ANKARA - Erdoğan, partisinin TBMM grup toplantısında, AK Parti'nin siyasi tarihte ilklerin partisi olduğunu belirtti.
Erdoğan, "Dikkat ediniz; 6,5 yıldır hangi meseleye el attıysak, karşımıza hamaset çıktı. Karşımıza, yıldırmaya, vazgeçirmeye dönük bir muhalefet çıktı. 6,5 yıl boyunca Türkiye'nin meseleleriyle birlikte sadece 'istemezük' diyen ama ne istediği belli olmayan bir muhalefetle de mücadele etmek zorunda kaldık" diye konuştu.
Aynı tavrın bugün de mayınlı arazilerin temizlenmesiyle ilgili yasa tasarısının görüşmelerinde yeniden uygulandığını ifade eden Erdoğan, bu konunun hassasiyetine dikkati çekti. "Bu denli izan, insaf dışı yaklaşımla, kanun tasarısının gündemde tutulduğunu" belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tasarı Meclis Genel Kuruluna geldiği andan itibaren muhalefetin provokatif tavrı ve tavra bazı köşe yazarları tarafından verilen destek, konuyu çok farklı boyutlara çekmiştir. Konfüçyüs'un bir sözü var: Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak tehlikelidir... TBMM Genel Kurulunda görüşülen yasa tasarısı, tam 6 maddeden oluşuyor. Herhalde bir sayfalık bir şey. Ancak, ne hikmetse bu tasarıyı, etrafında fırtınalar koparılırken muhalefet temsilcilerinin ya da bu konuda kalem oynatan yazarların tenezzül edip, zahmet edip bu bir sayfalık metni okumamış olması son derece anlamlıdır. Okumuyorsunuz, hiç olmazsa bu tasarıyı getirenlerle bir konuşun. Köşe yazarısınız veya milletvekilisiniz, 'burada ne demek istedi?' Yasa tasarısını okuyup anlamayı bir kenara bırakın, kulaktan dolma iddialarla, dedikodularla adeta hayaller kurarak, komplo teorileri üreterek, meseleyi hiç olmadık noktalara taşıdılar. Niyet okuyuculuğu, ağır bir iftira ve karalamaya dönüşmüştür. Bir süre sonra kendileri dahi inanır hale geldiler.
Biz bir yasa tasarısı hazırladık. Her nasıl olduysa, birden bire ihale İsrail'e gitti. İhaleyi İsrailliler aldı (!) Bunu neye dayanarak söylüyorsun? İhale yapılmadan nasıl böyle bir şey söyleyebilirsin? 'Adrese teslim bir ihale' diyorsun. Neye göre bunu söylüyorsun? Bu bir sayfalık metnin neresinde adrese teslim? İhale, herkese açık olan bir uygulamadır. Ama anlıyorum ki bu adamların hayatında yaptıkları bir ihale bile yok. Görünen bu. Bunlar ihale nedir bilmiyorlar. Kamu İhale Kanunu nedir bilmiyorlar. Kaldı ki bugüne kadar bizim iktidarımız her ihalesiyi şeffaf yapmıştır, medya huzurunda yapmıştır. Bizim bu noktada en ufak bir sıkıntımız yok. Neye dayanarak söylüyorsun? Neresinde bunun İsrail yatıyor? Neresinde İsrail'e yönelik bir atıf var? 'Efendim, dünyada bu işi İsrail'den başka yapan yok.' OSTİM'e gidersen var mı yok mu görürsün."
Başbakan Erdoğan, "(Topraklarımız İsrail'e verildi, vatan bölündü, vatana ihanet edildi, hudut delindi, sınırlarımıza yabancılar gelip yerleşti, en verimli topraklarımız peşkeş çekildi, sınırımızda yabancılar gezip tozmaya, gizli faaliyetler yapmaya başladılar. Güvenliğimiz, geleceğimiz, huzurumuz her şey birden bire buharlaşıverdi...) Öncelikle bu sınırsız muhayyileye sahip oldukları için muhalefeti alkışlıyorum, tebrik ediyorum. Bu ne muhayyile?" diye konuştu.
Muhalefetin bu sınırsız hayal gücünü memleketin hayrına değil de komplo teorileri üreterek ziyan etmesi nedeniyle büyük üzüntü duyduğunu ifade eden Erdoğan, bu yasa tasarısı üzerinde, AK Parti olarak çok ağır ithamlara maruz kaldıklarını söyledi. Başbakan Erdoğan, TBMM Genel Kurulu kürsüsünden, televizyon ekranlarından ve gazete sayfalarından kendilerine yönelik olarak ağza alınmayacak iddialar ve ithamlar söylendiğini kaydetti.
Erdoğan, şunları söyledi: "Bu tasarının, mayın temizleme işini doğrudan İsrail'e ya da İsrailli firmalara ihale ettiğini, yabancıların gelip bizim sınırımıza yerleşeceğini ve bunun da vatana ihanet olduğunu söyleyecek kadar ileri gittiler. Şimdi ben buradan, bu iddiaları dile getirenlere açık açık söylüyorum: Siz, bu yasa tasarısını okudunuz mu, okuduysanız anladınız mı? İsrail'i, İsrailli firmaları bu yasa tasarısının neresinden çıkardınız, bu sonuca nereden vardınız? Evet soruyorum; bu tasarının neresinde İsrail ve İsrail'li firmalar var? Kaldı ki onay makamı bir şeyi onaylamadan sen nasıl olur da kalkar, 'İsrail'li firma buradadır' dersin. Burada geçen hafta görüşülen tasarının ilgili kısmını (madde 2, 1. fıkra) bir kez daha okuyorum: 'Mayın temizleme işi öncelikle 4 Ocak 2002 tarih ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine göre Maliye Bakanlığınca hizmet satın almak suretiyle yaptırılır. Bu usulle yaptırılamaması halinde tarımsal faaliyetlerde kullandırılması karşılığında, kullanım süresinden en fazla indirimi teklif edene ihale edilmek suretiyle yaptırılır.' Bunun neresinde İsrail, İsrailli firmalar, 44-49 yıl var? Burada tavan söylenmiştir. Ama 'bunu nereye kadar indirirse, en fazla indirene verilir' kaydı var. Yani bu da nedir, yıldır. Çünkü, yap-işlet-devretteki anlayış budur.
Maliye Bakanlığı, Kamu İhale Kanunu hükümlerine göre, hizmet satın almak yöntemiyle bu işi yaptıracak. Eğer, bu mümkün olmazsa, altını çizerek bir kez daha ifade ediyorum; sonraki seçeneğe geçilecek. Nedir o seçenek? Hatta bu daha da değişebilir. Arkadaşlarım onu farklı bir şekilde bugün gündeme getirecek. Nedir o seçenek? Arazinin mayınlardan temizlenmesi karşılığında tarımsal faaliyetlerde kullanılması şeklinde ihaleye çıkılmasıdır. Yani burada biz, seçenekleri artırmak suretiyle istediğimizi kullanabilir, ihaleyi bu şekilde yapabilir ya da istisna ihale yöntemiyle bu işi yapabiliriz. İhaleye girmeden, bunu istediğimiz bir firmaya, temizleme işini kalkıp verebiliriz. Örneğin, UNIVERSIADE'de ve Erzurum Üniversite Oyunlarında yaptığımız gibi. Buralarda, Kamu İhale Kanununun verdiği yetkiyle, herhangi bir ihaleye girmeden, işleri davetle istediğimiz firmaya yaptırabilme hakkına sahibiz."