HABER

Erdoğan: Bu bir özeleştiridir, UYAP’ı maalesef FETÖ’cülere kaptırdık

İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Adalet Şûrası’nda konuştu. Erdoğan konuşmasında "Bu bir özeleştiridir, UYAP’ı FETÖ’cülere kaptırdık" dedi.

Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Adalet Şurası düzenlendi. Şura'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşma yaptı. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Bizim medeniyetimiz adalet üzerine kurulmuştur. Devleti yönetenlerin birinci görevi adaleti sağlamaktır. Batı ülkelerindeki demokrasi ve özgürlük anlayışlarına baktığımızda hepsinin adalet arayışı temelli geliştiğini görürüz. Geçmişimizde de adaletli davranan devlet adamlarının hayırla yad edildiğini görürüz.

Osmanlı ile ilgili başımızı öne eğecek bir kusur yoksa devletin adaletle yönetilmiş olmasıdır. Hukuk başka kanun başka adalet başkadır. Adaletin tesisine hizmet etmeyen hukuk ve kanun toplum nezdinde hükümsüzdür. Kağıt üzerinde kalan kanunların ne anlama geldiğini en iyi hukukçular bilir. Ülkemizde kağıt üzerinde hukuk dönemi yaşanmıştır.

Geciken adalet adalet değildir. Onun için bu konuyu önceliklerimizin başına aldık. Ne zaman adalete sıkı sıkıya sarılmışsak güçlendiğimizi ve huzurlu bir toplum haline geldiğimizi görüyoruz. Ne zaman adalet yolundan ayrılmışsak zayıflamış ve ezilmişiz. Yeni bir siyasi hareket kurmak istediğimizde seçtiğimiz mefhumların en başında adalet geliyordu. Milletimizin adalet ve kalkınmaya hasretini gördüğümüz için partimizin adını bu şekilde belirledik.

Hükümete gelir gelmez ülkemizi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet üzerinde yükselteceğiz dedik. Adalet ile zulüm arasındaki ince çizginin adaletin tesisini zorlaştıran bir husus olduğunu da biliyoruz. Adaletin tesisi için 15 yıldır çalışıyoruz. Cumhuriyet tarihinin en büyük reformlarını gerçekleştirdik. Ama bir şeyi gerçekleştiremedik. UYAP gibi çok önemli teknolojiyi, bu da bir özeleştiridir, FETÖ'cülere kaptırdık. Bu ağ orayı kendi sinsi emelleri için çok acımasız kullandılar. Oradan en büyük zulmü icra ettiler.

Düşmanlıkla adalet yan yana yürümez. Darbe girişimi gibi dünyanın en vahşi saldırısını hukuk devleti ilkelerinden ayrılmadan bastıracak başka ülke tanımıyorum. Ülkeme darbe yapanlar senin ülkene geliyor, bunları koruma altına alıyorsun, bunları bize iade etmiyorsun. Sorulduğu zaman bunlar neymiş Batı adil davranırmış, bunlarda adalet falan yok.

En son Amerika Rıza Zarraf meselesinin hukukla alakası var mı? Siyasi bir kararı açık ve net alabiliyorlar. Sene 99 ülkemizden kaçan malum teröristi veriyorlar mı? Bizden 12 terörist istediler, iyi niyetimizi gösterdik verdik. Şimdi sen de bize ver diyince vermiyorlar. 4 bin 500 koli bunlara gönderildi. Hukuka kanuna zerre kadar saygıları yok. Siyasi kararlarla Türkiye'ye meydan okuyorlar. Beni bu noktada farklı görün, bunların bu tür kararlarına saygı duymuyorum.

Darbe girişiminde dimdik duran savcı ve hakimlerimize şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. 15 Temmuz'da yargımız darbecilerin değil vesayetçilerin değil milletin yanında yer aldı. 15 Temmuz sonrası kendi içindeki FETÖ'cüleri temizleme konusunda en kararlı adımları atan yine yargı olmuştur. FETÖ'nün sadece ahlak değil akıl sınırlarını zorlayan yöntem ve hilelerine adalet teşkilatımızın gösterdiği güçlü duruş önemlidir.

Mor beyin uygulaması bunun en somut örneklerindendir. Örgüt üyelerinin suçlarını gizlemek için 11 bin insanı ateşe atacak yöntemi kullanmıştır. Amaçları mücadeleyi sulandırmaktır. Kurumlarımız çalışması sonucunda bu oyun da bozuldu. Mağduriyetleri süratle telafi edilmektedir. Masum ve suçlu ayrımının ortaya konulacağına inanıyorum.

BAŞBAKAN YILDIRIM: YARGIDA YENİ REFORM PAKETİNİ MECLİS'E GETİRECEĞİZ

Başbakan Binali Yıldırım, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Adalet Şurası'nda konuştu. Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Önceliğimiz adalet ve kalkınma. Yolun başından beri bu iki temel kavramı birbirine bağladık. Geciken adalet vicdanları yakan bir ateşe dönüşüyor. yargı bağımsızlığını anayasal teminatla güçlendirdik. Adaletin dayanağı ve kaynağı hep insan olmuştur. Bu nedenle insanı esas alan bir adalet anlayışı yolumuzu aydınlatacak. Hedef uyuşmazlıkları en kısa zamanda en az maliyetle etkili bir şekilde çözmektir. Bunu için alternatif usüller yaygınlaşmaktadır.

Yargıya olan güveni daha da artırmak ve yargılamaları hızlandırmak amacıyla bir dizi yeniliği ihtiva eden yeni bir reform paketini de yakın bir zaman içerisinde yüce Meclis'e getirmiş olacağız. Adli yargıda halen 9 merkezde faaliyet gösteren istinaf mahkemelerinin sayısını artıracağız, 15'e çıkaracağız.

Hukuku ve yargıyı, adaleti sağlamanın imkanı olmaktan çıkarıp örgütsel bir yapının aracı haline dönüştürmek isteyenler, hukuk sistemine de çok büyük zarar verdiler. Dolayısıyla FETÖ ile mücadele, istiklal ve istikbal mücadelesi olmanın yanında aynı zamanda yargının güven ve itibar mücadelesine dönüşmüştür. Bu mücadeleyi, adalet terazisini doğru tutarak kazanacağımıza yürekten inanıyorum.

Suçlular hak ettiği cezayı mutlaka görecektir. Ancak bu süreci zehirleyecek sulandıracak amacından çıkaracak tuzaklar karşısında dikkatli olmak önemlidir. Devam eden iki grup davamız var. Birincisi; darbe teşebbüsüyle doğrudan ilgili olanlar. Bunlar kesin hüküm yolunda süratle ilerlemektedir. Ümit ediyorum ki bu yıl sonuna kadar darbeye bizatihi karışanların görüldüğü bütün davalar sonuçlanmış olacaktır. Örgüt üyeliği davalarında ise örgüt üyeliği tespiti dikkat gerektiriyor.

İşaretler FETÖ terör örgütünün ilgili, ilgisiz birçok insanı adli sürecin içine çekme gayretinde olduğunu göstermektedir. Bu sinsi plan adalet sistemimize kurulmuş bir tuzaktır. Ancak adalet camiamız bu tuzağa asla düşmeyecektir. Bunun en güzel ve en güncel örneği, çok önemli bir delil olarak gördüğümüz ByLock'taki teknik kumpasın açığa çıkarılmasıdır. Kimsenin endişesi olmasın. Savcılarımız, hakimlerimiz bir kuyumcu titizliğiyle çalışacak."

En Çok Aranan Haberler