Beştepe'de muhtarlara seslenen Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun atletli fotoğrafını eleştirdi. "Bu benim vatandaşıma hakarettir" diyen Erdoğan, "Sen Atatürk'ü böyle atletle, yemek yerken görüp de resim çektirdiğine şahit oldun mu?" ifadesini de kullandı.
Medyada yer alan bu fotoğrafı eleştiren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Sözde adalet yürüyüşü yapıyor birisi, Ankara'dan çıkmış İstanbul'a yürüyor. Arada sırada bir de karavana oturuyor ve atletle bir yemek yiyor. Bugün de baktım ki, bir gazete başlık atmış, 'Vatandaş falanca.' Bu benim vatandaşıma hakarettir. Benim vatandaşım böyle, hele hele bir siyasi partinin, anamuhalefetin başında olacak, çağıracak gazeteciyi, 'Gel, benim bu fotoğrafımı bir çek' ve ondan sonra da 'Ben Atatürk'ün partisinin başıyım.' Sen Atatürk'ü böyle atletle, yemek yerken görüp de resim çektirdiğine şahit oldun mu? Böyle bir şey var mı?"
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Seçimle göreve gelenlerin bazılarıyla anlaşamıyor olabiliriz. Milletimize bunu anlatır izah ederiz. Mİlletin tercihiyle göreve gelene saygı duyarız. Muhtarlar arasında da bizim gibi düşünmeyen olabilir. Biz terör örgütleriyle arasına mesafe koymuş olması şartıyla hiçbir muhtar kardeşimizi dışlayamayız. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin kapısı tüm muhtar kardeşlerimize açıktır.
Türkiye'nin son 16 yılı kolay geçmedi. Ülkemizi hizmetlerle tanıştırırken engelleri aşmak, oyunları bozmak zorunda kaldık. Bunları başardık. 2002 yılında partimin iktidar olduğu şahsımın ise siyasi yasaklı olduğu durumu aşarken verdik. 2004 yılında DGM'leri kaldırdık.
"O ZAMANKİ OHAL İLE ALAKASI YOK"
OHAL... Anadolu'yu dolaşıyorum 'şu OHAL'i kaldırın yeter' diyorlardı. İktidarımızın ilk yılında OHAL'i kaldırdık. Değişen bir şey oldu mu? Şu andaki OHAL'in o zamanki OHAL ile alakası yok. Şu andaki olağanüstü halin en önemli özelliği nedir? Terör örgütlerini defetmek, onları inlerinden bulup, çıkarıp, gömmektir.
"MÜCADELE SÜRECEK"
Benim Güneydoğu'daki, Doğu'daki, ülkemdeki halkım huzura ulaşmadıkça biz, devlet başkanı olarak sorumluluğumuzu yerine getirmiş olamayız. Benim muhtarlarım tehdit edilerek, 'Eğer bu köylerden, eğer bu mahalleden bizim dışımızda herhangi bir partiye bir tane oy çıkarsa bilesin ki öldürülürsün.' bu tehdit altında benim muhtarım olduğu sürece, ben sorumluluğumu yerine getirmiş olamam. OHAL ile birlikte bölgeyi huzura erdirene kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz.
"KÜRT DEVLETİ DEYİP DURUYORLAR"
2015'te ülkemiz bölücü terör örgütünün eylemleri ve DEAŞ'ın saldırıları nedeniyle güvenlik tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Fırat Kalkanı harekatını gerçekleştirdik. Çünkü kararlılığımız vardı.
Suriye'nin kuzeyinde biz PYD'ye, YPG'ye bir sözde devlet asla kurdurmayız, kurdurmayacağız. Şunu da söyleyeyim; bazıları 'Kürt devleti' filan deyip duruyorlar. Ben bunu Kürt kardeşlerime bir hakaret telakki ediyorum. Zira benim Kürt kardeşlerim, inanıyorum ki Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'nin güneyinde böyle bir oluşuma asla fırsat vermeyecektir.
"NEREDE GÖRÜRSEK AYNISINI YAPACAĞIZ"
Cerablus'a biz neden girdik? Gaziantep'te 56 vatandaşımız şehit edildiği zaman sabredemeyiz dedik. Rai ve ardından El Bab'a girdik. Oralarda aslında Arap kardeşlerimiz yaşıyordu.
Yapmak istedikleri neydi? Suriye'nin kuzeyinde bir terör koridoru oluşturmak suretiyle Akdeniz'e ulaşmaktı. Kusura bakmasınlar, Cudi'de ne yaptıysak, Tendürek'de ne yaptıysak, Kandil'de ne yapıyorsak, Gabar'da ne yapıyorsak, Bestler-Dereler'de ne yapıyorsak, her yerde bunları nerede görürsek aynısını yapmaya devam edeceğiz.
"ALIŞACAKLAR"
Bazıları köşelerinde yazıyor. Şu kadar hayır oyunu nereye koyacaksınız diye. Bir tane evet fazla olursa bu iş bitiyor mu? Demokrasi bu değil mi? Hangisi daha fazla çıkarsa mesele onun lehine bitmiştir. Ama hazmedemiyorlar. Bu işe alışacaklar. Yeter ki biz elele olalım.
"HAYALLERİ ESKİ TÜRKİYE"
Türkiye'nin çıkarları, hassasiyetleri, talepleri söz konusu olduğunda kibirle demokrasiden, insan haklarından, bize ders vermekten söz edenlerin, kendi çıkarlarını nasıl her şeyin üzerinde tuttuklarını biz çok iyi biliriz. Her dediklerini yapan, her istediklerini yerine getiren, adeta emirlerine amade bir Türkiye hayaliyle yanıp tutuşanlar, biz kendi ajandamızı takip ettikçe, onurlu ve dik bir duruş sergiledikçe adeta kuduruyorlar ve kuduracaklar. Eski Türkiye içimizdeki bazıları ile birlikte bu güçlerin en büyük hayali. Ama biz eski Türkiye'ye dönmeyeceğiz. Türkiye'nin yükselişini Allah'ın izniyle kimse durduramayacak.
"İSTEMEYEN KOMÜNİSTLER"
Rize'ye havalimanı yapıyoruz. İztemezük dediler. Kim bu istemeyenler; Komünistler... Bu hava limanı Artvin ve Rize'yi bağlayacak. Biz yolumuza devam edeceğiz. Milletimiz yıllarca kendisine oynanan oyunları bozdu. Ülkemizi geldiğimiz noktanın gerisine düşürecek hiçbir organizasyonun başarı şansı yoktur.
Ölçü belli, kişi başına milli geliri 10 bin doların üzerine çıkarmak. İlk hedef 15 bin dolar. her kim ülkemizi bu seviyenin üzerine çıkarabileceğini iddia ediyorsa bizim rakibimiz o olur. Kuramıyorsa...
KILIÇDAROĞLU'NUN ATLETLİ FOTOĞRAFI
Birisi sözde Adalet Yürüyüşü yapıyor. Arada sırada karavana oturup atletle yemek yiyor. Bir gazete başlık atmış "vatandaş filanca" diye. Bu benim vatandaşıma hakaret. Benim vatandaşım bir gazeteciyi çağıracak beni böyle çek. Bunlar trajikomik görüntüler. Onlar bu görüntülerle zavallı hale düşüyorlar. Milletim ona gerekn dersi verdi yine verecek."