Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek ziyaretinden dönerken uçakta gezisini izleyen gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gazetecilere verdiği yanıtlar şöyle:
İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi sonrası İsrail’e yaptırım, boykot, tecrit uygulanması konusunda somut adımlar atılması konusunda bir karara varıldı mı?
“Bu hususta İslam İşbirliği Teşkilatı olarak, bunların ürünlerine yönelik bir boykot uygulanması konusunda tavsiye kararı aldık. Temenni etmeni ederim ki İİT üyesi ülkeler alınan tavsiye kararı doğrultusunda boykot uygulamasına girerler; neticede oralardan artık herhangi bir ürün alınması da söz konusu olmaz. Tabii ki bizde aynı şekilde bu durumu gözden geçireceğiz. Türkiye olarak orayla olan münasebetlerimizi, özellikle ekonomik, ticari ilişkilerimizi masaya yatıracağız. Önümüzde malum seçim var, seçimin ardından bizler de bu istikamette adımlarımızı atacağız.”
Bağımsız soruşturma komisyonu oluşturulacak mı?
“Bağımsız soruşturma komisyonunu kurma kararı verdik. Ama bu tür bir komisyonun kurulmasının da ötesinde, Kosova’da olduğu gibi, Bosna Hersek’te olduğu gibi orada Birleşmiş Milletler’in bir barış gücünün oluşturulması için de tavsiye kararı aldık. Bunun caydırıcı olacağını; İsrail’in, Birleşmiş Milletler güçlerine kurşun sıkmasının kolay olmayacağını düşünüyoruz.”
‘ABD’nin ne yardımı var?’
Trump Kuzey Batı Suriye’ye yardımı keseceğini açıkladı. Bu, ABD’nin Münbiç’ten YPG’yi çekeceğine işaret gibi yorumlanabilir mi?
“Kuzey Batı Suriye’ye Amerika’nın ne yardımı var? Kuzey Batı Suriye’de zaten Rusya var. Bu pek tutarlı bir açıklama değil. Amerika daha çok Münbiç tarafında. Zaten şu anda Amerika’nın oralardaki yardımı da YPG’ye yönelik silah ve mühimmat. Amerika’nın oralarda insani yardım faaliyetleri yok. Ayrıca , Duma’da ABD yok. Oraların hepsi, Afrin dahil o bölge, şu anda Rusya ile bizim ortak çalışmalar yürüttüğümüz bölge.”
"ADAYLARDAN YAZILI TAAHHÜTLER ALINDI"
AK Parti Milletvekili Listelerini hangi kriterlere göre oluşturdunuz?
“Ehliyet, liyakat önemli. Parlamentodaki prensiplerimize dikkat etmemiş, devamda hassasiyet göstermemiş arkadaşlarımızı listelere koymadık, koymuyoruz. Bir de bu sefer bir hassasiyet daha gösterdik. Aday adayı arkadaşlardan yazılı bir taahhüt aldık. ‘Haftanın üç günü Ankara’dasınız. Üç günü dışında, hepinizin seçim bölgenizde ofisleriniz olacak. O ofislerde çalışmaları yürüteceksiniz. Oralardaki çalışmalarınızı da her hafta rapor edeceksiniz.’ dedik. Bunların taahhüdünü de arkadaşlardan yazılı olarak aldık.”
‘Amerikalılar İnce’yi niye arasınlar?’
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Fethullah Gülen’in iadesi konusunda Amerikalıların kendisini aradıkları yönünde bazı iddialarda bulundu. Ne dersiniz?
“Amerikalılar Sayın İnce’yi niye arasınlar? İade konusunun muhatabı ya da yetkilisi olmayan birini ne diye arasınlar? Hukuk denen bir şey var. Kaldı ki biz onun iddialarının aksine, FETÖ ile ilgili bir meselede hiç bir zaman ‘120 koli’ diye bir ifade kullanmadık. Biz ’85 koli’ dedik. Yok efendim neymiş? Hepsi gazete kupürüymüş! Peki o zaman o kişinin parlamentoda kürsüden salladığı o gazete kupürlerine ne demeli? Dara düştüklerinde yaptıkları tek iş meclis kürsüsünden gazete kupürü sallamak. Kaldı ki Adalet Bakanlığı’mızın ABD’ye gönderdiği koliler, FETÖ’yle ilgili bugüne kadar açılan davalar ve iddianamelerden, onların belgelerinden oluşuyor. Dolayısıyla söyledikleri doğru değil. Yalan bunların ruhuna işlemiş. Bu konuda dürüst isen, samimi isen yapacağın iş nedir? Adalet Bakanlığı’na müracaat edersin, ‘Bakın siz böyle böyle diyorsunuz ama bize de böyle bir şey geldi’ dersin. Konuyla ilgili olarak Başbakan Yardımcımız Bekir Bozdağ çok sert bir basın açıklaması yaptı. Fakat bunların hiç umurlarında değil. Yaptıkları iş, ya tutarsa, ya vatandaş inanırsa mantığıyla, yalan söylemekten ibaret.”
SUİKAST İHBARI İSTİHBARATTAN
Size yönelik suikast iddiasıyla ilgili yeni bir bilgi var mı?
“MİT’e dünyanın değişik yerlerinden, istihbarat örgütlerinden gelen bir ihbardı. Bunun üzerine MİT yoğun bir çalışma yaptı, muhatapları ile görüşmeler yaptı. Ekiplerini devreye soktu. Ben MİT Müsteşarımıza ‘Sen de bir gün önceden git’ dedim. Bir gün önceden gitti, tedbirlerimizi aldık. Sağ olsun Bakir Bey de gerekli tedbirleri aldı. Bu tür ihbarları ilk defa almıyoruz, zaman zaman bu tür ihbarlar yurt içi, yurt dışı hep olmuştur. Ama eğer bu ihbarlarla hareket edecek ve siyaset yapacak olsak bizim hiç evden çıkmamamız lazım. Dolayısıyla biz tedbir alırız ama bu tür tehditleri hiç kale almadan yolumuza devam ederiz. Zira biliyoruz ki kaderin üstünde bir kader vardır.”
(Gazetevatan)