KIRKLARELİ (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kırklareli mitinginde CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a yüklenerek, "Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Eserle konuş yahu, eşek bile bir semer bırakıyor geride" dedi. Muhalefetin tehdit ve propagandayla milletin önünde hakaret ettiğini, bozuk bir üslupla hükümete ağzına geleni söylediğini ifade eden Erdoğan, "Çocuklarımızın ahlakını bozacaksın, eğer sen küfür edeceksen, gece 12'den sonra et" diye konuştu.
Partisinin Kırklareli mitinginde halka seslenen Başbakan Erdoğan, son bir ay içindeki 45. mitingini gerçekleştirdiğini söyledi. Erdoğan, "Partimizi kurduğumuz günden bu yana meydanlardayız. O günden beri illerimizde, ilçelerimizde, köylerimizdeyiz. Hizmet derdindeyiz. Biz doğu-batı ayırımını kabul etmiyoruz, kuzey-güney ayırımını kabul etmiyoruz. İstanbul'un batısına geçemeyen, Sivas'ın doğusuna adım atamayan siyasetçilerden olmadık. Bizim anlayışımız hizmet siyaseti, ideolojik siyaset peşinde değiliz. Biz milletimize efendilik için gelmedik, biz milletimize hizmetkar olmak için geldik" dedi.
AK Parti siyasetinin kaynaştırma, bütünleştirme siyaseti olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin şehirleriyle kalkınacağını söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin 81 vilayetini defalarca ziyaret ettiğini ifade ederek, "Muhalefet ne yapıyor acaba. Seçim dışında onları gören oldu mu? Buraya kaç kere geldiler. Bu kardeşiniz hem partiyi, hem ülkeyi yönetiyor. Sorun şu CHP'lilere; 'bugüne kadar hep iktidarlara ortak oldun ama şu Kırklareli'ne ne eser getirdin.' Atalarımız 'ya hayır söyle, ya da sus' diyor.
Bunlar hayır söylemiyor, doğru konuşmuyor. Bunlar tehdit ve propaganda yapıyorlar. Milletin önünde hakaret ediyorlar. Bozuk bir üslupla hükümete ağızlarına geleni söylüyorlar" diye konuştu.
"BUNLARIN GEÇMİŞLERİNDE KRİZDEN BAŞKA BİR ŞEY YOK" CHP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Başbakan Erdoğan, "Bunların geçmişlerinde Türkiye için kayda değer bir eser yok. Bunların geçmişlerinde krizden, harabeden, enkazdan başka bir şey yok. Geçmişlerinde Türkiye'nin sorunlarının artmasından başka bir şey yok. Buna rağmen susmuyor, ağız dolusu hakaret ederek siyaset yaptıklarını zannediyorlar. Sayın Baykal, 'bu hükümet telefonlarımızı dinliyor. Ağız tadıyla birbirimize küfredemiyoruz telefonda' diyor. Ben de diyorum ki eğer sen küfür edeceksen, gece 12'den sonra et, çocuklara kötü örnek oluyorsun. Çocuklarımızın ahlakını bozacaksın. Ayıp oluyor. İlla edeceksen şifreli kanallarda yap bu işi. Çocuklarımız seni yarın hayırla yadetmez. Bir zamanlar böyle bir siyasetçi vardı, ağzı bozuktu, küfürbazdı derler. Çünkü benim milletim küfürbaza oy vermez" ifadelerini kullandı.
Deniz Baykal'ın '2011'de iktidarım' dediğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, CHP liderinin aslında 3011 demek istediğini savundu. Erdoğan, "Çok partili hayata geçtiğimizden bu yana CHP'nin hiç tek başına iktidar olduğunu gördünüz mü? Çünkü milletimizin derdiyle dertlenmediler. Yıllar önce ekmeği karneyle dağıtmışlar. Patiskayı karneyle dağıtmışlar. Şekeri de karneyle dağıttılar. Gitmeyin o kadar eskiye. Sayın Baykal, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'ydı. Akaryakıt istasyonlarından çiftçiler mazotu karaborsa alıyordu. Arabalarımıza benzin karaborsa, evimize gaz yağı karaborsadan alıyorduk. Kim vardı Sayın Baykal, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'ydı. Ankara'da bakanlıklarda kaloriferler yanmıyordu. Hükümetin kredi limiti kalmamıştı. Dünyadan akaryakıt alamıyorlardı. Bizim dönemimizde böyle bir şey yok hamdolsun. Artık batıya gitmeye gerek yok. Ne ararsan her şey benim ülkemde var" dedi.
Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunları görmezden gelmek yanlış. Türkiye artık 70 model, 80 model, 90 model siyasetten bıktı. Türkiye bu tarz siyaseti elinin tersiyle itti. Türkiye'nin artık boş vaatlere karnı tok. Türkiye, vizyon içeren, ufuk içeren siyasetlere prim veriyor. Milletimiz projeye, icraata prim veriyor. Ben size proje anlatıyorum. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Eserle konuş yahu, eşek bile bir semer bırakıyor geride, onunla anılıyor. O eski tarz siyaseti canlandırmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Sayın Baykal'a defalarca söyledim, söylediğin rakamlar yanlış dedim. Bizim kamu net borç stokumuz 2008 üçüncü çeyrek itibariyle 242 milyar TL'dir. Bunu dolar bazında söylediğimiz zaman 142.4 milyar dolar. 500 milyar dolar nerede, 142.4 nerede. Ayıptır. Şimdi bunu da yarın öbür gün yanlış söyler. Akşam yatar farklı, sabah kalkar farklı. Böyle de bir kabiliyeti var. Büyük ihtimalle özel sektörün borcunu da üzerine ilave ediyor. Bunu, bunların yüzüne çarpın. 'Dürüst olun, doğru konuşun' deyin. Bir ülkede halkın psikolojisini bozmak için yalan yanlış haberlerle halkımın karşısına çıkmayın. 2005'ten itibaren Türkiye'nin borçları gerilemeye başladı."
"MEYDANLARDAKİ KATILIMI HAZMEDEMİYORLAR" AK Parti mitingleri için valiliklerden yazı gönderildiği söylemlerinin asılsız olduğunu belirten Erdoğan, muhalefetin meydanlardaki katılımı hazmedemediğini, kalabalığı görünce çılgına döndüğünü söyledi. Başbakan Erdoğan, "İzmir'de 100 bini aşan insan vardı. Niye çünkü hizmet siyasetine koşuyorlar. CHP, MHP ve onların yandaş medyası kol kola verdiler, küresel finans krizini istismar ederek oy toplamaya çalışıyor. Milletin moralini bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Yüreğiniz yetiyorsa
yaptıklarınızı anlatın, vizyonunuz yetiyorsa Türkiye'ye ne kazandırdınız, ne kazandırmayı planlıyorsunuz onu anlatın. Baykal, 'Ben Ergenekon'un avukatıyım' diyor. Sayın Baykal, sen zaten geçmişinde hep bu tür davalara avukatlık yapmışsın. Sen Ergenekon'un avukatı olmaya devam et, ben de milletimin avukatıyım. Sayın Baykal son dönemde iyice sinirli. Kantarın topuzunu iyice elinden kaçırdı. Sayın Baykal sen bize lazımsın, sen ana muhalefet oldukça AK Parti daha güçlü yoluna devam eder. Yeter ki böyle muhalefetimiz olsun" şeklinde konuştu.
CHP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Başbakan Erdoğan, CHP'nin insanları kökenlerine göre sınıflandırma konusunda sicili bozuk olduğunu savundu. Erdoğan, CHP zihniyetinin halktan uzak olduğunu ifade ederek, "Yaptığın benzetmelere, kullandığın sıfatlara dikkat etmeni tavsiye ediyorum. Bunlar şahısların gen haritasını çıkartma konusunda uzman. Şimdi de ekonomiyi dini terimler, dini sıfatlar üzerinden sınırlandırıyorsun. Biz Gazze'de İsrail tarafından öldürülenlerin yanında yer aldığımız zaman senin şahsın ve o monşer eskilerin bizi hep eleştirdiniz. TÜPRAŞ'ı alan Koç Grubu. Niye doğru konuşmuyorsun. Koç Grubu aldı TÜPRAŞ'ı. Ben mi yanlış biliyorum. Hisselerin içerisinden 14 buçuğunu İsrailliler almış olabilir. Niye ayırımcılık yapıyorsun. Musevi olan benim ülkemde ticaret yapamaz mı? İşine geldiği zaman Yahudi düşmanlığına karşısın, işine geldiği zaman da bunun tam aksini yapıyorsun. Dürüst olacaksın, dik duracaksın. Sonra da adam gibi olmaktan bahsediyorsun. Benim milletim adam gibi adam olan başbakana oy verir. Eğilip bükülene değil. Bu ülkenin başbakanına kimse yüksek sesle konuşamaz. Nezaket içinde, saygı içinde konuşacak. Bu millet sıradan bir millet değil. Bu millet bir kabile, bir aşiret değil. Sayın Baykal'a 10 tane koyun versen kaybedip gelir, yönetemez. Atatürk öldü, CHP paranın üzerinden Atatürk'ün resmini kaldırdı, İnönü'nün resmini koydu. Bunu CHP yaptı. Bu ülkede ne yapmadılar ki, Tunceli valime saldırıyor. Benim valime saldırmayı bırak da, önce geçmişini temizle" dedi.
Erdoğan sözlerinin sonunda, nüfus cüzdanında TC kimlik numarası bulunmayanların oy kullanamayacağını hatırlatarak, "Kimlik numaranız yoksa lütfen gidin numaranızı alın" uyarısında bulundu.