HABER

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Sen idama var mısın onu söyle

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'na "Sen idama var mısın onu söyle" diye sordu.

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Sen idama var mısın onu söyle

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Sultanbeyli'deki toplu açılış törenindeki konuşmasında, Kemal Kılıçdaroğlu'nun idam cezasına ilişkin bugünkü "İdam anayasa değişikliğinde yok ama meydanlarda söyleniyor. Milleti kandırmak için. Niye koymadınız, elinizden tutan mı vardı?" şekildeki açıklaması hakkında, "Sen idama var mısın onu söyle" dedi. Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun "16 Nisan'dan sonra Cumhurbaşkanı'nın istifasını istemeyeceğiz." sözlerine de "Cumhurbaşkanı'nı siz mi seçtiniz istifa istemeye hakkınız olsun? Cumhurbaşkanı'nı 5 yıllığına kim seçiyor, millet seçiyor. 5 Yıl sonra millet getirdiği Cumhurbaşkanını götürür." cevabını verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Sultanbeyli'deki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmasından satır başları;

Milletine aşık olmayanın hizmette gözü olmaz. Biz bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geliyoruz dedik. Sultanbeylili kardeşlerimin gönüllerinden koparak şöyle bir 'Allah razı olsun' demesi bizlere yeter.

'HOCAEFENDİ MUSALLA TAŞINDA CUMHURBAŞKANI NİYETİNE DEMEYECEK'

Bu dünyadan amellerimizle gideceğiz. İki metreküp mezar, ondan sonra çekip gidecekler. Musalla taşında hocaefendi Cumhurbaşkanı, Başbakan, milyarder niyetine demeyecek. Er kişi niyetine diyecek, hatun kişi niyetine diyecek. Milletimiz bizi şu İstanbulumuzun belediye başkanlığına layık gördüğünde biz bu anlayışla göreve başladık. AK Parti'yi kurduğumuzda yine bu şuurla hareket ettik. Rabbim bu ülkeye Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak hizmet etmeye lütfetti. Kararlılıkla taşıyoruz, tevazuyla taşıyoruz. Bize gurur kibir yakışmaz.

Kardeşlerim 1994 yılında milletimiz bizi bu aziz şehrin belediye başkanlığına laik gördüğünde biz bu anlayışla göreve başladık. Kararlılıkla çalışıyoruz. Bize gurur kibir yakışmaz bize tevazu yakışır. Sizler eser siyasetiyle laf siyasetinin ne olduğunu çok iyi biliyorsunuz. Sultanbeyli'ye neler yaptılar nasıl zulmettiler. Gazetelerde ne haberler çıktı Sultanbeyli'yle ilgili. Ama Sultanbeyli onlara sandıkta en güzel cevabı verdi.Kardeşlerim 1994 yılında milletimiz bizi bu aziz şehrin belediye başkanlığına laik gördüğünde biz bu anlayışla göreve başladık. Kararlılıkla çalışıyoruz. Bize gurur kibir yakışmaz bize tevazu yakışır. Sizler eser siyasetiyle laf siyasetinin ne olduğunu çok iyi biliyorsunuz. Sultanbeyli'ye neler yaptılar nasıl zulmettiler. Gazetelerde ne haberler çıktı Sultanbeyli'yle ilgili. Ama Sultanbeyli onlara sandıkta en güzel cevabı verdi. 16 Nisan halk oylamasında diyeceğimiz ne varsa da halkımıza söylüyoruz, 'evet' istiyoruz.

'HALLERİNE ACIMAMAK MÜMKÜN DEĞİL'

Manşetlerle hükümetlerin düşürüldüğü, medya patronlarının siyasetçilere ayar verdiği bir ülkeyle karşı karşıyaydık. Biz sözümüzü şimdiye kadar hep milletimize söyledik. Bugün de öyle yapıyoruz. Yarın da öyle yapacağız. 16 Nisan halkoylamasında diyeceğimiz ne varsa hepsini milletimize yapıyoruz, evet çağrısında bulunuyoruz. Ana muhalefetin başındaki zat ve aynı minvalde hayır kampanyası yürütenler öyle bir yalan, yanlış, iftira bataklığına saplanmışlar ki, hallerine acımamak elde değil. Tüm siyasi hayatı yalan ve iftira üzerine kurulan bu zatı muhatap almama kararı vermiştim. 15 Temmuz darbesi sonrası belki hakikati görmüştür, belki yüreğinin bir köşesine ülkesi ve milleti için ufak da olsa bir kıpırtı başlamıştır diye kendisini rezerve aldım.

