İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 17-25 Aralık darbe girişiminde, yasa dışı ses kayıtlarını servis ettiği dönemin Karşı Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve eski CHP Milletvekili Eren Erdem ile gazetenin sahibi Turan Ababey'in de aralarında bulunduğu 12 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması başladı.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada yapılan duruşmaya, tutuklu sanık Eren Erdem, tutuksuz sanıklar Turan Ababey, Emre Erciş, Mehmet Bozkurt ve Kutlu Esendemir ile sanık avukatları katıldı.
Duruşmayı CHP Genel Başkan Yardımcıları Aykut Erdoğdu ve Gökçe Gökçen, CHP Milletvekilleri Mahmut Tanal, Ali Şeker ve Ahmet Akın, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, bazı eski milletvekilleriyle sanık Erdem'in annesi ile babası takip ediyor.
Duruşma tutuklu sanık Eren Erdem'in savunmasıyla devam ediyor.
- Duruşma öncesi basın açıklaması
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, duruşma öncesinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Erden Erdem'in 124 gündür neden tutuklu olduğu sorusunu bir kez daha basın aracılığıyla sormak istediklerini söyledi.
Erdem'in tutuklanmasına gerekçe olacak hiçbir hukuki delil bulunmadığını ve tutuklamanın siyasi olduğunu öne süren Kaftancıoğlu, CHP olarak, genel başkan yardımcılarıyla ve milletvekilleriyle Eren Erdem'in yanında olduklarını kaydetti.
- Birleşen iki iddianame
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, FETÖ'nün 17-25 Aralık darbe girişiminde yasa dışı ses kayıtlarını servis ettiği dönemin Karşı Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve eski CHP Milletvekili Eren Erdem hakkında, "üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek", "göreve ilişkin sırrın açıklanması" ve "gizliliğin ihlali" suçlarından 22 yıla kadar hapis istemiyle 11 Mayıs'ta iddianame hazırlanmıştı.
İddianameyi 21 Mayıs'ta kabul eden İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, ilk duruşmanın 19 Eylül'de yapılmasına hükmederek, sanık Eren Erdem hakkında yurt dışına çıkış yasağı koymuştu.
Erdem, aynı gün Almanya'ya gitmek üzere Atatürk Havalimanı'na gelmiş ancak hakkındaki yurt dışına çıkış yasağı nedeniyle gidişine izin verilmemişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sanık olarak yargılanan ve 24 Haziran seçimleri öncesi aday gösterilmeyince kaçma girişiminde bulunduğu iddiasıyla havaalanında engellendiği belirtilen Erden Erdem hakkında, kaçma şüphesi nedeniyle 28 Haziran'da yakalama kararı talebinde bulunmuştu.
İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın talebini kabul ederek sanık Erdem hakkında yakalama kararı çıkarmış, 29 Haziran'da gözaltına alınan Erdem tutuklanmıştı.
Yine başsavcılıkça, FETÖ'nün 17-25 Aralık yargısal darbe girişiminde yasa dışı ses kayıtlarını servis ettikleri gerekçesiyle, kapatılan Karşı gazetesinin sahibi ve 10 çalışanına yönelik de iddianame hazırlanmıştı.
Karşı gazetesi çalışanlarına yönelik hazırlanan iddianamede, 7 sanığın örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock" kullanıcısı olduğu belirtilirken, firari sanık Ufuk Emin Köroğlu ve Değer Özergün'ün, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" ve "terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerinin hüviyetlerini açıklayarak hedef gösterme" suçlarından 8 yıl altışar aydan on sekizer yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.
Sanıklardan Alaaddin Akkaşoğlu, Mehmet Aydoğmuş, Onur Kala, Murat Kazancı ve Emrah Direk'in, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan on beşer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilen iddianamede, Kutlu Esendemir'in "silahlı terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 7,5 yıldan on beşer yıla kadar hapse mahkum edilmesi öngörülmüştü.
İddianamede etkin pişmanlık hükmünden yararlandırılması istenen sanıklar kapatılan gazetenin sahibi Turan Ababey, Emre Erciş ve Mehmet Bozkurt'a "silahlı terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan ceza verilmemesi talep edilmişti.
İddianamenin kabulüne karar veren İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, Eren Erdem hakkında açılan davayla birleştirilmesine hükmederek dosyayı İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti.
Birleştirme kararını onaylayan İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, yargılamanın İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılması gerektiğine hükmetmiş, mahkemeler arasındaki uyuşmazlık nedeniyle dosya, davaya bakacak mahkemenin belirlenmesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmişti.
İstinaf mahkemesi de yargılamanın İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılmasına karar vermişti.