Kumru Başer
Diyarbakır
\
Diyarbakır'daki AKP mitinginde halka hitap eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha BDP'ye yönelik suçlamaları öne çıkardı.
AKP kurmaylarına göre 20 bin, yerel gözlemcilere göre 12 bin civarında kişinin katıldığı miting sırasında Başbakan sabah İstanbul’da açıkladığı yatırım projelerini de duyurdu.
Mitingin 2007 seçimlerindeki büyük AKP mitingi kadar parlak ve çoşkulu olmadığı parti yetkilileri tarafından da kabul ediliyor.
Diyarbakır milletvekili adaylarından Galip Ensarioğlu BDP’lilerin tehditlerinin de bunda etkili olduğunu ileri sürdü.
Diyarbakırspor atkısıyla platforma çıkan Başbakan konuşmasının başlangıcındaki çok büyük bir bölümü, Türkler ve Kürtler arasındaki din kardeşliği ve ortak İslami değerler üzerine oturtmuştu.
Konuşmanın en önemli vurgusunu ise Barış ve Demokrasi Partisi’ne yönelik suçlamalar oluşturdu. Erdoğan özgürlük ve demokrasiyi asıl AKP’nin savunduğunu, BDP çizgisinin halkı baskı altına aldığını, anayasa referandumunda sandığa gitmesini engellediğini, kepenk kapattırdığını söyleyerek bu siyaseti “sivil faşizm” diye tanımladı.
“Buradan ilan ediyorum. Bunlara göre Apo peygamberdir” diyen Erdoğan sivil itaatsizlik eylemleri konusunda ise “Devletin imamları arkasında namaz kılınmaz, camiyi ele geçireceğiz diyorlar” diyerek BDP’yi dine de saygısızlıkla suçladı.
Erdoğan, kendi iktidarları sayesinde Türkiye’de Kürt meselesinin artık konuşulabildiğini, artık geçmişteki “red, inkar ve asimilasyon politikalarının”son bulduğunu söyledi.
“Kanı ve gözyaşını biz durduracağız” diyen Başbakan, daha sonra Diyarbakırlılara bir stadyum ve havaalanı inşaatı ile sağlık hizmetlerinin, turizmin geliştirilmesi gibi büyük yatırımlar konusundaki projelerini anlattı.
Mitinge katılanlar arasında ilçeler ve Urfa, Mardin gibi komşu illerden gelenler önemli bir kesimi oluşturuyordu.
Erdoğan için "Hata da yaptı, ama çok seviyoruz" diyen Kürt seçmenler
Ama Diyarbakır içinden de çok katılan oldu. Konuştuğum AKP seçmenleri, Erdoğan’ı sağlık ve eğitim hizmetleri, yol yapımı, yeşil kartlar, ve çeşitli sosyal yardımlar dolayısıyla çok beğendiklerini ifade ettiler.
Kürt sorununun çözümü konusunda ise çok kere duyduğum bir görüşü Diyarbakırlı bir okul servisi sürücüsü şöyle ifade etti: “Çözmek istiyor, ama o bir adım atıyor, Ergenekon beş adım geriye atıyor”.
Bir başkası “Bir de hata yaptı”dedi, “Çocuk da olsa vurun” dedi, o doğru değildi” diye konuştu.
Mitingi dışardan izleyenler ise Başbakanın konuşmasının neredeyse tamamını BDP’yi suçlamaya ayırmasını, projelerini Diyarbakır’da açıklamak yerine, sabah İstanbul’da kamuoyuna duyurmasını eleştiriyorlardı.
AKP’nin bir çok yerel ileri geleni özel sohbetlerde bölgede 2007 seçimlerine göre ciddi oy kaybı beklediklerini açıkça ifade ediyorlar. Çok hizmet verildiğini ama bölgede hizmetin yeterli olmadığını, Kürt sorununun çözümü konusunda hatalar yapıldığını dile getiriyorlar.
Bu konuda bölgeden politikacılar arasında Başbakan’ın BDP ile çatışmayı öne çıkarmasından duyulan rahatsızlık da dile getiriliyor.
Bir AKP yetkilisi “2007’de demokrat bir resim vermiştik muhtıraya karşı. Ama sonrasında Meclis'te DTP’yi tamamen dışlayan bir çizgi izlememiz bize büyük zarar verdi. Başbakan 2009 yerel seçimlerinde 'DTP’yi sandığa gömeceğiz' dedi, Genelkurmay da 'PKK’yı Kandil’e gömeceğiz' dedi. İkisi de eli boş döndü.” şeklinde konuştu.
Bir kısım partili de AKP’nin geçen seçim, bölgede umut ve çözüm vaatlerini seçmene taşıyan birçok adayını bu sefer aday göstermemesini eleştiriyor.
Diyarbakır’da AKP mitingi öncesinde kepenkler çoğunlukla açıktı. Sadece miting alanına giden yollar üzerinde esnafın dükkanlarını açmadığı gözleniyordu. BDP’nin kepenk kapatma çağrısı yapmadığı ancak halkın mitinge gitmemesi konusunda çağrılar yapıldığı duyulmuştu.
Miting sonunda, birçok yerel basın mensubu ve bölgeyi yakından izleyen gözlemciler, toplanan kalabalığın AKP’nin halen önemli bir potansiyeli olduğu ama geçen seçime göre oy kaybedeceği tahminlerini doğrular göründüğünde hemfikirdi.