Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın AKP hakkında açılan kapatma davasını önceden bildiği imasında bulunarak, "Baykal'a şunu sormak gerekiyor. 29 Ocak 2008 tarihindeki grup konuşmasında önemli bir kehanette bulunuyordu. Diyordu ki, ‘Türban düzenlemesi önemli siyasi gelişmelere yol açacaktır.' Soruyorum, Baykal'ın o günden bir bildiği mi vardı? Sayın Baykal, siyaset arenasında bileğini bükemediği Ak Parti'nin bu tür yollarla devre dışı kalmasından mı medet umuyor?" dedi.
AKP 44'üncü Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Başbakan Recep Tayip Erdoğan yine Baykal'a yüklendi. Erdoğan, Baykal'ın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından açılan kapatma davasını önceden bildiğini iddia etti.
-BAYKAL'IN KEHANETİ-
20 Kasım 2007 tarihindeki AKP Grup toplantısında da yaklaşımlarının, anayasal düzende hareket eden herkesin demokratik sistem içinde tutulması olduğunu açıkladığını söyleyen Erdoğan ilginç bir imada da bulunarak şöyle dedi:
"Şimdi asıl demokrasi ve siyaset kurumunu savunmak gerektiğinde, hep suskunluğu tercih eden Sayın Baykal'a şunu sormak gerekiyor. 29 Ocak 2008 tarihindeki grup konuşmasında Baykal önemli bir kehanette bulunuyordu. Diyordu ki, ‘Türban düzenlemesi önemli siyasi gelişmelere yol açacaktır.' Soruyorum, Baykal'ın o günden bir bildiği mi vardı? Sayın Baykal, siyaset arenasında bileğini bükemediği Ak Parti'nin bu tür yollarla devre dışı kalmasından mı medet umuyor? Sayın Baykal bunu daha önce de denediniz. Böyle özlemlerin içinde olmak yerine siz de çalışın, siz de milletin gönlünü kazanın, bu ülkeye hizmet ederseniz, siz de teveccüh görürsünüz. Milletimiz sizin durumunuzu çok basit bir dille anlatıyor zaten; kıskanma ne olur, çalış senin de olur" dedi.
-"CHP'NİN İMTİYAZI MI VAR?"-
Aslolanın ilkeli siyaset olduğunu söyleyen Erdoğan, CHP'yi ve Genel Başkanı Deniz Baykal'ı da şu sözlerle eleştirdi:
"Doğru olan her yerde, herkes için doğrudur. Sayın Baykal söyleyince doğrudur, CHP yapınca doğrudur ama başkaları yaparsa yanlıştır. Bir şey ya doğru ya yanlıştır. Aynı anda ikisi birden mümkün olmayacağına göre ‘Sayın Baykal ve CHP'nin yanlış yapma imtiyazı mı var?' diye sormak lazım. Eğer başkası yapınca yanlış olan CHP yaptığında doğru oluyorsa bu özel himayeyi, bu ayrıcalık hakkını nereden kendinde buluyor. Bunu ne hukuka, ne de millet vicdanına sığdırmak mümkün değildir. Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizi yükseltmenin, istisnasız tüm vatandaşlarımızın aidiyet bağlarını güçlendirmenin tek yolu herkes için eşit hak ve hukuktur."
ANKA