'KILIÇDAROĞLU YENİKAPI'DAKİ KARDEŞLİK RUHUNU ANLAYAMADI'

Kendisini Yenikapı'ya davet ettim. Davetime olumsuz cevap verdi. Sonra birileri söyledi ve son anda Yenikapı'ya katıldı. O buluşmayı ne yazık ki sonradan olumsuza çevirdi. Kardeşlik buluşmasıydı, bunu anlayamadı. Biz sayın Bahçeli'yle beraber devam ettik. Bana göre şu anda Tayyip Erdoğan olarak

'TARAFSIZ OLMAYACAĞIMI PEŞİNEN SÖYLEDİM'

Tarafsız olmayacağımı peşinen söylemiştim. Ne demiştim ben milletimden yana olacağım demiştim. Hatırlıyorsunuz değil mi işte şimdi de Cumhurbaşkanı olarak yine milletimden yanayım. Bu millet için nefesimin sonuna kadar her şeyimi vermeye devam edeceğim. Evet 2014 yılı Ağustos ayından bu yana milletimden yana olarak taraf görevimi yürüttüm. Onların rahatsızlığının sebebi bizim taraflı veya tarafsız olmamız değil milletiizin temsilciliğini yapmamızdan rahatsızlar.
Diyorlar ki yargı Cumhurbaşkanının emrine girecek külliyen yalan! Sayın Kılıçdaroğlu lütfen bunu da bir öğreniver. Birileri anlatsın sana bilmiyorsan ben kendi hukukçu danışmanlarımı gönderebilirim. Yargıtay ile ilgili bir değişiklik var mı yok Danıştayla ilgili yok, Anayasa Mahkemesi yerinde mi yerinde sadece Askeri Mahkemeler kapatıldığı için buradan gelen üyeler şu anda 2 üye var onlar çıkacak süreleri dolunca ve sayı 15'e iniyor.

'KANDİL'DE HAYIR DİYENLERLE BERABERSİN'

Burada da 5'te 3 çoğunlukla Meclis seçecek böylece yargı güçleniyor. Yeni sistemde her yere siyaset girecek diye tutturmuş. Çok ciddi bir şey söylüyor. Valiler şu anda Evet için çalışıyormuş Kaymakamlar, imamlar müftüler evet için çalışıyormuş. Bu ifadelerin tamamı hakarettir. Önce haddini bil ya, bu sana yakışır sana. Çünkü sen şu anda Kandil'de hayır diyenlerle berabersin.

'16 NİSAN İDAM'IN PARLAMENTOYA GELMESİ DEMEKTİR'

Bakın, bu konuda benim kanaatim belli. Sayın Bahçeli'nin kanaati belli. Ben Sayın Başbakan'ın kanaatinin de farklı olduğu düşüncesinde değilim. Fakat bu, anayasa değişikliği isteyen bir karar. Şimdi bugün sabah yaptığı konuşmasında Sayın Ana Muhalefet Başı diyor ki; 'hadi getirin o zaman idamı' diyor. Tamam, sen idama var mısın önce onu söyle. Bak Sayın Bahçeli açıkladı. Ben Sayın Başbakan'ın da farklı düşündüğünü zannetmiyorum çünkü görüşmelerim var kendisiyle. Peki sen Kılıçdaroğlu, böyle bir şeye var mısın Bakınız, ben buradan şimdi duyuruyorum; Allah'ın izniyle 16 Nisan'daki 'evet' aynı zamanda bunun parlamentoya gelmesi demektir.

Bana göre şu anda Tayyip Erdoğan olarak, AK Parti Genel Başkanı olarak, Milliyetçi Hareket Partisi Başkanı Sayın Bahçeli olarak, şu andaki duruşumuz, bir 15 Temmuz öncesi, bir de 15 Temmuz sonrası bir duruştur. Neden, çünkü ülkemizi bölmek, parçalamak isteyenlere karşı bir buluşmadır bu. Eğer parlamentoda 339 oy bütünleşmişse, birleşmişse, bu 15 Temmuz'a karşı duruşun bir simgesidir.

'İDDİASINA TORUNUM BİLE KATILARAK GÜLÜYOR'

Adliyeye siyaset girecek diyorsun, kışlaya siyaset girecek diyorsun. Sen tüm silahlı kuvvetlerimizi zan altına sokuyorsun. Bu ayrı bir hakaret. Ben burada başka bir şey söylemek istemem. Bu zat hem bunca yalanı söylüyor hem de çıkıp biz kimseyle kavga etmek istemiyoruz diyerek adeta üstüne tüy dikiyor. Diyor ki bir kişi Meclis'i seçime götürebilir. Yalan, Meclis ve Cumhurbaşkanı arasında kriz çıkıp ülke kriz yaşamasın diye her iki organın seçilmesi şartı getiriliyor. Hangisi talep ederse etsin iki seçim birlikte yapılacak. Diğer iddiası daha var benim torunuma anlatsa gülmekten katılır. O derece tutarsız. Diyor ki bir devlet bir kişi ikna ettiğinde 24 saatte hatta 12 saatte Türkiye Cumhuriyeti'ni ele geçirir. Yahu bu ne biçim saçmalıktır. 24 Saatte, 12 saatte bu ülkeyi nasıl ele geçirecekler. Ya bunu denemediler mi denediler 15 Temmuz'da denediler. FETÖ ihanet çetesi aracılığı ile Türkiye'yi ele geçirmeye teşebbüs ettiler. Peki ne oldu, milletimiz Cumhurbaşkanı Marmaris'ten Facetime ile milletine çağrısını yaptı, Başbakan çağrısını yaptı. Benim sevgili milletim inançlı milletim meydanlara döküldü mü?

