümüzün yatırım talebinin artmasına yol açıyor, ortaya bir de kredi talebi çıkıyor. 2002 yılından 2005 yılının sonlarına kadar Türk bankaları tarafından kullandırılan kredi miktarı 3'e katlandı. Bunun yüzde 90'dan fazlasını özel sektörümüz kullanıyor. Sağlıklı bir büyüme yapısıyla karşı karşıyayız. Bu, Türkiye'de çok sık görülen bir durum değildir. Hükümet olarak imkanlarımız ölçüsünde iyileştirmeleri adım adım uygulamaya koyuyoruz".

"VERGİLERİN BİR ANDA SIFIRLANMASI MÜMKÜN DEĞİL" Vergi indirimi konusuna değinen Erdoğan, vergilerin bir anda sıfırlanmasının mümkün olmadığını söyledi. Erdoğan, böyle bir imkan ve ekonomik gücün bulunmadığını ifade ederek, "Biz geldiğimizden bu yana vergi yükü getirmedik. Devamlı değişik kalemlerde vergileri indiriyoruz. Biz 49 ilde teşviki getirdik. Ama bizim yatırımcılarımız 49 ilde yatırım yapmıyor. Aynı yatırımcı yurt dışına gidiyor. Neden Türkiye'de yapmıyorsunuz da oralara gidiyorsunuz. Kurumlar vergisinde 33'ten 20'ye indik. Yeterli değil diyorlar, insaf. KDV tekstilde, konfeksiyonda yüzde 6'dan yüzde 18'e çıkarıldı. Biz yüzde 18'den 8'e düşürüyoruz. Ama istemiyorlar. Kusura bakma arkadaş, problem sende. Bu hükümet bu konudaki taleplere uyup, istenileni yerine getirmiştir. Bizi şu durumda AB üyesi ülkelerle kıyaslayanlar yanılmış olur. Ekonomi tam manasıyla kayıt altına alınmış olsa, hareket alanımız daha da genişlemiş olacak. Yüzde 45 kayıt altı ekonomiyle bu beklenenler yapılamaz" diye konuştu.

Her zaman için girişimcinin rekabet gücünün artmasından yana olduklarını belirten Erdoğan, bu konuda en önemli faktörün eğitim olduğunu ifade etti. Bu konuda da 3.5 yıl içinde önemli çalışmalar yapıldığının altını çizen Erdoğan, "Türkiye'de özellikle enerji, kira, taşımacılık ve benzeri girdi fiyatları yüksek. Bu artışın nedeni hükümetimizin yanlış politikaları değildir. Biz göreve geldiğimizde 23.1 dolardı bir varil petrol ama şu anda 60 doları buldu. Bu artış ülkemizde fiyatlara en az seviyede yansıtılmıştır. Kimse bizden dalgalı kurdan vazgeçmemizi beklemesin, para politikalarından taviz vermemiz mümkün değil. Biz Türk sanayiinin geleceğine umut ve güvenle bakıyoruz" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Türkiye'nin ekonomide Maasthrıcht kriterlerini yakaladığını belirterek, "Bugün toplanan verginin yüzde 38'i faiz giderlerine gidiyor, diğerini biz yatırımlarda kullanıyoruz. Eğer bunlar olmamış olsa dünyada hiç bir piyasa bizim yüzümüze bakmaz. Önceki dönemde 22 banka fona devredildi, bedelini hep beraber ödedik. Şu anda bir tane fona devredilen banka yok. Zarar eden banka da yok. Bankaların özeli de kamusu da hepsi kar ediyor" dedi.
Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sosyal güvenlik yasasıyla ilgili çalışmalarımız geceli gündüzlü devam ediyor. Öyle günler oluyor ki bir maddenin görüşülmesi saatlerce sürüyor. Yürürlük maddesi üzerinde bile 7 kişi söz istiyor. Bu tamamen süreci provake etmektir. Havadan sudan bir şeyler konuşuyorlar. Maksat zamandan çalabilmek. Biz bunları aşmaya mecburuz. El ele vermemiz gerekiyor. Kayıt dışı konusunda ciddi sıkıntımız var. Biz dayatmacı mantıkla kayıt dışının üzerine gitmeyi istemiyoruz".

En Çok Aranan Haberler