BERLİN (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin dayanışma içerisinde olması halinde önünün kesilemeyeceğini belirterek, "Hedeflerimizi gerçekleştirmek için yeterli insan gücü ve potansiyelimiz var" dedi.
Türk-Alman Ekonomi Kongresi'ne katılmak üzere Devlet Bakanı Ali Babacan, Amasya Milletvekili Akif Gülle ve Sakarya Milletvekili Şaban Dişli ile Almanya'ya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Almanya'da yaşayan Türkler ile biraraya geldi. Erdoğan, konuşmasına başlamadan önce, ayakta kalan dinleyicileri ön sıralardaki boş koltuklara oturmaya davet etti. Almanya'ya, Türkiye-Almanya arasındaki ekonomik ve ticari ilişkileri artırmak amacıyla geldiklerini kaydeden Erdoğan, "Bu gibi organizasyonlarla gerek Türk, gerekse Alman iş adamlarını biraraya getirme fırsatı buluyoruz. Bu ilişkiler, sadece ekonomik ve ticari alanda kalmayıp, askeri, siyasi ve kültürel dayanışmayı da destekleyecektir" diye konuştu.
"Dünyada siyaset ekonomiyi değil, ekonomi siyaseti yönlendiriyor" diyen Erdoğan, "Şu anda Türkiye gelişmekte olan bir ülke. Milli gelir 3.5 yıl önce 2 bin 500 dolardı.
Şimdi ise 5 bin doları aştı. Toplam milli gelirimiz 180 milyar dolardan 360 milyar dolara çıktı. Hedefimiz, 2012 yılında 750 milyar doları aşmak. Bütün çalışmalarımız buna yönelik. Hedeflerimizi gerçekleştirmek için yeterli insan gücü ve potansiyelimiz var, dayanışma içinde olursak, kimse önümüzü kesemez" ifadelerini kullandı.
Türkiye'deki gelişmelerden rahatsız olanlar bulunduğunu belirten Erdoğan, "Bize düşen görev, bu tuzağa düşmemek, bu tuzağı bozmak. Metanetle bunların üzerine gideceğiz ve aşacağız. Türkiye çok acı bir geçmişi yaşadı. Kriz döneminde gecelik yüzde 500-bin 500 faizlerin olduğu günler yaşadık. 1 puanlık faiz, ülke ekonomisine 2 katrilyon kaybettiriyor. Artık Türkiye istikrar içerisinde ve yabancı sermaye, istikrar ortamındaki güvenden dolayı Türkiye'ye gelmeye başladı. Eskiden yılda 1 milyar dolarlık yabancı sermaye girdisi varken, geçen yıl bu rakam 9.8 milyar dolara çıktı. Bu yıl ise çok daha yukarılara çıkacak. Öyle bir noktaya geldik ki, 20 yılda yapılamayan özelleştirmeleri 1-1.5 yılda gerçekleştirdik. Elbette parlamentonun yüzde 65'ini oluşturmak, bize icraatlarımızda kolaylık sağlıyor. Niyet samimi olunca bu neticeyi yakalamak da kolaylaşıyor" şeklinde konuştu.
Batan bankaların ülkemize ödettiği rakamın 46, faizleriyle beraber 100-120 milyar dolar olduğunu ve bu yükü hep birlikte sırtladıklarını ifade eden Erdoğan, "Bu paraları faizle borç alarak ödedik, hazırda stok ya da petrol kuyumuz yoktu. Böyle bir Türkiye'yi devraldık. Bir taraftan borç ödeyip değer taraftan yatırımlar yapıyoruz. İşçi ve memurdan zorunlu tasarruf adı altında toplanan paralar, sadece o dönemin rakamıyla 14 katrilyon. Bunu ödememiz lazım dedik ve ödedik. Şu an itibariyle 14.5 katrilyon tutarındaki nema alacaklarını işçi ve memurumuza ödedik. Bu ödemeleri nasıl yaptık? Hortumları kestik, yolsuzluklar bitti. İşte buralardan gelen paralarla ödüyoruz.
Sadece İmar Bankası mağdurlarına 8.5 katrilyon borç vardı. 6.5 katrilyonu ödendi. 2007 sonuna kadar da hepsini ödeyeceğiz" dedi.
"TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİMİN HAKKINI YEMEYECEĞİZ, YEDİRTMEYECEĞİZ"
İktidara geldiklerinde Merkez Bankası'nın kasasında 26 milyar dolar olduğunu, şimdi ise kasada 58 milyar dolar bulunduğunu kaydeden Erdoğan, "Süreç ülkemizin lehine döndü. Yatırımlarımız devam ediyor. 'Devletin malı deniz' mantığı bitti, 'yapacaksın işini alacaksın paranı' dönemindeyiz. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemeyeceğiz, yedirtmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Önce eğitim meselesini halledeceğiz" diyerek yola çıktıklarını belirten Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı'nı, bütçeden en çok pay alan bakanlık haline getirdiklerini söyledi. Erdoğan, "Cehalete savaş açmayacaksak başarıyı nasıl sağlayacağız. İktidara geldiğimizde okuma yazma oranı yüzde 80'di, şimdi yüzde 90. 3 yılda 75 bin derslik kurduk. Okullarımızda bilgisayar yoktu, bizimle girdi. Asıl çağdaşlık işte budur. Şimdi bütün okullarımızda bilişim teknolojisine sahip sınıflar kuruyoruz. 2006-2007'de bilişim sınıfları kurulmuş olacak. ADSL'yi de bütün okullara yerleştireceğiz. Ağrı'nın en ücra köşesinden, Edirne'nin en ücra köşesine kadar tüm çocuklarımız bilgisayarla tanışsın istiyoruz. 73 milyonun hükümetiyiz. Dolayısıyla, hepsine bu hizmeti götürmek zorundayız. 2012'nin sonunda kişi başına milli gelirde 10 bin doları yakaladığımızda, gençlerimizin geleceğe bakışı değişecek, özgüveni artacak. Dünyanın yabancı ülkelerinde okuyan öğrencilerimiz için yılda 1.5 milyar dolar harcıyoruz.
Bu çocuklar ülkemizde eğitim alsın istiyoruz. Türkiye olarak, Ortadoğu'nun, Kafkasya'nın, Orta Asya'nın eğitim merkezi durumuna gelebiliriz" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Ulaşımda 15 bin kilometrelik duble yol projemiz var. Hazine arazisi olan yerlerde yollarımızı açmaya başladık. 6 bin 800 kilometre yol açıldı. Bir diğer önemli adım ise toplu konut atılımı. 165 bin toplu konut yapımı devam ediyor. 65 bini teslim edildi. Yıl sonunda bu rakam 200 bini bulacak. Demokratik, laik, sosyal hukuk devletiyiz.
Fakir fukaraya devletin elini uzatacaksınız."
AB süreci içersinde yoğun bir çalışma içinde olduklarını kaydeden Erdoğan, gurbetçilere hitaben, "Sizler bizim Avrupa'daki elimiz, ayağımız, gören gözümüz, işiten kulağımızsınız. Seçme seçilme hakkını en iyi şekilde kullanın. Kabuğunuza çekilip kalmayın. Avrupa'daki vatandaşlık haklarbze icraatlarımızda kolaylık sağlıyor. Niyet samimi olunca bu ınızı kullanacaksınız. Bize düşen neyse, biz de yapacağız. Binlerce yavrumuz üniversitelerde okuyor ama isterdik ki 10 bin 100 binlerce olsun. Sizler ta buraya AB ile eşit zamanda geldiniz. Bazı şeyler kazanılırken, bazı şeylerde maalesef kaybedildi" dedi.
Türkiye'nin AB'ye üyelik süreciyle ilgili açıklamalarda da bulunan Başbakan Erdoğan, "Tarama noktasında fasılların yarıdan fazlasını aştık, müzakerelere başladık.
Ekiplerimiz işi biliyor. Başarıyla bu işi sonuna kadar götüreceğiz. Sizler de Almanya'da kulis yapacaksınız. 3 milyon Alman turist Türkiye'ye geliyor. Buna rağmen Almanya'da hala bizi tanımayanlar var. Bunda önce bizim, sonra da sizin suçunuz var. Kendimizi anlatsak bu sıkıntıları aşarız. Türkiye, evvel Allah AB yolunda neticeyi alacaktır" şeklinde konuştu.
Konuşmasının ardından soroları cevaplayan Erdoğan, holdingzedelerin yaşadığı sorunları gündeme getiren Avrupa Türkleri Dayanışma Derneği Başkanı'na sert çıktı.
Erdoğan, "Hukukta belge konuşur. Bu kadar insan, bu parayı hangi evrak karşılığında verdi. Bu evrakın hukuki olarak geçerliliği var mı? Duygu sömürüsüne girmeyelim.
'Bizi aldattılar, dolandırdılar' deyin. Elinizde belgeniz varsa gelin, yardımcı olalım" dedi.