'15 TEMMUZ GECESİ HAVAALANINDA KAÇAMAK TURLAR ATIYORDUN'

Sen o gece havalimanında kaçamak turlar atıyordun. Benim milletim havaalanında Cumhurbaşkanını bekliyordu. Cumhurbaşkanı da o akşam her türlü tehdide rağmen oraya geldi ve halkının arasına karıştı. Çünkü biz şuna inanıyorduk. Arkadaş yurdumu alçaklara uğratma sakın, siper et gövdeni dursun şu hayasızca akın doğacaktır sana vaadettiği günler hakkın kim bilir belki yarın belki yarından da yakın. Onlar bombaları yağdırıyor benim o sevgili şehitlerim bombaların karşısında kelimei şehadet getirip üstüne gidiyor, tankların altına yatıyorlar. Benim hanım kardeşleri kaçmadı, tankların altında ezildi paramparça oldu. Ey Kılıçdaroğlu sen hangi ülkenin d üşürülmesinden bahsediyorsun. Bu millet zannettiğin milletlerden değil. Bu millet farklı.

'CUMHURBAŞKANINI SİZ Mİ SEÇTİNİZ DE İSTİFASINI İSTEYECEKSİNİZ?'

Diyor ki Meclis kapatılıyor. Böyle bir yalan olabilir mi? Tam aksine Sayın Cumhurbaşkanı ve kabinesi kanun yapma yetkisi yok. Kim kanun yapıyor Meclis ve milletvekilleri. Öyle ise nasıl devlet tek kişinin eline teslim edilmiş oluyor? Yalan söylememek bunların karakteri haline gelmiş. 140 yıllık parlamento geleceğimiz var diyor. Bunu duyan da 16 Nisan'da Meclis kapanıyor. Meclis'imiz yüzyıllarca yerinde duracak ve görevini en iyi şekilde yapacak. 16 Nisan'dan sonra Cumhurbaşkanı'nın istifasını istemeyeceğiz diyor, Cumhurbaşkanı'nı siz mi seçtiniz istifa istemeye hakkınız olsun? Cumhurbaşkanı'nı 5 yıllığına kim seçiyor, millet seçiyor. 5 Yıl sonra millet getirdiği Cumhurbaşkanını götürür. Ya durumun farkında değiller ya da içlerine sindiremediler. Bu zat utanmadan çıkıp ülkede Cumhurbaşkanı var, Meclis var, Başbakan var, bürokrasi var işler tıkır tıkır yürüyor kaos niye çıksın diyor.

'7 HAZİRAN'DAN SONRA KAOS TÜCCARLARININ NASIL MEYDANLARA ÇIKTIĞINI GÖRMEDİNİZ Mİ?'

Bu ülkede Meclis'i çalıştırmamak için her türlü rezilliği kepazeliği yapan siz değil miydiniz? Bakanları çalıştırmamak için sürekli gensoru veren siz değil miydiniz? Ülkemizde son 14 yılda ne yapılmışsa asla bunlarla birlikte değil, bunlara rağmen yapılmıştır. Bizden önceki koalisyonaların her biri kaos dönemi değil miydi? 7 Haziran seçimlerinden sonra kaos tüccarlarının nasıl ağızlarından salyalar akıtarak meydanlara çıktığını görmediniz mi? Siz kimi kandırmaya çalışıyorsunuz. Bu zat güya mevcut sistemi savunurken içindeki asıl duyguları da ele vermekten geri kalmıyor. Diyor ki duyarlı noktaları devletin duyarlı bürokratları var onlar yanlışları engeller diyor. Bu ifadeyle aslında millet yüzde 50 ile de yetki verse bizim sistem içindeki etkimiz onlara yeter ve ipleri elimizde tutmaya devam ederiz diyor.

'MİLLETİN GÜVENİNİ ALMAYAN İKTİDARA GELEMEYECEK'

AK Partinin 14 yıllık iktidarı boyunca kimi zaman Anayasa Mahkemesi Yargıtay, Danıştay marifeti ile etkinliklerini hep sürdürdüler şimdi de diyorlar ki sistem değişmesin ilerde ipleri yine elimize alalım. Ekmeden biçme devri bitti. Bundan sonra milletin yüzde 50+1'ini almadan kimsenin iktidara gelme şansı yoktur. Bütün bunların üzerine bir de biz milletimize güveniyoruz demezler mi? Öyleyse bu değişiklik için yapmadığınız kepazelik kalmadı Meclis'te.

