Türkiye’ye gelen Papa Francis, "Her şeye kadir yüce Tanrı Türkiye’yi kutsasın ve korusun ve onu etkin, kabul görür bir barış inşacısı yapsın" dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki ilk devlet başkanı konuğu Papa Francis oldu. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılan ikili görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi. Salonda bulunanlara teşekkür ederek sözlerine başlayan Papa Francis, "Doğal güzellikler ve tarihi açıdan zengin, antik medeniyetlerin izleriyle dolu iki kıta ve farklı kültürel ifadeler arasında köprü vazifesi gören Türkiye’yi ziyaret etmekten dolayı çok mutluyum" dedi.Aziz Pavlus’un Türkiye’de doğduğunu ve çeşitli Hıristiyan topluluklarının bu coğrafya üzerinde kurulduğuna dikkat çeken Papa Francis, "Türkiye ilk 7 kilise konseyine ev sahipliği yapmıştır. Ayrıca halen Efes yakınlarında kilise geleneğinin Meryem Ana Evi olarak kabul ettiği, İsa’nın annesinin birkaç yıl yaşadığına inanılan yere dünyanın her yerinden gelen insanlar hac görevini ifa etmek üzere geliyorlar. Bütün bunların yanı sıra büyük bir canlılık, çalışkanlık, halkının cömertliği ve bütün milletlerin rolünde aranması gereken şey, Türkiye’nin önemi ve takdir edilmesinin sebepleridir. Sizlerle burada bu dostluğu, karşılıklı değer verme, takdir ve saygı diyaloğu fırsatını değerlendirmek benim için bir sevinç kaynağıdır. Aynen seleflerim kutlu Papa 6. Pavlus hazretleri, Aziz Papa Yohanna Pavlus hazretleri ve Papa 16. Benedikt hazretlerinin yaptığı gibi. Bu diyalog, döneminde papalık temsilciliği yapan, sonrasında aziz olan 23. Papa Yohanna ve 2. Vatikan Konseyi tarafından hazırlanmıştır" ifadelerini kullandı.PAPA FRANCİS’TEN BARIŞ MESAJI"Bizim diyaloğa ihtiyacımız var. Çünkü birçok ortak unsurumuz ve değerimiz var" diyen Papa Francis, şöyle devam etti:"Aynı zamanda bu diyalog, hikmetli bir ruh ve sükunetle farklılıklara değer vermek ve onlardan ders çıkarmaya da yardımcı olmalıdır. Sağlam bir barış inşa etme çabasını sabırla ileri götürmemiz gerekiyor. Bu barış insanlığın onuruna bağlı olan ödevler ve temel haklara saygı üstüne kurulmalıdır. Bu yolda ancak yanlış önyargılar ve yanlış korkular aşılabilir, herkesin yararına olan olumlu çabalara da saygıya ve diyaloğa yer açılabilir. Bunu gerçekleştirebilmek için Müslüman, Yahudi ve Hristiyan vatandaşların yasalara uygun olarak ve bu yasaların uygulandığı ölçülerde aynı haklara sahip olmaları ve aynı ödevleri yerine getirmeleri gerekir. Bu vatandaşlar böylece birbirlerini daha kolay bir şekilde kardeş ve yoldaş olarak kabul edeceklerdir. Böylece her seferinde yanlış anlaşılmalardan uzaklaşarak, işbirliği ve anlayışı besleyeceklerdir.""DİN VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ HERKESE GARANTİ EDİLMELİ"Papa Francis, "Din ve ifade özgürlüğü herkese garanti edilmelidir. Bu, barışın anlamlı işaretidir ve dostluk böyle yeşerecektir. Ortadoğu, Avrupa ve tüm dünya bu yeşermeyi bekliyor" dedi.