HABER

Engelli şehit çocuğu, şehit ailelerinin yaralarını sarıyor

FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında şehit olan Mustafa Solak'ın engelli oğlu Emre Solak, devlet tarafından yerleştirildiği kurumda şehit aileleri ve gazilere yardım ediyor - Emre Solak: - "Şehit ve gaziler biriminde yaptığım çalışmalar beni çok mutlu ediyor. Şehit ailelerini ziyaret ediyoruz, onlarla acılarımızı paylaşıyoruz. Gazilere, şehit eşlerine, şehit çocuklarına yardımcı oluyorum. Bu da bana güç, büyük bir mutluluk veriyor" - "Onların en ağır cezaları almalarını diliyorum. Genelkurmay çatı davasında karar verildi, en ağır cezayı aldılar. Daha beter olsunlar dilerim. Ben de bir gün ahirette bunların hesabını onlara tek tek soracağım" - Şehidin eşi Melek Solak: - "15 Temmuz'un unutulmamasını, unutturulmamasını istiyorum. Tek ricam bu. Unutulursa gerçekten biz de o gün ölmüşüz demektir"

BURCU ÇALIK- Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında şehit olan Mustafa Solak'ın engelli oğlu Emre Solak, devlet tarafından yerleştirildiği kurumda şehit aileleri ve gazilere yardım ediyor.

15 Temmuz gecesi FETÖ'nün darbe girişimine engel olabilmek için
sokağa çıkan yüzlerce vatandaştan biri olan Solak, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde sivillerin üzerine F-16'dan atılan hain bombaların hedefi oldu.

Geçimini boyacılıkla sağlayan ve o gece ailesine, "Bugün ölmeyeceksek ne zaman öleceğiz?" diyerek sokağa çıkan Solak, geride gözü yaşlı eşi Melek Solak ve doğuştan engelli oğlu Emre Solak'ı bıraktı.

O günden beri birbirlerinin hayattaki en büyük destekçileri olan anne oğul, darbe girişiminin üzerinden geçen üç yılda yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

- "Şehit ailelerini ziyaret ediyoruz, acılarımızı paylaşıyoruz"

Doğuştan apel sendromu olan, ayak parmakları ve kafa kemiklerinin yapışık olmasından dolayı bugüne kadar çok sayıda ameliyat geçiren 21 yaşındaki Emre Solak, babasının şehit olmasının ardından Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışmaya başladığını dile getirdi.

Yaptığı işin kendisi için çok anlamlı olduğunu vurgulayan Solak, "Her gece dua ediyorum. İnşallah ahirette yeniden aile olacağız." dedi.

Emre Solak, "Şehit ve gaziler biriminde yaptığım çalışmalar beni çok mutlu ediyor. Şehit ailelerini ziyaret ediyoruz, onlarla acılarımızı paylaşıyoruz. Gazilere, şehit eşlerine, şehit çocuklarına yardımcı oluyorum. Bu da bana güç, büyük bir mutluluk veriyor." şeklinde konuştu.

- "Babam benim için arkadaş, dost demekti"

Babasına olan özlemini "Babam benim için arkadaş, dost demekti. O bir babadan fazlasıydı." sözleriyle dile getiren Solak, 15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili davaları tek tek takip ettiğini söyledi.

Solak, "Onların en ağır cezaları almalarını diliyorum. Genelkurmay çatı davasında karar verildi, en ağır cezayı aldılar. Daha beter olsunlar dilerim. Ben de bir gün ahirette bunların hesabını onlara tek tek soracağım." açıklamasını yaptı.

- "Vatan elden gidecek" diyerek evden çıktı

Ev hanımı olan 41 yaşındaki Melek Solak da acılarının hala taze olduğunu vurgulayarak, "O geceyi hiç unutamıyorum. Eşim boyacıydı, yemeğini yedikten sonra dinlenmeye çekilmişti. Gece yarısı telefonun çalması üzerine alelacele üstünü giyip, evden çıktı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne gittiğini söyledi. 'Gitme' dediğimde bana 'Olur mu öyle şey. Gitmezsek vatan elden gidecek. Bugün ölmeyeceksek ne zaman öleceğiz' demişti. Çok vatansever bir insandı, çok cesurdu." diye konuştu.

"20 yıllık eşimdi, bize karşı da hep çok mükemmel bir insandı. Tekrar dünyaya gelsem yine onun eşi olmak isterdim." diyen Solak, oğluyla birlikte sabaha kadar aradıkları eşinin cansız bedenini hastane morgunda bulduklarını aktardı.

Külliye önünde F16'dan atılan bombadan yayılan şarapnel parçalarının eşinin iç organlarını parçaladığını belirten Solak, "Mustafa'yı morgda gördüğümde yüzü gülüyordu. Babasını Emre yıkadı. O gün boya yapmıştı eşim, oğlum tek tek parmaklarındaki boyaları çıkarmış." ifadelerini kullandı.

Melek Solak, eşinin hep şehit olmak istediğini söyleyerek, "15 Temmuz'un unutulmamasını, unutturulmamasını istiyorum. Tek ricam bu. Unutulursa gerçekten biz de o gün ölmüşüz demektir. Küçücük, 17-18 yaşında kahramanlar, evlatlar şehit oldu o gece. Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Hiç kolay değil. Vatanımız sağ olsun." çağrısında bulundu.

En Çok Aranan Haberler