'EMEKLİLİK KONUSUNDA MİLLETİ KANDIRIYORLAR'

Gelelim bunun bir başka yalanına. Çok tehlikeli, diyorlar ki 18 yaşı kendi çocukları için getirdiler. Hem askerlik yapmayacak hem de 10 bin lira emekli maaşı alacak diyorlar. Bunu her gittiğiniz yerde anlatın. Bizim 25'e indirdiğimiz hak nasıl ki herkes için bir hak ise 18 de bir haktır. Askerlik dediği hadise sadece erkekler içindir değil mi ama burada kızlar için böyle bir sorun zaten yok. Kızlarımızın da bu şansı var. Ayrıca askerliğini yapmamış milletvekili kaç tane çıkabilir? 5-10'tane çıktı hadi. Meclis'te yapılan vazife askerlikten daha mı az kıymetli? İnsan böyle bir konuyu mevzu yapmaya utanır yahu. Aynı şeyi polislerimiz için de söylediler bunu kaldırdık. Emeklilikte de yalan söylüyor. Milletvekili iken emekliliğini dolduranlar içindir doldurmayanlar için değil. 23 yaşında milletvekili olan birisi nasıl emekli olacak biliyor musunuz herhangi bir vatandaşımız nasıl oluyorsa o da öyle olacak. Milletvekili olmak ona emeklilik hakkı doğmuyor. Milletvekili iken primini Meclis ödüyor, milletvekilliğinden sonra primini kendisi ödeyecek ondan sonra da yaşı bekleyecek.

'DEVLET YÖNETMEYİ MİSKET OYNAMAYLA KARIŞTIRIYORLAR'

Meclis'e şunun veya bunun çocuğu değil milletin evladı gelecek. Cumhurbaşkanı istediği kadar bakan atayabilir diyor, diyor da diyor. Bunlar devlet yönetmeyi misket oynamayla karıştırıyor. Yıllardır siyasetin içerisindeyim yıllardır Türkiye'nin en kaliteli kadrosuyla çalışıyorum. Sen SSK'da müdürlük yaptın. Batırdın bitirdin be. Senin görev yaptığın zamanlarda o kurumda sağlam girip yaralı çıkanlar oldu. Rahmetli Savaş Ay'ın programını izleyenler bilir. Hastaların yattığı sağlam gir hasta çıkarsın öyle odaları gösteriyordu. Hijyen diye bir şey bunun ruhunda yok. Bu kadroyla sağlam kadroyla yürüttüğümüz çalışmalarla ülkemizi bu duruma getirdik. Yarın milletim görevi yine bize verirse bizler ehliyet ve liyakatı adaleti en öne çıkartırız. Bizim çalışmalarımızda istişare, adalet, ehliyet şarttır. Bu göreve kim gelirse gelsin aynı şekilde hareket etmelidir.

'TEK ADAM KİMDİR 7 SEÇİMDİR KAYBEDİPTE KOLDUĞUNDA OTURAN KİŞİDİR'

Anlaşılan amcaoğlu ve askerlik arkadaşıyla çalışma tarzı bize bu ithamları yapanların tarzıdır. Diyor ki Cumhurbaşkanı muhtarlıkları kaldırabilir, Türkiye'yi bölgelgere ayırabilir. Üniversite'de hukukun temel kavramları diye bir ders var. Anayasa ile düzenlenen hususlar yasa ile düzenlenemez. Türkiye'nin yönetim yapısı ve elbette muhtarlıklar anayasa ile düzenlenmiştir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile değişiklik mümkün değildir. Diline dolamış tek adamlık. Akaşm onunla yatıyor sabah onunla kalkıyor. Tek adam dediğiniz başarısız olduğu halde yerinde kalandır. Tek adam arayacaksak 7 seçim kaybettiğin halde hala bulunduğun partinin o koltuğunda oturan kişidir.

'16 NİSAN GÜÇLÜ TÜRKİYE'NİN MÜJDECİSİ OLACAK'

Ben buna cevap vermek istemiyorum ama cevap vermedikçe de kendini haklı hissediyor. Eski Türkiye sevdalıları istemese de biz yolumuza devam edeceğiz. Pazartesi akşamı özel programım var sizleri de izlemeye davet ediyorum. Hakir görerek göbeğini kaşıyan makarnacı kömürcü dedikleri anadolu insanının aklını çelmek için maske takanların oyununa itibar edilmeyecektir. 16 Nisan güçlü Türkiye'nin müjdecisi olacaktır.

En Çok Aranan Haberler