ANKARA (İHA) - Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, müzelerde yaşanan tarihi eser hırsızlığı ve yerlerine sahtelerinin konmasıyla ilgili yaşanan olayların kendi dönemlerinde olmadığını, Eylül 2005 tarihinde gelen ihbarlar sonucunda tüm müzelerle ilgili envanter kayıt çalışması başlattıklarını belirterek, temkinli konuştu. Koç, "2 müzemizde böyle bir hadise olmuştur. İnceleme, soruşturma ve envanter çalışmaları devam ediyor. Ayrıca benzer hadiselerle karşılaşılabilir" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, bir basın toplantısı düzenleyerek, müzelerde yaşanan hırsızlık olaylarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Koç, sözlerine, hükümet olarak "meydana gelmiş veya gelecek suiistimallerin üzerine gitme iddiasıyla" göreve geldiklerini belirterek başladı. Müzeler konusunda çok sayıda ihbar ve ikaz aldıklarını kaydeden Koç, bu çerçevede 2005 yılı Eylül ayından itibaren tüm müzelerde envanter çalışması başlattıklarını hatırlattı ve müzelerde yaşanan personel sıkıntısına dikkat çekti. Geçmiş dönemlerdeki ihmalden kaynaklı sıkıntıları dile getiren Koç, Eskişehir Müzesi'nin 10-15 yıldır kapalı bulunduğunu, Aydın'daki Milat Müzesi'nin de depremden dolayı zarar gördüğüne ilişkin rapora rağmen, olduğu gibi bırakıldığını anlattı.
Koç, basında yer alan haberlerin de kendilerine destek olduğunu, ancak olayı "magazinleştiren" şok iddialara yer verilmesinin sıkıntıya neden olabileceğinin altını çizerek uyardı. Koç bu konuda şunları söyledi:
"Ancak üzülerek belirteyim ki üzücü hadiselerle karşı karşıya kalınması da mümkündür. Biz bundan çekinmiyoruz. Bu, bir sağlık işaretidir. Modern müzecilik anlayışına doğru gidiyoruz. Kahramanmaraş Müzesi'ndeki olay, 1998 yılında meydana gelmiştir. Uşak Müzesi'ndekinin ihbarı ise Eylül'de ulaştı. Bundan sonra da çıkabilir. Benim zamanımda da olabilir. Ne zamana kadar? Mekan, asayiş ve koruma itibariyle hem de dijital ortama geçilip her eserin fotografik tespiti yapılana kadar. Ama bir şeyden kimsenin şüphesi olmasın. Yeni müzecilik anlayışıyla müzelerimizin yapılanmasını değiştireceğiz. Bunlar bizim emanetlerimizdir. Ancak bunu suçlamak için söylemiyorum, ama şimdiye kadar hiç iyi korunmamıştır."
Bu arada Bakan Koç, gazeteci Uğur Dündar'ın gündeme getirdiği, "Kaşıkçı Elması'nın sahte olduğu" söylentileriyle ilgili soru üzerine, "Söylentiler gazetecilerin işine yarar, ama benim işime yaramaz. Yaptığımız araştırmalar, incelemeler ve üzerinde çok hassasiyetle durulması dolayısıyla bunun söylenti olduğu intibaını uyandırıyor. Uğur Dündar iyi bir gazeteci olarak bunu söyledi. Biz her şeyin üzerine gittiğimiz gibi bunun da üzerine gideriz. Sayın Dündar, iyi gazetecilik yapmıştır. Bir ihbar olarak değerlendiririz. Ama, bu konudaki ustaların bize verdiği de hem emniyet, hem de korunma açısından böyle bir şeyin olamayacağına dairdir. Ben her şeyi ihbar kabul ederim. Hiçbir şeyi göz ardı etmem. Bu işlerde de bir yerde bu tedbirdir. 'Biz bunu ihbar etmiştik, dikkate alınmadı' diye bir laf gelir, o mesuliyete de girmek istemem" açıklamasını yaptı.