Engelli Annesinin Çaresizliği

Van'da yaşanan deprem felaketinin ardından gittiği İstanbul'dan geri dönen Hatice Altın, kendilerine konteyner verilmediği gerekçesiyle engelli oğluyla birlikte odunlukta yaşam mücadelesi veriyor.

Cevdetpaşa Mahallesi'nde ikamet eden Hatice Altın, yaşanan ikinci depremle birlikte engelli ve aynı zamanda sara hastası olan oğlu Burak Azat Altın'ı (13) da yanına alarak Van Valiliği tarafından İstanbul'a gönderildi. Yaklaşık 6 ay İstanbul'da kalan anne Hatice Altın ve oğlu Burak Azat Altın, 22 Mayıs günü tekrar memleketleri Van'a geri döndü. Van'a geldikleri ilk gün bir tanıdıklarına misafir olan anne Altın, ertesi gün hemen Afet ve Acil Durum İl Müdürlüğü'ne giderek konteyner talebinde bulunmak için Vali Yardımcısı Mehmet Özel ile görüştüğünü anlattı. Vali yardımcısının hakaretlerine maruz kaldığını öne süren anne Hatice Altın, engelli oğlu Burak Azat Altın ve belediyede çalışan eşi ile birlikte temizledikleri odunlukta kalmaya başladılar.

Zor şartlar altında yaşam mücadelesi verdiklerini söyleyen anne Altın, yetkililerin seslerini duymasını istedi. Hatice Altın, "9 Kasım günü yaşanan depremden sonra İstanbul'a gittik. İstanbul Valiliği bize sahip çıktı. 22 Mayıs tarihinde Van'a geldim. Gelir gelmez de Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'ne gidip evimin olmadığını söyleyerek konteyner istedim. Burada görüştüğüm Vali Yardımcısı Mehmet Özel, bana 'git başının çaresine bak. Bakıcı ücreti alıyorsun git ne yaparsan yap' dedi. Çocuğum kalabalık yerde durmaz, bulunduğum evin bahçesine bir konteyner bırakılmasını istiyorum. Dört kişilik aileyiz, her birimiz bir yerdeyiz. Ben zaten sürünüyorum. Bana yapılan bu hakaretin hesabını kimler verecek. Çocuğum aynı zamanda sara hastası. Depremden sonra sürekli ataklar geçiriyor ve toparlanamıyor. Şimdi Türkiye'ye soruyorum, ben ne yapayım?" diye konuştu.

Kendisi gibi nice engelli annenin feryadının duyulmasını isteyen Hatice Altın, "Engellilerimizin hali ne olacak. Ne olur sesimizi duyun" diye gözyaşı döktü.

Vali Yardımcısı Mehmet Özel ise konuyla ilgili açıklama yapma yetkisine sahip olmadığını söyledi.