Özellikle Ortadoğu’nun çok uzun yıllardır kardeş katlinin yaşandığı savaşlara sahne olduğuna dikkat çeken Papa Francis, şunları kaydetti:"Bir savaş sanki bir başka savaşı doğurmaktadır. Sanki savaşa ve şiddete verilebilecek yegane cevap, yeni bir savaş ya da başka bir şiddet eğilimine başvurmakmış gibi devam etmektedir. Bu yüzden bu barış yetersizliği nedeniyle daha ne kadar acı çekmek zorunda kalacak Ortadoğu. Durumun sanki daha iyiye gidebilmesi mümkün değilmiş gibi bu çatışmaların devam etmesine göz yummamalıyız. Tanrının yardımıyla barışı sağlamak için çabalama cesaretini her zaman içimizde hissedebiliriz ve hissetmeliyiz. Bu yaklaşım sadakat, sabır ve kararlılıkla tüm müzakere yollarını kullanmaya ve barışla sürdürülebilir kalkınmanın somut hedeflerine varmaya varır. Sayın Cumhurbaşkanı, böylesine yüce ve acil bir amaca ulaşmak için dinler arası ve kültürlerarası diyalog büyük katkıda bulunur. Bununla birlikte bütün insanlık onurunu ciddi derecede aşağılayan ve amacı için dini araç olarak kullanan her çeşit köktenci yönelim ve terörizm bertaraf edilir.""KÖKTENDİNCİLİĞE VE FANATİZME KARŞI GELİNMELİ""Anlaşmazlıkları ve ayrımcılığı körükleyen fanatizme, köktendinciliğe ve mantık dışı korkulara karşı gelinmelidir" diyen Papa Francis, "Tüm inananların dayanışması, insan hayatına saygının, ibadet özgürlüğü ve dini ahlak kurallarına göre yaşama anlamına gelen dini özgürlüğün bir taşıyıcı sütunu gibidir. Bu çaba herkes için gerekli olan onurlu bir yaşam ve doğal ortamın korunması içindir. Özellikle Ortadoğu’da bulunan halk ve devletler eğilimi değiştirmek için savaş ve şiddete karşı çıkarak diyaloğu, hukuku ve adaleti izleyerek bu barış sürecini olumlu bir sonuca götürecek şekilde ilerletmeye acilen ihtiyaç duymaktadırlar" dedi."SURİYE VE IRAK’TA HALEN NE YAZIK Kİ ÇATIŞMALARA TANIK OLUYORUZ"Özellikle Suriye ve Irak’ta bugüne kadar ne yazık ki çatışmalara tanık olunduğunu belirten Papa Francis, "Özellikle Suriye ve Irak’ta terör eylemleri halen aralıksız devam etmektedir. Tutuklular ve farklı etnik gruplara karşı en basit insani kurallar dahi çiğneniyor. Azınlık gruplarına yönelik büyük zulümler gerçekleşiyor. Sadece Hristiyanlar ve Ezidiler değil yüzbinlerce insan evlerini ve hayatlarını kurtarmak ve inançlarını kurtarabilmek için terk ediyorlar" diye konuştu."YÜCE TANRI TÜRKİYE’Yİ KUTSASIN VE KORUSUN"Papa Francis, sözlerine şöyle devam etti:"Türkiye büyük bir cömertlik sergileyerek birçok göçmeni kabul etti ve sınırlarında meydana gelen bu dramatik durumdan doğrudan etkilendi. Uluslararası camianın bu göçmenlere yardım etmesi ahlaki bir mecburiyettir. Gerekli olan insani yardımın yanında bu trajediyi ortaya çıkaran sebeplere de kayıtsız kalınmamalıdır. Şunu da hatırlatmak isterim ki her zaman uluslararası hukuka saygılı olmak şartıyla haksız saldırıya karşı mücadele meşru ise de sorunun çözümü için sadece askeri cevap yeterli olmayacaktır. Karşılıklı güvene dayalı, ortak ve güçlü bir çaba gereklidir, bu çaba kalıcı barışı mümkün kılacak ve kaynaklarımızı silahlara değil insan onuruna yönelik gerçek savaşlara yönlendirecek, açlık ve hastalıklarla savaş, sürdürülebilir kalkınma, yaratılmış olanın korunması, modern dünyamızda dahi eksik kalmayan ve farklı yüzlerle karşımıza çıkan fakirlik ve uç eğilimlerle mücadele gibi savaşlar. Türkiye tarihi, bölgede coğrafi konumu ve önemi nedeniyle büyük bir sorumluluğa haizdir. Türkiye’nin yaptığı seçimler ve verdiği örnek özel bir değere sahiptir. Ayrıca medeniyetlerin bir araya gelebilmesine katkı sağlayabilir, izlenebilir barış ve kalkınma yollarını çizebilir. Her şeye kadir yüce Tanrı Türkiye’yi kutsasın ve korusun ve onu etkin, kabul görür bir barış inşacısı yapsın."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz