Milliyet'in haberine göre, Sincan Cezaevi'nde tutuklu bulunan MHP İstanbul Milletvekili, Özel Kuvvetler eski Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan, Çanakkale'deki törende Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gelirken ayağa kalkmama konusunda ilk kez çarpıcı açıklama yaptı. Alan, "Başbakan’ın normaltören saatinde gelmesiyle birlikte tören başladı. Ben de, bugün bakan ve Başbakan’ın en yakınında olan birçok isimle birlikte Başbakan’ı ayakta karşıladım. Hatta Sayın Başbakan elimi sıkıp 'Nasılsınız Paşam, afiyettesiniz inşallah' diye hatırımı bile sordu. Başbakan kürsüye çıktı. Konuşmasının sonunda da Türk Silahlı Kuvvetleri dışında herkese teşekkür etti. Askeri terbiyem gereği kurumuma yapılmış bir haksızlığa TSK adına tavır koyup Başbakan’ın konuşması bitip yerine dönerken ayağa kalkmadım" dedi.
Neresi kuru neresi yaş
Helen Sincan Cezaevi'nde tutuklu bulunan MHP İstanbul Milletivekili Engin Alan Etik Haber yazarı Metin Özkan’la yaptığı görüşmede, "Hükümet 'Milli Ordu’ya kumpas kuruldu' diyor siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, "Hükümet 'hem kumpas kuruldu hem de bize darbe yapıldı' diyor. Bu ne yaman çelişki. Kumpas kelimesinin arkasına sığınanlar,hata yaptıysak düzeltiriz, yanlış yapmış olabiliriz hatta kurunun yanında yaşta yanmış olabilir gibi şuursuz açıklamalar yapmaktadır. Herkes şunu bilsin ki, bu dava baştan aşağı yalandır. Kurdukları yeni bir kumpasla kuru ve yaş kelimelerini kullananlar iki bin kişinin yargılandığı davanın neresi kuru neresi yaş açıklamak zorundadır" karşılığını verdi. Alan, yeniden yargılamakonusunda, şunları söyledi:
"Bizi yine bu mahkemeler yargılayacaklarsa hiçbir şey değişmez. Bunun adı yeniden yargılama olmaz. Çünkü aynı sahte deliller, aynı sahte belgeler ve aynı sahte kanıtlarla bizi yargılayacaklar. Oysa yeniden yargılama yerine sıfırdan yargılama olmalıdır. Benim çıkmak gibi bir derdim yok. Meclise çağrımdır: Suçluluğuma inanıyorlarsa çıksınlar milletvekilliğimi düşürsünler. İddia ediyorum bunlar yeniden yargılama dedikleri bu süreci yerel seçimlerden önce tamamlayacak ve başta KCK’lılar olmak üzere hepsini tahliye edip hatta yeniden aday gösterecekler. Yeniden yargılama dedikleri yeni bir kumpastır. Çünkü bizi dün çarmıha gerenler bugünlerde kumpas diye sözde sihirli bir sözcükle kamuoyu algısını değiştirip toplumun dikkatinifarklı yöne çekmeye çalışıyorlar. Engin Alan olarak ben kanuni ve yasal haklarım dışında hiç kimseye eyvallah etmeyeceğimi herkes çok iyi bilsin."
Günah mı çıkarıyorlar
Alan, "BDP’nin tutuklu milletvekili kalmadı. Bu konuda yorumunuz ne olacak?" sorusunu, "Türk Milletine Çağrımdır; Beş bölücü milletvekilinin TBMM’de yemin etmesini ancak Engin Alan’ında burada yatmasını içine sindiriyorlarsa ben ömür boyu yatmaya hazırım. Engin Alan’a ölümden öte köy yoktur. Çünkü beni hapishane filan korkutmaz. Binlerce vatan evladının kanına girenPKK’lılara gerilla diyerek kutsayıp bağrına basıp öpüp sevenler, bizi darbeci, çete ve fuhuşçu olarak gösterenler şimdi günah mı çıkarmaya çalışıyor?" diye yanıtladı.
Adres KCK
Alan, yeniden yargılama metodunun ne olması gerektiği konusunda ise, "İçim milletime ve devletime acıyor. Çünkü kumpas diyenlerin asıl amacı PKK’ya ve KCK’ya verdikleri sözleri yerine getirmek içindir. Yeniden yargılama dedikleri süreçle de aslında KCK’ya af getiriyorlar. Amaç onları kurtarmak. Yeniden yargılamanın asıl adresi KCK’dır. Önce tutuklu KCK’lı Belediye Başkanlarını, sonra il başkanlarını, sonra ilçe başkanlarını ve diğerlerini bırakacaklar. Kumpas kelimesinin sihri de burada yatıyor. Birkez daha söylüyorum. Ne eşim, ne çocuğum, ne akraba ve dostlarım hiçbir şey umrumda değil. Suçsuzum, suçsuzluğum ispatlanana kadar da gerekirse ölene kadar da burada kalırım." değerlendirmesi yaptı.
Gelirken ayağa kalktım
Alan, tartışma konusu olan törende Başbakan gelirken ayağa kalkma konusunda ilk kez şu çarpıcı açıklamayı yaptı:
"Anlatacaklarımdan sakın kimse korktuğumu, geri adım attığımı ve yaptığımı inkar ettiğimi düşünmesin. Benim yaradandan başka hiç kimseden korkum yoktur. Olayın gerçek yüzünü şimdi size tüm çıplaklığıyla anlatıyorum: Sayın Başbakan’ın normal tören saatinde gelmesiyle birlikte tören başladı. Ben de, bugün bakan ve Başbakan’ın en yakınında olan birçok isimle birlikte Başbakan’ı ayakta karşıladım. Hatta Sayın Başbakan elimi sıkıp 'Nasılsınız Paşam, afiyettesiniz inşallah' diye hatırımı bile sordu. Buna isimlerini vermeyeceğim bugün Başbakan’ın yanı başında oturan o isimler şahittir. Vicdanları varsa konuşsunlar. Başbakan yerine oturduktan sonra ben de protokoldeki yerimi aldım. Daha sonra konuşmasını yapmak üzere Başbakan kürsüye çıktı. Konuşmasının sonunda da Türk Silahlı Kuvvetleri dışında, park bahçelerdeki bekçiden tutun, hemen herkese teşekkür etti. Askeri terbiyem gereği kurumuma yapılmış bir haksızlığa TSK adına tavır koyup Başbakan’ın konuşması bitip yerine dönerken ayağa kalkmadım. Bu duruşu mensubu olduğum kurum adına sergiledim. Bugün olsa yine aynısı yapardım."